Lohusalık döneminin doğumdan sonra ilk 6-8 haftayı yani 40 günlük süreci kapsadığını bildiren Doğum Uzmanı Op. Dr. Aslıhan Yazıcıoğlu, doğumdan sonraki sürecin bazı annelerde kolay geçebileceği gibi bazı annelerin ise bir takım sorun yaşayabileceğini belirtti.
Lohusalık dönemi annenin gebelik esnasında meydana gelen bir takım hormonel ve fizyolojik değişikliklerin ortadan kaybolduğu ve annenin gebelik öncesindeki vücuduna tekrar adapte olduğu dönem olarak adlandırıldığını bildiren Koru Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Aslıhan Yazıcıoğlu, "Bu dönemde anne bir yandan eve yeni katılan bireye adapte olmaya çalışırken, diğer yandan da vücudunda meydana gelen değişikliklere uyum sağlamaya çalışıyor" dedi.
Lohusalık döneminde anne taburcu olduktan sonra evde de özel bakım gerektiren bir dönem yaşaması gerektiğinin altını çizen Op. Dr. Yazıcıoğlu, "Hem çevreden özellikle anne babalardan ya da yakın arkadaşlardan bazı iyi niyetli destekler sağlanmaya çalışılıyor. Ancak bu dönemde çevreden gelen bazı geleneksel bilgiler, bazı yanlış yönlendirmeler neticesinde kafa karışıklıkları da meydana gelebiliyor. Bu dönemde özellikle yeni anne babaların, bir profesyonelden, bu işi ciddi anlamda güncel bilgilerle donanmış kişilerden destek alması büyük önem taşıyor" ifadelerini kaydetti.
Lohusalık döneminde sıklıkla görülen problemler arasında emzirmeyle ilgili problemler ve bebeğin bakımıyla ilgili konuların olduğunu ifade eden Koru Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Aslıhan Yazıcıoğlu, bu dönemde annenin desteklenmesi ve ev ortamının buna göre yapılandırılmasının oldukça önemli olduğunu vurguladı.
Lohusalık döneminde annenin bebeği beslemesini nasıl yapacağının hastaneden çıkmadan anneye anlatıldığını bildiren Yazıcıoğlu, "Taburcu etmeden önce lohusalık dönemi detaylı bir şekilde anlatıyoruz. Bu süreçte en önemsediğimiz şey annenin bebeğini beslemeyi öğretmek. Bu anlamda evdeki süreçte neyi nasıl yapacağını öğreterek gönderiyoruz" açıklamasında bulundu.
Lohusalara bir takım önerilerde bulunan Op. Dr. Yazıcıoğlu, "Aileler hep bebeğin üzerine odaklanıyor ama anne hep ikinci planda kenarda kalıyor. Hep bir kenarda bebeğin bakımıyla ilgilenmeye çalışıyor. Süt veren, uykusuz kalan, kendine bakamayan bir birey haline geliyor. Bu dönemde annenin psikolojik olarak desteklenmesi büyük önem taşıyor. Bebeğin bakımı önemli ama annenin bakımı da çok önemli. Genelde anneler ikinci planda kalıyor. Bu aşamada da bebeğin üzerine odaklanma yaşanıyor. Bebeğin bakımıyla ilgili birden fazla kişi konuştuğunda kendini yetersiz hissedebiliyor. O yüzden onu pozitif cümlelerle 'başarılısın, iyisin' diye desteklemek önemli. Erken dönemde çok ziyarette bulunulması, dışarıdan gelen kişilerin bebekle temas etmemesi, bebeklerin öpülmemesi, el yıkamadan bebeklere dokunulmaması, yeni doğan bebeklerin dışarıdan gelen kişiler tarafından kucaklanmaması o bebeğin sağlığını da korumak açısından son derece önemlidir" diyerek önerilerini sıraladı.