İneklerde, bilindiği gibi, üç ön mide ve bir de gerçek mide vardır. Gerçek mideye abomasum veya şirden adını veriyoruz. Abomasumda erozyonlar (sıyrıklar), hatta delinmeler ile ortaya çıkan hastalığa "abomasum ülseri" denilmektedir.
İneklerin mide ülseri bir hastalık değil, bazı yapıcı sebeplerin oluşturduğu bir sonuçtur.
Buzağılarda da mide ülseri oluşabilir. Örneğin; BVD-MD hastalığında, midedeki kıl yumakları sebebiyle veya Klostridyum enfeksiyonlarında buzağılarda mide ülseri şekilleniyor.
İneklerde mide ülseri multifaktoriyel (çok sebepli) hastalıktır. Çoğunlukla doğumdan sonraki altı hafta içerisinde ortaya çıkar. Diğer doğum sonrası hastalıklar ile, örneğin; abomasum deplasmanı (mide dönmesi), metritis (rahim yangısı), mastitis (meme yangısı) ve ketosis ile kombine olabilir.
En önemli etkenin stres olduğu belirtilmektedir.
Yüksek verimli ergin süt ineklerinde daha çok görülme ihtimali vardır.
Bunların yanı sıra Coryza (MCF = Malignant Catarrhal Fever), Lenfosarkoma, Klostridyum enfeksiyonları, aşırı dozda ve uzun zaman kullanılan yangı giderici ilaçlar (NSAID'S) mide ülserine yol açabilir.
Abomasum ülserinin sebepleri arasında çok kötü kaliteli kaba yem, E vitamini ve bakır eksikliği, theileriosis sayılabilir.
İneklerde mide ülseri, mide dönmesi veya burkulmasının komplikasyonu olarak da ortaya çıkabilir.
İlk görülen belirtiler; işkembe hareketlerinin azalması veya durması, iştahsızlık, süt veriminin düşmesi, karın şişliği, nabız ve solunum sayısında artış gibi belirtilerdir.
Bu belirtilerin yanı sıra diş gıcırdatma, sancı (karın ağrısı) görülür.
Eğer mide ülseri kanama, delinme veya karın zarı yangısı (peritonitis) ile kombine olursa belirtiler şiddetlenir. Olayın şiddetine göre, kansızlık, katranımsı dışkı, yatma, açlık çukurluğuna doğru bakma gibi belirtiler ortaya çıkar.
Katranımsı dışkı olmasa bile, şüpheli durumlarda dışkıda gizli kan testi yapılırsa, dışkıya kan karıştığı anlaşılır.
Mide ülseri ile peritonitis ve kanama birlikte olursa prognoz (hastalığın gidişi) kötüdür.
Doğru bir teşhis ile mide ülserinin tedavisi mümkündür.
Ancak; tedavinin ekonomik olup olmayacağı değerlendirilmelidir.
Mide ülserinin tedavisi asit gidericiler ve diğer ilaçlar kullanılarak yapılır. Kanama, dışkıda kan, kansızlık varsa tedaviye bu yönden de ağırlık verilir.
Cerrahi müdahalelerin de tedavide yeri vardır.
Ekonomik boyutuna göre tedaviye karar verilir.
Önlem olarak doğum öncesi ve sonrası gerekli desteklerin ihmal edilmeden, tam olarak verilmesi, asidozun önlenmesi, işkembenin çalışmasının sağlanması, kaba yemin kalitesi, klostridyum aşılarının yapılması, stres faktörlerinin önüne geçilmesi gibi konulara dikkat edilmelidir.
Sancı belirtilerinin başka hastalıklarda da ortaya çıkabileceği, örneğin idrar yollarında, üreme kanalında, sindirim kanalında sancı ile seyreden sorunlar olabileceği gözönüne alınmalıdır.
Mide ülserleri de birçok hastalıkta olduğu gibi sürü yönetimi aksaklıklarının soncunda ortaya çıkan, korunma yönünde çaba gösterilmesi gereken, tedavisi zor veya masraflı dertlerden biridir.