Sabah sabah karşıma çıkan güzel bir cümle:
‘İyi oynayanlar yüzünden, iyi olanlara olan inancınızı kaybetmeyin’
İyi olmak gerçekten çok kolaydır. İyiyi oynamak zor olan. Yaşadığımız toplumda da iyiyi oynayanlar maalesef çok ama çok fazla.
Bunu anlamak için illa kendi başınıza iyi bildiğiniz insanlar yüzünden bir şeyler gelmesi ve üzülmeniz gerekmiyor.
Açılan televizyon ekranlarını, gazete sayfalarını, internet sitelerini, ne kadar iyiyi oynayıp da insanları üzen, kişisel hırsları ve menfaatleri yüzünden olmadık kanun dışı, ahlak dışı, insanlık dışı işlerin içine girenleri tek tek okursunuz.
Belki başınıza gelmediği için okumak, seyretmek, izlemek size bir film gibi gelebilir ama bir an o filmin ana karakteri, mağdur karakteri olduğunuzu düşünün o zaman olayın önemi daha iyi anlarsınız.
Hepimiz bir parça benciliz, hepimiz bir parça kendi menfaatlerimizi düşünürüz, hepimiz bir parça, ‘Bir daha mı dünyaya geleceğim?’ düşüncesiyle hareket edebiliriz ama bunu yaparken başkalarına maddi ve manevi zarar veriyorsak işte o zaman dünyayı, dünyamızı çekilmez hale getirmiş oluruz.
Benim olsun üç, beş kişi olsun, diğerleri olmasa da olur ilkesiyle yaşadığınızda kazandığınız üç, beş kişi değil, kaybettiğinizin kişiliğiniz olduğunu geç de olsa görürsünüz.
Yargılamaların olduğu zamanda oldukça tecrübeli Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı dostumun, yaşanan dünya, yaşanan suçlar, yaşananlar hayatlar, yaşanmadan biten ömürler için bir çıkarımı olmuştu.
‘Yanlış yerde, yanlış zamanda, yanlış kişilerle’ birlikte olma demişti.
O günden beri yer, zaman ve kişiler konusunda oldukça titiz davranmaya başladım.
Titizliğim bazen o kadar göze batar oldu ki, ‘Kendini ne sanıyor?’, ‘Ne kadar bencil?’ eleştirilerinin oluşmasına bile neden oluyor.
Çok şükür kendimi, kendim olmaktan başka bir şey sanmıyorum.
Çok şükür bencilliğim de, sadece emek vererek kazandıklarımı kaybetmemek üzerine.
Daha çok kazanmak gibi hırs içinde olmadım.
Gazetecilik ve yazarlık üstünde bana göre bir mevki ve makam olmadığı için de hiçbir makamın, koltuğun beklentisi içinde de olmadık.
Bulunduğu yerdeki insanları mutlu etmek, umutlu etmek gayesiyle, gerek yaşadığım, gerekse tanık olduğum olaylarla ilgili tecrübelerimi anlatmak dışında ukalalığımızda hiç olmadı.
Çok şeyler bildiğimiz doğru.
İyi olanları, iyi oynayanları bildiğimiz de doğru.
Allah iyi olanlarla karşılaştırsın, yakınlaştırsın.
İyi oynayanlarla değil!
İyi haftalar!