Son zamanlarda güzel bir kitap okudum ismi aslında ismi çok merak ettirdi ve tabi ki yazarı Alican Sofu. Kısa kısa öğütler ve hayata karşı bakış açımı değiştirdi diyebilirim. Alican Sofu kitabında sade bir dil kullanmış ve çok güzel örneklemeler bulunuyor içinde. Çok etkilendiğim bir bölümü size anlatmak istiyorum. Bir çocuk varmış ve bütün arkadaşlarını üzer kırarmış öyle ki mahallede küs olmadığı bir kişi bile kalmamış. Bu durumdan şikayetçi olan babası çocuğunu karşısına çekmiş ve " neden arkadaşlarınla kavga ediyorsun kırıyorsun onları" demiş. Çocuk ise " umurumda değil " diyerek kısa bir cevap vermiş. Bunun üzerine babası çocuğuna " Peki o zaman oğlum, geniş bir tahta bul ve her kırdığın, küstüğün arkadaşın için tahtaya bir çivi çak " demiş. Çocuğunda hoşuna giden bu fikri uygulayacağını söylemiş babasına. Aradan bir ay geçmiş çocuk başı önde babasının yanına gelmiş ve tahtanın üzerinde çakılacak bir yer kalmadığını söylemiş. Babası da peki o zaman oğlum şimdi o arkadaşlarınla barış ve her barıştığın arkadaşın için o çivileri tek tek sök demiş. Kabul eden çocuk arkadaşları ile barışmaya başlamış ve tahtanın üzerinde bir çivi kalmayınca babasının yanına büyük bir gurur ile gelmiş. " Bak baba! Tahtanın üzerinde çivi kalmadı bütün arkadaşlarımla barıştım." Bunu duyan babası çocuğa şöyle söylemiş. " Oğlum peki o tahta da bulunan çivi izlerini nasıl eskiye döndüreceksin?" İşte bütün mesele bu yara geçse de izi kalır. İnsanları kırmadan önce onlarda derin yaralar bırakacağınızı anlayın ve ona göre davranın. Hayat kısa ve geride güzel anılar bırakmalı.