İzmir’in Karabağlar İlçesi’nde Eskiizmir Caddesi üzerindeki Çamlık İtfaiyesi’ne yakın yerde tek kişilik mezar vardı. Mezar başın dikilmiş olan çam ağacının büyüklüğüne bakıldığında da çok eski bir mezar olduğu belli oluyordu. Çamlık’ın denilen alanın çam ağaçlarıyla dolu ormanlık alan olduğu İzmir’in eski tarihinden kalma mezarın kime olduğu çok iyi bilinmese de, oradan geçenler mezarı gördüklerinde hem mezardakine, hem de yakınlarına dua okumadan yanından geçmiyorlardı.
Gece yarısı herkesin hayır duasını alan bu mezar üzerinde operasyon yapıldı. Mezarın bitişiğindeki tek katlı dükkanlar, o dükkanları alıp, yerine lüks apartman yapmak isteyen inşaat şirketi tarafından yıkıldı. Ancak inşaat şirketinin lüks bina yapmasının cazibesinin önündeki tek engel orada yıllardır, çam ağacının gölgesinde yatan, vatandaşın duasını alan mezardı. Gece yarısı mezarın başına gelen ekipler, bir gece de mezarın olduğu yeri dümdüz yapıp, üzerine kaldırım taşlarını döşeyip gittiler.
Her geçtiklerinde olmasa da, Cuma günleri mutlaka o mezarın yanından geçtiklerinde hem orada yatana hem de ölmüşlerine Fatiha duasını okuyan ve bunu alışkanlık haline getiren vatandaşlar, mezarın yerinde olmadığını, yerinin bütün insanların yürüyüp geçtiği kaldırım olduğunu görünce şok içinde kaldılar.
Yıllardır orada bulunan ve yöre halkı, herkes tarafından da kabul edilen bir mezarın bir gecede bu kadar saygısızca davranışla kaldırım haline dönüştürülmesine tepkiler çığ gibi büyüdü. Sosyal medya üzerinden bunu yapan insanların insanlıktan nasibini almamış, ölülere saygısı olmayan kişiler olduğunu belirterek tepki verdi.
Sosyal medya üzerinden tepki vermekle yetinmeyen vatandaşlar, mezarın olduğu yere ‘MEZAR’ tabelası asarak, yıllarca mezarı orada olan kişinin ölüsüne karşı saygısızlığa yeniden tepki verdiler. Mezarın olduğu yere karton kağıt üzerine ‘MEZAR’ yazan vatandaşların uyarı yazısı üzerine oradaki mezarın yok edildiğini farkeden vatandaşlar ise, ‘Bu nasıl bir zihniyet. İnsanın ölüsüne bile saygı duymayan insanların gözünü para bürümüş. Buraya yapılacak o sitenin içinde oturacak insanların da, yerinde rahat bırakılmayan bir ölünün varlığından nasıl mutlu ve huzurlu bir hayat yaşayacaklar bilemiyoruz’ dediler.