Yüksek kimya mühendisi Ayşe Akan, teknolojinin gelişmesiyle sürekli bilgisayar, telefon ve televizyon ekranına maruz kalan gözlerin çok daha fazla yorulduğunu söyledi. Akan, göz sağlığı için doğada göz otu (Euphrasia officinalis) denilen kendiliğinden yetişen bir bitki olduğunu ve göz şikayetlerine karşı kullanılabileceğini belirtti.
Ayşe Akan, “Araştırmalar günde 150-200 kez cep telefonuna baktığımızı söylüyor. Buna iş yerlerinde çalıştığımız ekranlar, evde seyrettiğimiz televizyonlar derken neredeyse sürekli ekrana ve ekran ışığına maruz kalıyoruz. Bu duruma paralel olarak gözlerimiz çok daha fazla yoruluyor. Yapılan istatiksel araştırmalar da göz rahatsızlıklarının yıllar bazında artış olduğunu gösteriyor. Göz sağlığı denildiğinde ilk aklımıza gelen herhalde havuçtur. Halbuki göz sağlığı için doğada bundan fazlası mevcut" diye konuştu.
Koyu yeşil sebzeler de faydalı
Akan, Latince adı Euphrasia officinalis olan göz otunun, kırlarda kendiliğinden yetişen bir çeşit bitki olduğunu dile getirerek, “Gözlük otu adıyla da bilinen göz otunun ana bileşeni iridoitlerdir. Bir çeşit glikozit olan iridoitler tıbbi açıdan büyük öneme sahiptirler. Özellikle geleneksel Hindistan ve Çin tıbbında göz iltihabı, sarı benek ve arpacıklarda kullanımına dair kayıtlar mevcut. Kanada'da ise göz sağlığı için 1 yemek kaşığı yemeklere katılarak kullanımı mevcut.
Koyu yeşil yapraklı sebzeler ve tam tahıllılar, ginkgo biloba gibi bitkiler dolaşımın düzgün olmasını sağlayarak gözlerin daha iyi beslenmesine yardımcı olacaktır. Bol miktarda A vitamini ve beta karoten içeren havuç gibi sebzelerde göz sağlığına önemli katkıları vardır ve tabiki güneş ışınlarına karşı mutlaka gözlük kullanın ve hekiminizin dediklerine uyun" şeklinde konuştu.