Doğa ile ilişki durumunuz nedir?
Doğayı seviyorsunuz, evet tabii, onu herkes sever. Doğa güzeldir, doğa keyiflidir, doğa olmazsa olmazınızdır.
Ancak sanıyorum ki, doğanın güzelliği ile ilginiz haftasonu Pazar kahvaltılarıyla sınırlı. Veya doğa resimleri ile. Sosyal medyada gördüğünüz ağaç, çiçek içerikli resimler sizin doğa ile ilişkinizi özetliyor. Biraz da ayıp olması diye iki belgesel izlediniz mi oldu bu iş.
Bana göre doğa ile ilişki durumunuz “karmaşık”.
Kimseyi tanımadım ben “doğadan nefret ediyorum” desin.
Veya “alın şu çiçeği burdan kardeşim” diye söylensin.
Kimse demez. Hiçbir toplulukta duyamazsınız “doğa olmasaydı ne güzel olurdu” gibi bir cümle.
Bazıları için doğa, yerdeki çimenden ibaret. Belki biraz da güzel renkli çiçekler.
Çimenlerin üzerinde herhangi bir börtü veya böceğin olmaması makbul. Sinek de olmamalı. Ağaçlardan güzel kokular gelmeli. Öyle yapraklar yerlere dökülmemeli. Misal bir eviniz var bahçeli, ağaçtan dökülmüş onlarca çam iğnesi yerlerde.
Sümüklü böcekler bastığınız çimenlerde, sülükler çiçeklerinizin üzerinde gezerler. Bunu istemezsiniz. Çünkü sizin doğa ile ilişkiniz yeşil çimenden ibarettir.
Cebinize paranızı koyar, gider en merdivenlisinden bahçeli bir ev alırsınız. Lakin zenginliğin ölçüsü merdivenlerden geçer. Ne kadar çok merdiven o kadar çok para demektir.
Bahçenizin büyüklüğü ne olursa olsun, komşunuzla aranızdaki mesafe uzak veya yakın, hiç farketmez. Mangalınızı yellersiniz her gece komşunuzun burnuna burnuna. Yanmış etin kokusunu üflediğiniz, belki de vejeteryan olan komşunuzun rahatsız olacağı hiç aklınıza gelmez. Veya bahçesinde oturmuş kitap okuyordur komşunuz, pirzola kokusuyla yıkanınca içeri kaçar bilmezsiniz.
Size göre doğa ile birliktelik bundan ibarettir. Çimen, açık hava, mangal.
Kedi, köpek, kuş olması sizi tef gibi gerer.
Duruma göre alerji yaratırsınız bünyenize. Yaprak, çimen iyidir hoştur ancak böcek olmamalıdır. Hatta kuş bile uçmamalıdır sizin gökyüzünüzde. Kuşun tüyü, kedinin derisi alerji yapar.
Doğa güzeldir güzel olmasına ama ona eşlik edenleri istemezsiniz.
Şu doğa denen meret çok ileri giderse, siz de gider bir doktor bulur rapor alırsınız. Alerjik bünyemden dolayı, yakın çevremde kedi, köpek, kuş olmamalıdır yazan doktor raporunuzu sallarsınız kedinin köpeğin burnuna doğru.
Açık havaya alerjiniz var diye, gidip de apartman katına tıkılacak haliniz yoktur.
Bunu düşünmesi, dert etmesi gereken siz değil, doğadır. Doğa derhal kendine gelmelidir. Asli görevi olan çimenlerini, çiçeklerini büyütmelidir.
İnsan denen yaratık işte bu kadar güçlüdür. Canı nasıl istiyorsa doğasını öyle kullanır.
Sözün özü, doğa haddini bilmelidir. Yok eğer bilmezse, ona haddini bildirmek de yüce insanın görevidir.