Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) son kararnamesiyle İzmir Karşıyaka Hakimliği'nden Trabzon Hakimliğine tayin edilen YARSAV Başkan Yardımcısı Hakim Murat Aydın'a İzmir Barosu Başkanı Av. Aydın Özcan tarafından bir plaket sunuldu.
İzmir Adliyesi 4. Kat Baro biriminde yapılan törene çok sayıda avukat katıldı.
Plaket töreni öncesi bir konuşma yapan Baro Başkanımız Av. Aydın Özcan şunları dile getirdi:
“Çok değerli meslektaşlarım çok değerli basın mensupları hepinizi saygı ve sevgi ile selamlıyorum çok değerli hakimlerimizin, özellikle Baromuza da büyük katkılar sunan meslektaşımız Murat Aydın hakimimizin, vermiş olduğu kararlar, yapmış olduğu başvurular nedeniyle HSYK tarafından Trabzon'a gönderiliyor olmasını kabul edemiyoruz. Görevini layıkıyla yerine getiren, yargı bağımsızlığı için büyük mücadele veren böyle başarılı hakimlerimizin daha iyi görevlere getirilmesi gerekirken adeta meslekten soğutacak, psikolojik baskı yaratacak bu tür atamaları şiddetle eleştiriyorum. Ülkemiz maalesef yargı bağımsızlığı anlamında, hukukun üstünlüğü anlamında son dönemde giderek kötü bir şekilde alt sıralara doğru gitmektedir. Özellikle bağımsız kuruluşların yapmış olduğu raporlama çalışmalarında Türkiye maalesef dünya ölçeğinde hızla hukuksuzluğa doğru ilerlemektedir. Bu anlamda sürekli HSYK'nın yapısını eleştiriyoruz, eleştirmeye de devam edeceğiz. Özellikle son dönemde torba yasalarla yargı bağımsızlığını sağlıyoruz denerek HSYK'nın neredeyse tamamen yürütme organının eline geçtiğini görüyoruz. HSYK'nın içerisindeki on kişinin yedisini dolaylı olarak da olsa yürütme organı belirliyor. HSYK'nın başında Adalet Bakanı ve Adalet Bakanı müsteşarı olmadan toplantı dahi yapılamıyor. İşte biz uzun yıllardan beri hukukçular olarak bu durumu eleştiriyoruz. HSYK'nın idari ve mali açıdan özerk hale getirilmesini istiyoruz, Adalet Bakanı ve müsteşarının derhal oradan uzaklaştırılmasını istiyoruz. Eğer idari açıdan ve mali açıdan özerkleştirme sağlandığı takdirde Anayasa’nın 138-139 ve 140. maddelerinde belirtilen hükümlerin hayata geçmesi sağlanacaktır ve böyle çok değerli hukukçularımız, hakimlerimiz, savcılarımız üst makamlara hızla yükseleceklerdir. Ve Türkiye’deki adalet mekanizması, hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı hızla gelişecektir. Bunu gerçekleştirdiğiniz takdirde ülkemizde sadece hukuk alanında değil ekonomik alanda ve sosyo-kütürel anlamda büyük gelişmeler olacağına ben inanıyorum. Ama maalesef ki ülkemizdeki siyasiler her zaman için mesleğimizi ötekileştirmek için ellerinden gelen çabayı gösteriyorlar. Hele bu iktidar zamanında mesleğimize karşı yapılan saldırılar hukuksuzluklar tavan yapmıştır. Bu anlamda başta hukukçular olmak üzere herkesi bu güzel ülkemizde hukukun üstünlüğünün ve yargı bağımsızlığının sağlanması anlamında özveriyle çalışmaya davet ediyorum. Hepinize saygılar sunuyorum.”
Ardından söz alan Hakim Murat Aydın yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Değerli meslektaşlarım, basın mensubu arkadaşlar herkese teşekkürler. Sayın Başkan ve Başkan nezdinde yönetim kuruluna, İzmir Barosu’na, İzmir Barosu mensubu meslektaşlarıma burada olduğunuz için çok teşekkür ederim. Burada söz konusu olan benim ya da diğer meslektaşlarımın ataması değil, yargının tarafsızlığına ve bağımsızlığına yapılan müdahaledir. Buradaki önemli olan şey yargı mensubunun, hakimlerin, Cumhuriyet savcılarının verdikleri kararlardan gösterdikleri tavırlardan dolayı hiçbir sebep ileri sürülmeksizin atanabilmeleri tayin edilebilmeleridir. Yargı mensuplarının teminatı, kendimizin bizim teminatımız değil yurttaşların teminatıdır. Çünkü tarafsız ve bağımsız olmayan bir yargıdan adalet beklemek mümkün değil. HSYK son kararnamesini yine bir ödül ve ceza kararnamesi haline getirdi. Özellikle yargının içerisinde örgütlenmeye çalışan yargı mensuplarına yönelik bir cezalandırma aracı haline getirdi. Ben YARSAV Başkan Yardımcısı sıfatıma rağmen tayin edildim. Ayşe Sarısu Pehlivan Yargıçlar Sendikası Yönetim Kurulu üyesi, Demokrat Yargı Eşbaşkanı Muzaffer bey aynı şekilde tayine tabi tutuldu. 2014 HSYK seçimlerinde bugünkü kurula karşı aday olan arkadaşlarımızın büyük bir çoğunluğu yer değiştirdi. Bu anlayışın ne demokratik ne hukuk ne de meslek etiğimize yaraşır bir tavır olmadığı çok açık ortada ama önemli olan şey şu insanlar gelir geçer hepimiz bir yerde görev yaparız. Hepimiz bir yerlerde çalışırız izler bırakırız olumlu-olumsuz ama biz mesleğimizi onurla dürüstlükle yerine getirmeye devam edeceğiz. Her yerde sesimizi duyurmaya devam edeceğiz biz başka yere gittiğimiz zaman başka bir insan olmayacağız gittiğimiz her yere parçamızı, kendimizi götüreceğiz. Kaldığımız ayrıldığımız her yere de bir parçamızı bırakacağız parçamızın büyük bir kısmını burada bırakarak yeni bir yere giderken hepinizle birlikte olacağımı duygudaşlığımızı meslektaşlığımızı hukuk konusundaki birliklerimizi sürdüreceğimize inanıyorum. Burada önemli olan bu yanlışlıklara karşı çıkmaktır. Yanlış olduğunu söyleyebilmektir. Bir eylemin, bir söylemin, bir durumun yanlış olduğunu düşünmek yetmez. Bunu göstermek gerekir sizler burada bulunarak bunu gösterdiniz, destek verdiniz sağolun, varolun. Çok teşekkürler iyi ki varsınız. Teşekkür ederim hepinize.”
Adı geçen kararnameyle İzmir’den Karşıyaka Adliyesi’ne tayini çıkarılan Yargıçlar Sendikası Genel Sekreteri Ayşe Sarısu Pehlivan ise şunları söyledi.
“Bu kararnamede yapılan bu tasarrufta ben de Karşıyaka hakimliğine atandım. yani İzmir’den kovuldum. Ama görüyorum ki buna sessiz kalmayan ve bize sahip çıkan sizler varsınız. HSYK bu tasarrufla bana kendimi anlatma imkanı bile tanımadı. Bu tasarrufun bana bir taltif gibi olduğunu söyleyen pek çok meslektaşım oldu. Bir insanın istemediği bir yere gönderilmesi sürgünden öte bir şey değildir. Elbette biz bu mesleğe girmekle zaten her yerde çalışmayı göze aldık. Bizden biat etmemiz istendi biz biat etmedik. Biz hukuk mücadelesinde hak ve hukukun teminatı olarak görevimizi yapmaya her yerde devam edeceğiz çok teşekkür ediyorum.”