Halk arasında kırmızı veya pembe göz hastalığı olarak bilinen konjonktivit hem çocuklarda hem de yetişkinlerde en yaygın görülen göz hastalıklarından biri. Göz akı ile göz kapağının iç kısmını örten konjonktiva tabakasının iltihaplanmasının konjonktivit olarak adlandırıldığını belirten Anadolu Sağlık Merkezi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Burcu Usta Uslu, “Konjonktivit kişiden kişiye veya bir gözden diğerine kolaylıkla bulaşabilen bir hastalık. El hijyenine dikkat etmemek, kirli ellerle gözlere dokunmak, gözleri ovuşturmak veya kaşımak ile konjonktivada kolaylıkla bir enfeksiyon gelişebilir. İyileşen konjonktivitler dikkat edilmemesi halinde yeniden tekrarlayabilir. Bu enfeksiyonların sık tekrarlaması ise gözde kalıcı hasarlara yol açabilir. Bu nedenle konjonktiviti önlemek adına çeşitli önlemler alınmalı” açıklamasında bulundu.
Konjonktivitin belirtilerinin tek gözde veya her iki gözde kızarıklık, gözde kaşıntı veya yanma hissi, gözün ışığa veya göz kırpma hareketine karşı hassasiyet gelişmesi, göz kapaklarında şişme, gözlerde kumlu veya pürüzlü bir his, gece boyunca biriken ve sabah sertleşerek gözü açmakta zorlanmaya neden olan akıntı, söz konusu akıntıdan kaynaklı gözlerde aşırı çapaklanma olduğunu vurgulayan Anadolu Sağlık Merkezi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Burcu Usta Uslu, “Kızarıklık tek bir gözde ya da iki gözde birden olabilir. Alerjik kökenli konjonktivitte genelde her iki göz de etkilenir. Enfeksiyöz ajanların neden olduğu konjonktivitte ise tek bir gözde başlayan enfeksiyon bu göz ile sınırlı kalabilir ya da zamanla diğer göze de bulaşabilir. Hijyene dikkat edilmesi ve muayeneden geçilerek tedaviye başlanması durumunda bulaşma olasılığı azalır” hatırlatmasında bulundu.
TANI İÇİN MUAYENE ŞART
Bebek, çocuk veya yetişkinlerde görülebilen konjonktivitin, göz doktoru tarafından yapılan göz muayenesi sonucunda kolaylıkla teşhis edilebildiğini söyleyen Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Burcu Usta Uslu, “Hastanın yaşadığı semptomlar ve sağlık öyküsü göz önünde bulundurularak konjonktivitin nedeni saptanabilir. Alerji testi veya konjonktivitten kaynaklı bir görme kaybı olup olmadığını araştıran keskinlik testi, yapılması önerilebilecek bazı testlerdendir. Enfeksiyon kaynaklı bir durumdan şüpheleniliyorsa iltihaplanmaya yol açan bakteri veya virüsün türünün tam olarak tespit edilebilmesi için pamuklu çubuk yardımıyla göz salgısından örnek alınarak incelemeye gönderilebilir. Bunların haricinde nadir de olsa hekim tarafından daha farklı tanı testleri istenmesi mümkündür. Muayene ve testlerden elde edilen bulgular ışığında konjonktivit için tedavi başlatılır” dedi.
KONJONKTİVİTTEN KORUNMANIN YOLLARI
Konjonktivitin kişiden kişiye veya bir gözden diğerine kolaylıkla bulaşabilen bir hastalık olduğunu belirten Op. Dr. Burcu Usta Uslu, bu hastalıktan korunabilmek için alınabilecek önlemleri şöyle açıkladı:
Elleri gün içerisinde sık sık yıkamak ve temiz olmayan ellerle kesinlikle gözlere dokunmamak
Kirli ellerle kontakt lens takıp çıkarmamak, kontakt lensleri ve lens solüsyonlarını kullanım koşullarına, sürelerine ve hijyen kurallarına dikkat ederek kullanmak
Banyo ve duş esnasında kontakt lensleri çıkarmak
Yüzme havuzlarına girerken yüzücü gözlüğü kullanmak
Havlu, makyaj malzemesi veya göz kremi gibi malzemeleri başkalarıyla ortak olarak kullanmamak
Cep telefonu, klavye, mouse gibi ellerle sürekli temas eden maddelerin düzenli olarak dezenfeksiyonunu yapmak
Hapşırma ve öksürme eylemleri sırasında ağzı bir peçete ile kapatmak, ardından elleri yıkamadan gözlere dokunmamak
Alerjik gözlere sahip olan kişilerde alerji kaynağı olduğu bilinen ajanlardan uzak durmak, içeriği bilinmeyen ve alerji oluşturan makyaj malzemelerinin kullanımından kaçınmak
Eğer siz de gözlerinizde kaşıntı, kızarıklık, akıntı gibi sorunlar hissediyorsanız bir göz doktoruna başvurarak muayeneden geçmeniz önerilir. Konjonktivit veya farklı bir göz hastalığı teşhisi almanız halinde tedavi olarak göz sağlığınızı koruyabilirsiniz.