İş Dünyası, Müsiad'ın İftar Programında Buluştu

MÜSİAD İzmir Şubesi Geleneksel İftar Programı Kaya İzmir Termal Oteli Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. İftar programına MÜSAİD Kurucu Başkanı Erol Yarar’ın yanı sıra İzmir Vali Yardımcıları Erol Türkmen, Zülküf Dağlı, Rektörler, MÜSİAD İzmir Şube Başkanı Ümit Ülkü, İl Müdürleri, STK Yöneticileri, işadamları ve çok sayıda davetli katıldı.
 
Türk Tasavvuf Müziği Dinletisi‘nin sunulduğu program, Kur’an-ı Kerim Tilaveti ve Ezan-ı Şerif’i okumasıyla başladı.
 
“TERÖR SORUNUNUN ÜSTESİNDEN GELECEĞİZ”
 
MÜSİAD İzmir Şube Başkanı Ümit Ülkü de MÜSİAD’ın bereket, kardeşlik, dürüstlük demek olduğunu ifade etti. Ramazan ayının ilk günlerinde yaşanan terör olaylarının herkes gibi kendilerini de derinde etkilediğine işaret eden Ülkü, “Bu mübarek günlerde terörün hiçbir kutsalı tanımadığını da bir kere daha görüyoruz. İnşallah bu kötülük çetelerinin akıbetleri de son bulacaktır. Biz teröre inat, korkmadan yılmadan yolumuza devam edeceğiz. Şehit düşen emniyet görevlilerimize ve masum vatandaşlarımıza rahmet, yakınlarına sabır, yaralılara acil şifalar diliyorum. İnşallah her ırka, mezhebe sahip insanların bir araya gelerek bu sorunların üstesinden geleceğimize inanıyorum. Ülkemizin büyümekte olan gücünü çok daha iyi yerlere getireceğine inanıyorum” dedi.
 
Daha sonra işadamlarına hitap eden MÜSİAD Kurucu Başkanı Erol Yarar, iş dünyası ile helal kazanç, huzur ve değerler konusunda paylaşımlarda bulundu.
 
“DÜNYADA HİÇBİR ZAMAN HUZUR OLMAYACAK”
 
Dünyanın hiçbir yerinde ve ülkesinde huzurun olmadığını belirten Yarar, “Yılları arkama alıp baktığım zaman şu soruyu soruyorum; ‘Acaba bir yıl olacak mı ki huzurdan bahsedelim. ‘Sorunların, olayların olmadığı bir yıl geçti mi acaba’ diye baktığımızda hayatın gerçeği yüzüme çarpıyor. Acaba dünyada huzur var mı? Esasında şu gerçekle karşı karşıyayız; dünyada hiçbir zaman huzur olmayacak. Çünkü huzur Allah’ın cennete sakladığı bir değer, dünyaya verdiği değil. Ama dünyada bir huzur var ki hepimiz onu yakalamaya çalışıyoruz. O huzur ise Allah’ın sevdiği kulların kalbine verdiği huzur. Huzurlu insanlar bazen kuru ekmekle beslenirken de huzurlular. Huzuru maddede ararsak bunu hiçbir zaman bulamayacağımızı bilmemiz lazım. Ülkemizde de huzurun çeşitli şekillerde arandığını biliyoruz. Hedefimiz elbette huzursuzluk değil. Bizler bir kere iç huzuru temin edecek değerleri aramızda yaygınlaştırmamız lazım. Maddi değer olmayan huzuru bu Kur’an ayında iyi algılamamız lazım. Dünyanın her yerinde intihar etmeyen yok. En gelişmiş İsveç’te intihar oranı en yüksek oranda. Bu Kuran ayında Allah’ın kulları olarak muhasebe yapmamız lazım" dedi.
 
Dünyanın bugün huzur yerine haz dünyası olduğunu savunan Erol Yarar, toplumdaki en önemli problemlerin temelinde haz ve huzurun birbirine karıştırılması olduğunu ifade etti.
 
“18. YY. KURULMUŞ ŞİRKETLERİ HALA AİLELER YÖNETİYOR”
 
Ülkemizde üçüncü, beşinci kuşak sanayiciye rastlanmadığına dikkat çeken Yarar, “İtalya gibi ülkelerde 18. yüzyılda kurulmuş şirketleri hala yöneten aileler var. Bizde niye yok? Çünkü bizler sıfırdan bir nesil ortaya koyduk. Ama bu nesil neyi hedefleyecek? Hazzı mı huzuru mu? Kazancın altında neyi sorgulayacak? Kazanırken helal kazanacak mı? Kazanmış olduğu helal lokmayı nerede sarf edecek? Eğer bunları düşünürse dünyaya huzur getirmiş olacak. Dünyanın zenginleri sermayenin yüzde 60’ını elinde tutuyor. Ama daha fazlası isteniyor. Bugün Çin’de, Washington’da bir MÜSİAD şubesi varsa değerlerimizin neticesidir. Ama yetmez dünyada herkese bu değerleri taşımak zorundayız” diye konuştu.
 
“SADECE CEPLERİMİZİ DOLDURUP HUZURLU OLACAĞIMIZI ZANNEDERSEK..”
 
İnsanların gelir durumları arasında uçurumlar olduğuna dikkat çeken Yarar, bu durumun adaletsizlik duygusunu beslediğini belirterek, şunları söyledi:
 
“İnsanlar gemilere binip Akdeniz’e geçmeye çalışıyorlar çoluk çocuk. Bunları hiç insanlar sorgulamıyor mu? Binlerce insan köpek balıklarına yem oluyor. Kimsenin vicdanı sızlamıyor. Gelir adaletsizliğindeki büyüklük insanlardaki adaletsizlik duygusunu belirliyor. Nerede ‘komşusu aç yatarken tok yatan bizden değildir’ diyen insanlar. Bu insanları da yetiştirmek lazım. Eğer bugün 26 sene sonra MÜSİAD diye bir dernek varsa, o gün bu duyguyla kurulduğu için var. Eğer biz temel değerlerimiz yitirirsek, sadece amacımız haz olursa, kapitalist dünyadan hiçbir farkımız kalmaz. Ezilir gideriz. Allahın rahmeti üzerimizden çekilir. Bu millet aziz olduysa değerlerini muhafaza ettiği için olmuştur. Bizde mesuliyet duygusu olmazsa, sadece ceplerimizi doldurup huzurlu olacağımız zannedersek, haza sahip olup huzurlu olmayız. Ramazan ayında muhasebe ayında kendimizi, bu duygularla bütünleştirmemiz lazım. Aksi takdirde o kadar kısa bir hayat ki Sultan Süleyman Han olsan 46 sene sultanlık yaparsın. Ama 464 yıldır toprağın altındadır kendisi. Kim 46 yılı 464 yıla değişir ki.”
 
“ÖNEMLİ OLAN HELAL KAZANMAK”
 
İşadamlarına tavsiyelerini sürdüren Yarar, “Büyük işadamı olmak küçük işadamı olmak önemli değil. Helal kazanmak önemli. Allah herkesi büyütmez. MÜSİAD başka hiçbir iş adamı derneğine benzemez. Geldiği yer, istikameti bellidir. Burası bir dost, kardeşlik meclisidir” ifadelerini kullandı.