Göç eden gençlik! Göç psikolojisi!

Ali EYCE

Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre yükseköğretim mezunlarının beyin göçü oranı 2015 yılında yüzde 1,6 iken, 2023 yılında yüzde 2 oldu. 2023 yılında yükseköğretim mezunu kadınların beyin göçü oranı yüzde 1,6, erkeklerin beyin göçü oranı ise yüzde 2,4 olarak gerçekleşti.

Yurt dışında özellikle Amerika, Kanada, İngiltere, Almanya ve Hollanda beyin göçü olarak tanımlanan üniversite mezunlarının en çok gitmeyi tercih ettiği ve gittiği ülkeler.

Bu arada özellikle beyin göçü olarak tanımlanıyor yazdım, zira göç alan ülkelerde "Bize genç beyin lazım" diye bir ilan açıklanmışlığı yok.

Gelişmiş olan ülkelerde, beyinli olan, genç olan insanlara çok ama çok ihtiyaç var.

Hangi üniversitenin, hangi bölümünü bitirdiğinizi bir anlamı yok.

Genç olun, beyniniz olsun yeterli!

Gençlerimizin yurt dışını tercih etmelerini tabi ki bir çok, sosyolojik, psikolojik ve ekonomik nedeni var.

Gelişmiş ülkede yaşamanın hayatında da otomatik olarak gelişmeyi de beraberindeki getireceğini düşünen gençlerimiz ise bir hayli fazla.

Bu gençlerin içinde iyi bir kaderi yaşayacak olan ender kişiler hariç, gençlerin göçlerinin ana nedeni ülkelerinde iş bulamamak değil, iş beğenmemek.

Ülkemizde her hangi bir işte çalışmayı istemeyen, okuduğu ve eğitim aldığı alanda çalışmayı umut eden gençler, "Okudu ama şu işi yapıyor", "Okudu ama bu işi yapıyor" gibi küçümseyici söylemlerden kurtulmak için yurt dışına çıkmayı ve ne iş olursa olsun yurt dışında yapmayı tercih ediyor.

Türkiye'de gazeteci iken Kanada'ya gidip paketleme elemanı olarak çalışanları biliyoruz.

Türkiye'de makine mühendisi iken İngiltere'ye giden ve part time garsonluk yapanları biliyoruz.

Türkiye'de bilmem ne bölümünü bitirdikten sonra İngiltere, Hollanda'da, Almanya'da yaşlı insanlara bakıcılık yapanları, kedi, köpeklere gezincilik yapanları biliyoruz.

Biliyoruz da onların psikolojik yaşadıklarını, sosyolojik olarak yaşattıklarımızı maalesef bilemiyoruz.

Bir dönem Almanya'da sakız fabrikasında işçi olarak çalışıp, Türkiye'de kısa tatile lüks arabalarıyla gelen Alamancılar gibi her birinin durumu.

Bugün ülkemizde özellikle gençlerimiz üzerinden şu baskıyı artık yaşatmayalım, yaşamalarına izin vermeyelim.

Hangi okulu bitirirse bitirsin, hangi mesleği edinmiş olursa olsun çalışarak, emeğinin karşılığı para kazanan gençleri küçümsemeyelim.

"Üniversite bitirmiş ama ne iş yapıyor" söyleminden vazgeçelim.

Üniversite bitirmek bazı alanlarda mesleki ihtiyaçtan dolayı iş imkanı yaratıyor olabilir ama genel anlamda üniversite bitirmek gençlerin ufuklarını açar, çalışma alanlarını genişletir, para kazanma alanlarını çoğaltır.

Üniversitede okuduğu bölümle alakası olmayan, küçümsediğiniz bir işle işe başlayan gençler, o alanda kendilerine, ülke ekonomisine o genç beyinleriyle çok daha verimli alanlar yaratabilir.

Göç edenlerin yolu açık olsun ama göç etmeyenlere ne iş yaparlarsa yapsınlar hem ekonomik olarak, hem de psikolojik olarak destek olalım.

Destek olamıyorsak da köstek olmayalım.

Vesselam!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.