Hırs, kelime almanı tam olarak, "bir şeyi şiddetle arzu etme, ona aşırı derecede tutkun olma, şiddetli ve sonu gelmeyen istek, taşkın arzu, aç gözlülük“tür.
Yalanın kelime anlamı ise, aldatmak ereğiyle ve gerçeğe aykırı olarak söylenen söz.
Bazı insanların günlük hayatta çokça kullandıkları iki eylem.
Bir şeyi alabilme, sahip olabilme hırsı, işte o şeyi alabilmek ve sahip olabilmek için söylenen yalanlar.
Gün geçmiyor ki, güzel ülkemde, birileri dolandırılsın, birileri sahtecilik işlerine bulaşsın.
Haberleri okudukça, gerçekten 83 milyon olduğumuza ve bunun içinde milyonların hırs ve yalan içinde yaşadıklarına, milyonların da bu hırs ve yalan içinde zarara uğruyor.
Peki, hırslı olmalı mıyız?
İlkokuldan ibaren çalışmamızı isteyen ve bu konuda biraz gayret gösterirken, biz hırslandıran güdüler, bir süre sonra çalışmayı hırslı hale getirmiş olmuyorlar mı?
Para kazanabilmek için çalışmanın, çok para kazanabilmek için girişimcilik yolunu değil de az çalışmanın olduğu dolandırıcılık yolunu tercih etmeye neden olmuyorlar mı?
Peki, yalancı olmalı mıyız?
Lise çağından itibaren aslında Ayşe’lerde değil Ahmet’lerde olduğunu, aslında balık tutmadığını, kumar oynadığını, içki içtiğini gizlemek zorunda kalınca yalanın iyi olmasa da, istediğini yapma yolunu açtığını göstermiş olmuyor muyuz?
Hiç kimseye kötü insan diyemeyiz!
Hiç kimseye de iyi insan diyemeyiz!
Herkesin bir kötü halleri vardır, bir de iyi halleri!
Ama iş veya sosyal çevrenizde hırslı olduğunu ve yalan söylediğini hissettiğiniz, anladığınız insan varsa, onun iyi mi veya kötü mü olduğunu asla düşünmeyin!
Direk uzak durun!
Hırsı da, yalanı da, ama maddi, ama manevi bir şekilde sizi mağdur eder!
Dünya’daki iki şeyi asla engelleyemezsiniz!
Bir, yalanın büyüklüğünü!
İki, hırsın şiddetini!
...
Mutlu hafta sonları.