İzmir Tarım Grubu Dönem Sözcüsü Dr. Pınar Nacak'ın Dünya Gıda Günü kapsamında yayınladığı mesaj şöyle:
"Bugün, Dünya Gıda Günü. Covid-19 pandemisi ve iklim krizi gölgesinde, sürdürülebilir gıda arzını ve adil gıda tüketimini sağlamak giderek zorlaşırken, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü(FAO) Gıda Fiyat Endeksi'ne göre, gıda fiyatları Eylül ayında son on yılın en yüksek seviyesini ulaşmışken Dünya Gıda Gününü “Daha iyi üretim, daha iyi beslenme, daha iyi bir çevre ve daha iyi bir yaşam” teması ile kutluyoruz.
Bugün, dünyamız enerji ve iklim krizi ile mücadele ediyor. Tarım toprakları, su kaynakları, yerel tohumlar, gıda üretimi tehdit altında. Verim, ürün deseni ve besin kalitesi olumsuz etkileniyor. Açlık ve yetersiz beslenme, adil üretim ve adil tüketim en önemli sorunumuz olmaya devam ediyor.
Daha iyi bir yaşam için, daha iyi bir çevre için daha iyi bir “gıda üretim ve dağıtım sistemi”ne ihtiyacımız var.
Gıdanın kıymeti anlamaya ihtiyacımız var.
Oysa, son yıllarda gıda ile birlikte çok telaffuz ettiğimiz kelime kıymet değil fiyat. Evet, gıda fiyatları artıyor. Artmaya devam edecek.
Gıda fiyatları artarken, gıdayı üreten çiftçinin geliri artmıyor ne yazık ki. Gıda fiyatlarındaki artışının sorumluları çiftçiler değil. Gıda fiyatları artıyor, çünkü; enerji maliyetleri, lojistik maliyetleri, girdi fiyatları artıyor.
Diğer taraftan, gıda fiyatları artıkça, gelirlerinin önemli bölümünü gıdaya ayıran düşük gelir gruplarının yeterli miktarda ve çeşitte gıda tüketmeleri imkansız hale geliyor. Gıda yoksunluğu ve gıda yoksulluğu yaşayanların sayısı giderek artıyor.
Asgari gelir artışı yüzde 25’i geçmezken, Eylül ayında yıllık gıda enflasyonu yüzde 28,79 oldu. Mercimek enflasyonu yüzde 50, patates enflasyonu yüzde 58 oldu.
Oysa, Beslenme bir haktır.
Beslenme hakkı, herkesin, yeterli, güvenli, sağlıklı gıdaya kolayca ve sürdürülebilir şekilde, ulaşma hakkını ifade etmektedir. Daha iyi bir yaşam için daha iyi beslenme şarttır.
Unutmayalım, gıdanın sadece fiyatı değil, kıymeti de artıyor.
Ne yazık ki, gıdanın kıymetini bilmiyoruz.
Gıdanın kıymetini bilsek, gıda üreten çiftçimizin üretimden vazgeçmesine izin vermezdik.
Gıdanın kıymetini bilsek, gıdamızın üçte birini çöpe atmazdık.
Gıdanı kıymetini bilsek, gıda ürettiğimiz 3 milyon hektar alandan vazgeçmezdik.
Gıdanın kıymetini bilsek, yerel ürünlere, yerel üretim alanlarına, küçük çiftçilere, kooperatiflere, ekolojiye, biyoçeşitliliğe sahip çıkardık.
Artık, daha iyi üretim, daha iyi beslenme, daha iyi bir çevre ve daha iyi bir yaşam için gıdamıza egemen olma ve gıdanın kıymetini anlama zamanıdır. Gıda sadece fiyatını konuşacağımız bir meta değildir. Dünya yüzeyinde, her tüketicinin ve her devletin temel politikası "gıdana sahip çık ve gıdanı koru" olmalıdır.
Dünya Gıda Günümüz Kutlu olsun."