A içimin sızısı; kırık sazların çıkardığı sesleri duya duya, her gece uykudan önce edilen en kabul olunmaz dua, sen miydin, düşmanlarımın kavuşamayayım diye bana ettikleri beddua. Anladım, gözlerinin içine bakınca daha ilk dakikada. İşte dedim, yüreğimin bir bakışı için can attığı yar ve o gördüğüm en güzel gülüştü. Sonra dedim ki kendime; iş başa, Aşk can'a düştü. Gönlümün vârissiz tek prensesi; aynaların karşısında kendime bakarken gözlerimde gözlerini gördüğüm. Öyle karmaşık ki şimdi, yüreğime attığın kördüğüm. Çözmeye ne kudret yeter, ne bir nefes. Kaldığım yerden devam etmeliydim belki yaşamaya pür heves. Ama sonra anladım ki; İş baş'a, Aşk can'a düştü.. Ey kalbindeki acıyı, gözlerinde süzüp gülümseyenim... Yüreğinde kimselerin bilmediği acıları gizleyenim. Katlime ferman olsaydı gözlerin, yinede son anımda bile derdim ki Azraile; Elden bir şey gelmez, ondan hiç vazgeçmedim, hep dedim ki kendime; iş başa, aşk cana düştü canım efendim...