İzmir Çiğli’de inşaat halindeki özel bir hastanenin temel kazısı sırasında yolun çökmesi sonucu kullanılamaz hale gelen binalarda tahliye çalışmaları sürüyor. Mağdur bazı aileler geçici süre ile kiralık dairelere taşınırken, bazı mahalleli kadınlar sokakta kaldıklarını söyleyerek gözyaşı döktü.
İzmir’in Çiğli ilçesine bağlı Küçük Çiğli Mahallesi 8781 Sokak’ta yaşayan mahalleliler, mart ayında başlayan özel bir hastanenin inşaat çalışmaları sırasında evlerinde küçük çatlaklar meydana gelmeye başladığını, yetkililere durumu bildirmelerine rağmen herhangi bir çalışma yapılmadığını ve 12 Ekim’de yolun da çökmesiyle binalarının tamamen kullanılamaz hale geldiğini söyledi. 7 apartmandaki 28 dairede derin çatlaklar oluşurken, endişeli günler geçiren mahalleliler geçici süre için kendi imkanları ile kiralık dairelere taşınmaya başladı. Bazı mahalleliler komşularında ya da akrabalarında kaldıklarını belirtirken, bir an önce mağduriyetlerinin giderilmesini talep etti. Günün büyük bir bölümünü sokakta geçirdiklerini ifade eden mahalleli kadınlar gözyaşı döktü.
“Felaket aylar öncesinden belliydi”
Mehmet Keser isimli mahalleli, “Bu mahallede bir binadaki dairelerin hepsi bana ait. Mart ayında binalar çatlamaya başlamıştı. Felaket aylar öncesinden belliydi. Ben hepsinin fotoğrafını çekip yetkililere bilgilendirmede bulundum. Hasar zaten temel kazısı nedeniyle hasar oluşmuştu. Yol çökmesi ondan sonra meydana geldi. 6 ay önce yol çökmesi yoktu ama hasarlar zaten oluşmuştu. Sokakta kalıyoruz, mağduriyetimiz nasıl giderilecek bilmiyoruz. ‘Otelde kalın’ diyorlar, belki paramız yok. Bunu da biz mi ayarlayalım? Benim binam iki yıllık. İki yıllık bina bu hale geldiyse eski binaları siz düşünün” diyerek isyan etti.
“Kendi başımızın çaresine bakıyoruz”
Murat Kır isimli mahalleli ise “Ben ev sahibiyim. Hiçbir yetkili ilgilenmiyor. Kendi başımızın çaresine bakıp kiralık bir yer tuttuk. Sadece ‘tahliye edin’ yazısı asılmış, başka da bir şey yapmadılar. Masrafımızı sözde karşılayacaklar ama henüz bir şey denmedi. Evimiz oturulmayacak durumda. Bir binada dört aile yaşıyoruz. Hepimiz mağduruz. Hastanenin sahibi ‘evi tahliye edin, masraf karşılayacağız’ diyor ama inşaatı yapan şirket bu ev için ‘oturabilirsiniz’ diyor" dedi.
“Sözde masraflarımızı karşılayacaklar”
Murat Kır’ın aynı apartmanda oturan kardeşi Şenay Kır da, şunları söyledi:
“Evimiz zaten ince ince çatlamaya başlamıştı ama kimse ilgilenmedi. Çarşamba akşamı inşaat şirketinin mühendisi geldi ve ‘sorun yok, bunlar duvar çatlakları’ dedi. Gittikten bir saat sonra evler bu hale geldi. O gün bugündür sokakta kalıyoruz. Gidebileceğimiz yerler var, ailelerimiz var ama evlerimize hırsız girmesin diye mecburen sokakta kaldık. Otel ayarlayacaklardı ama onu da ayarlamadılar. Sözde masraflarımızı karşılayacaklar ama henüz bir bilgimiz yok.”
Kadınlar gözyaşı döktü
Murat Kır’ın annesi Fatma Kır, “Halimiz belli, dışarıda kaldık. Kış geliyor, dışarıda kaldık. Geceyi komşuda geçirdik. Gece saatine kadar sokaktaydık. Karşı sıradaki apartmanlarda oturanlar da şu an çok tedirgin. Allah merhamet versin, vicdan versin. Çarşamba gününden beri dışarıdayız” derken, Rukiye Gürsoy isimli mahalleli ise “Evdeyken bir anda çatır çatır sesler geldi. Deprem oluyor zannettik. Şu anda oğlumun evinde kalıyorum. Mağdur olduk” diyerek gözyaşı döktü.
Mahalleliler, bir an önce mağduriyetlerinin giderilmesini talep etti.