İLİŞKİ DESTEK MERKEZLERİ!

Ali EYCE

İzmir Adalet Sarayı’nda en çok takip ettiğim davalardandı, kadın cinayetleri.

Ölen kadınları arkasındaki dam, öldüren erkeklerin yaşadıkları ruhsal hal haberden daha çok dikkatimi çekmişti.

Her ilişkinin başına baktığınızda, güzel günler, güzel anlar ve heyecanlar dolu yaşam görüyorsunuz.

Duruşma salonuna gelen ilişkinin içinde ise, kan var, cinayet var, sanık var, ölü veya diri biten iki hayat var.

Yargıyı bu anlamda hep geç kalmış olarak görürüm.

Yani ölen kadın öldükten sonra, öldüren erkek cezaevinde süründükten sonra verilen kararların, hiç kimseye faydası yoktu.

Belki topluma verilen bir mesaj var, ‘Öldürürsen cezaevine gidersin’ gibisinden ama emin olun, bu mesajı iyi ilişki içindeyken kimsenin aldığı olmadığı gibi, kötü giden ilişkide de kimse hatırlamıyor.

Kadın Cinayetlerini Önleyeceğiz Platformu üyeleri de her kadın cinayeti davasından sonra bizi basın açıklamasına davet ederlerdi.

‘Kadın Cinayetlerini Önleyeceğiz’ diyene nasıl önleyeceksiniz diye bir soru sorasım geldiğinde ‘Cezalar ağırlaştırılsın. Kadınlar korunsun’ cevabı dışında hiçbir cevap alamayacağımı da net biliyordum.

Kimse kadın cinayetlerindeki asıl soruna maalesef el atmıyor, atmak istemiyor.

İyi başlayan ilişkilerin, iyi hallerinden maddi ve manevi olarak faydalanan toplum, kötü giden ilişkilerde kadın ve erkeği baş başa bırakıyor.

İyi başlayan ilişkilerde, kötü giden süreçte kadın ve erkeğin acil olarak ilişik terapistine yani psikolog desteği verilmeli.

İlişkisini bitirmek isteyen kadına bitirme hakkını, ilişkisini yürütemeyen erkeğe ise çıkış rotası verilmeli.

Bu anlamda ‘İlişki Destek Merkezlerinin kurmasının faydası olacağını düşünüyorum.

Çünkü ayrılma kararı veren kadının ayrılma kararını doğru anlatamaması, ayrılma kararı duyan erkeğin ayrılmanın neden ve sonuçlarını kabul edememesi gibi bir psikolojik sorun var.

Kadın cinayetleri de tam bu sorunun tartışılması üzerine çıkıyor.

‘İlişki Destek Merkez’leri, kadına ayrılma kararı ve sonrası neler yapabileceğini, erkeğe de aynı şekilde ayrılma kararı ve sonrası neler yapabileceğine dair psikolojik destek vermeli.

İstemeyen kadının istememesini doğru anlatamaması, istenmeyen erkeğin istenmemesini doğru algılamaması, bunun çözülecek bir sorun olarak değil, büyütülecek bir sorun haline getirmesi maalesef sonuçları ağır eylemlere dönüşüyor.

Ben hiç kadının terk edildiği için cinayet işlediğine tanık olmadım. 

Sorunun çözmeye yönelik şiddet uygulamak kadının, zaten güçsüz olan yapısına bağlı olarak düşündüğü en son şey.

Ama erkek için durum öyle değil. 

Potansiyel güç üstünlüğünün bilincinde olan erkek için sorunu çözmek değil, sorunun nedenini yok etmek gibi bir dürtü gelişiyor.

Hani eskilerde derler ya, ‘Dünyanın sonu değil’ işte ‘İlişki Destek Merkezleri’nde kişilere tam olarak bunu verecek terapiler uygulamalı.

Hani eskiler derler ya, ‘Giden ağam, gelen paşam’ işte ‘İlişki Destek Merkezleri’nde kişilere tam olarak bunu verecek terapiler uygulanmalı.

Uygulanmaya gelmeleri zorunlu kılınmalı!

Kadın Cinayetlerinin, adli bir olay haline gelmeden önceki haline, psikolojik haline destek verilmeli!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.