Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, İstanbul’da büyük öneme sahip olan Atatürk Kültür Merkezi, Rami Kışlası ve Kuleli Askeri Lisesinde hayata geçirilecek projelerle ilgili açıklamalarda bulundu. Topkapı Sarayı’nda yapılan ‘Baklava Alayı’ sonrası kameraların karşısına geçen Numan Kurtulmuş, ilk olarak Atatürk Kültür Merkezi projesinin detaylarını anlattı.
"TÜRKİYE İÇİN BİR İFTİHAR PROJESİ”
AKM’nin Türkiye için bir iftihar projesi olduğunu belirten Bakan Kurtulmuş, "Bu dönemde İstanbul’da fevkalade güzel projeleri başlattık. Ümit ediyorum ki bunlar en kısa zamanda hayata geçirilecektir. Bunların en başında ifade etmemiz gereken, uzun yıllardır bir yılan hikayesine dönmüş olan Atatürk Kültür Merkezi projesidir. AKM projesi çok iyi bir hazırlıktan sonra muhteşem bir mimari proje ile yenileniyor. Dünyanın en büyük opera salonlarından birisini de barındıran bir kültür sitesi haline gelmiştir. Kitap okuma salonlarından konferans salonlarına ve cep salonlarına kadar muhteşem bir külliye oldu. AKM binasının en temel özelliklerinden birisi içerideki salonlarda yapılan bir gösterinin dış cephesinden Taksim Meydanı’ndaki vatandaşlar tarafından da izlenebilecek olmasıdır. Türkiye için bir iftihar, bir prestij projesi olacak ve 2019 yılı içinde açılışını hep birlikte yapacağız" dedi.
İkinci önemli projenin Rami Kışlası projesi olduğunu ifade eden Bakan Numan Kurtulmuş, proje kapsamında 7 milyon kitabın içinde olacağı bir yapı olacağını söyledi. Projede ilk bölümün tamamlandığını açıklayan Kurtulmuş şöyle konuştu:
"Kitapla ilgili ne varsa, mürekkep yapımından kağıt yapımına kadar, interaktif toplantı salonlarından insanların oturup güzel sohbetler edeceği, Sayın Cumhurbaşkanımızın kıraathane olarak ifade etmiş olduğu muazzam bir kültür muhiti haline gelecektir. İlk bölümünü bitirdik, ikinci bölümün ihalesi devam ediyor. Üçüncü bölümü biter bitmez Rami Kışlası da bütünüyle İstanbul halkının hizmetine sunulacaktır.”
Bakan Kurtulmuş, Kuleli Askeri Lisesi ve yaşayan kütüphaneler hakkında da açıklamalarda bulundu. Kuleli Askeri Lisenin de önemli projeler arasında yer aldığını kaydeden Kurtulmuş, "Üçüncü ve çok önemli projelerimizden birisi de Kuleli Askeri Lisesidir. Kuleli Askeri Lisesi, İstanbul’un sembolik değeri olan, mimari değeri olan önemli yapılarından birisi. Burayı bir ulusal müze haline dönüştüreceğiz. Çalışmalarını başlattık. Herhangi bir yabancı misafir, Türkiye’nin geçmişini çok kısa süre içerisinde görmek istiyorum dediğinde gelip burada birkaç saat içerisinde Türkiye’deki tüm mevcut uygarlıkların özetini bir şekilde görebileceği muhteşem bir ulusal müze haline getirmeyi planlıyoruz” dedi.
Kurtulmuş ayrıca İstanbul başta olmak üzere Türkiye genelinde yaşayan kütüphaneleri ortaya çıkardıklarını ve bu yıl itibariyle 71 ilde halk kütüphanelerinin 23.00’e kadar açık hale geldiğini söyledi.
"TOPKAPI SARAYI’NDA 27 AYRI TAMİR VE TADİLAT VAR”
Bakan Kurtulmuş, Topkapı Sarayı Müzesi’nde yapılan restorasyon çalışmalarına da değindi. Devam eden çalışmalar hakkında bilgi veren Kurtulmuş, "Topkapı Sarayı’nda şu anda devam eden 27 ayrı tamir ve tadilat projemiz var. Bu binaların en kısa sürede tamiratlarının yapılması, güçlendirmelerinin yapılması ve Topkapı Sarayı’nın bütün bölümlerinin halkın ziyaretine açılmasını temin etmektir" ifadelerini kullandı.
Topkapı Sarayı ile ilgili hayallerinin de olduğunu açıklayan Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Topkapı Sarayı’nın alanının genişletilmesi ve bazı bölgelerde trafiğin yer altına alınacağını söyledi. Topkapı Sarayı’nı çok çeşitlilik arz eden bir kültür havzasına dönüştürmek istediklerini belirten Kurtulmuş şöyle konuştu;
"Topkapı Sarayı etrafında ’Sur-u Sultani’ dediğimiz surlar var. Surların bir kısmı şu anda Topkapı Sarayı’na ait değil. Sur-u Sultani’nin tamamını da Topkapı Sarayı’nın alanı içerisine katarak bu alan içerisinde kalmış diğer kamu binalarının da Topkapı Sarayı’na dahil ederek buranın çok çeşitlilik arz eden bir kültür havzası haline dönüştürülmesini temin etmek. Bu hemen restorasyon çalışmalarıyla birlikte bir adım sonrasıdır. Topkapı Sarayı daha geniş hayalimiz ise Fransız hapishanesinden Sepetçiler Kasrı’na kadar olan alanı trafiği mümkünse yerin altına alarak tamamen trafiksizleştirerek bu alanı muhteşem bir kültür, sanat, turizm alanı haline getirmektir. Milyonlarca kilometrekarelik araziyi dünya halklarının ve İstanbulluların istifadesine sunmaktır.”