Günaydın sevgili Medya Ege okurları. Hafta sonuna dolu dolu bir giriş yaptık. Dolu dolu derken benzinliklerdeki gözlerimizin doluşundan bahsediyorum. Dün gece yapılan zamlarla birlikte motorin 32 TL yi, benzin ise 34 TL yi geçti.
Bu sabah itibariyle tarımcılıkla tanınan ilçemizin pazarında bamyanın kilosu 80 TL, fasülyenin 60 TL den alıcı aradı. Alıcı buldu diyemiyorum çünkü artan fiyatlar pazardan kilo kilo ürün alan müşteri sayısını azalttı. Marketten ya da manavdan kredi kartıyla alışveriş yapan yeni bir müşteri kitlesi oluştu.
Akaryakıta gelen zam taşımalı ticaretle ulaştığımız tüm ürünlere de zam gelecek demek olduğundan yiyecek, giyecek hatta günlük yaşamda kullandığımız temel ihtiyaç olmayan diğer ürünlerinde fiyatlarında artış olacağının habercisi demek.
Bir kaç hafta önce kira artışlarıyla ilgili yazdığım yazımda son yıllarda ülkemizdeki barınma sorununu konuşmuştuk. Bugün ulaşım ve yiyecek fiyatlarındaki zamlarla temel ihtiyaçlarımıza ulaşmak da zor bir hal alacak gibi gözüküyor.
Kafe ve restoranlarda ya da yaz turizmi şehirlerindeki işletmelerin yüksek fiyatları son günlerde oldukça tartışıldı. Tüm bu yüksek fiyatlara rağmen bu pahalı mekanların dolup taşması bir ekonomik kriz içinde olmadığımızın kanıtı sayıldı. Oysa zenginin çok zengin fakirin çok fakir olduğu bu sistem aslında gerçek kriz demek değil mi?