Doğduğun şehir mi, doyduğun şehir mi?
Hangisi sizi o şehirli yapar!
Aslını inkâr etmek, nereden geldiğini inkâr etmek tabi ki insanoğluna yakışmaz ama ömrünü, düşünceni, emeğini, aşını, işini verdiğin şehirli olabilmek ayrıcalıktır.
AK Parti Ankara’da 18 Ocak’ta, İstanbul’dan kalan diğer bütün büyükşehir ve illerin belediye başkan adaylarını açıklamaya hazırlanıyor.
İzmir’de yaşayan, düşünen, ömrünü geçiren, emek veren, işini ve aşını İzmir’de kazanan birileri olarak AK Parti tarafından İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na kimin aday gösterileceğini merak ediyoruz, doğal olarak.
Diğer partilerin içlerinde yaşadıkları siyasi karışıklık, siyasi çatışma, siyasi beklenti ve ortaya seçimlere daha aylar varken ortaya çıkacak olan kırgınlıklar, AK Parti’nin bütün illerde olduğu gibi İzmir’de adayının, adaylarının bir tık daha öne çıkmasına neden oldu ve oluyor da.
Sokakta konuştuğumuz insanlardan AK Parti’ye oy vereceğini söyleyen sadece isim beklerken, CHP’ye oy vereceğini söyleyenlerin yüzlerindeki belirsizlik, içlerindeki karamsarlık ve beklentiyi hissetmemek mümkün değil.
İstanbul ve Ankara için değişimi gördüğünü söyleyen sokağın sesi, İzmir’de de değişim olma ihtimalini yüksek sesle konuşmaya başladı.
Bazı sesler, istemeye istemeye AK Parti’ye oy vereceğini söylerken, AK Partili olmadığını üstüne basa basa söylerken, “Bir Antalya kadar olamayacak mıyız. Bir dönem de olsa AK Parti’nin hizmetlerinden bu şehrin de faydalanmaya hakkı var” diye yorumlamayı akıllı ve cesur olmakla eş değer görüyorlar.
İzmir’de yaşayanlar ise yerel iktidarın değişmesini ise bir siyasi tercihten çok bir hizmet tercihi olarak görüyorlar.
İşte bu zamanda Ankara’dan gelen güçlü kulis bilgisi, AK Parti’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı’nın, üç dönem İzmir Milletvekilliği yapmış, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, Medya ve Tanıtım Birim Başkanı Avukat Hamza Dağ olduğu yönünde.
Kulislere düşen ne kadar doğru; net olarak yarın hep birlikte öğreneceğiz.
Gelen bilginin doğru olduğunu kabul ederek yazımıza devam edersek, Hamza Dağ’ı AK Parti İzmir İl Gençlik Kolları Başkanı iken İzmirli tanıdı.
Bende o yıllarda İzmir Adalet Sarayı’ndaki basın odasına geldiğinde ilk defa tanıştım.
O zamanlar daha 25’li yaşlarda, avukatlığın da, siyasetin de daha başlarındaydı.
Ama siyaset ateşi, hukukun ateşini çok geçmiş haldeydi.
Bu yüzden hukuktan daha çok siyaseti konuştuk bir araya geldiğimiz anlarda.
Türkiye’nin siyasetini, İzmir’in siyasetini.
O yıllarda genç siyasetçi olmanın avantajlarını anlattım kendisine, vatandaş endeksli çalışmanın, sokak sokak dolaşmanın, ev ev girip konuşmanın faydasını anlattım.
Yapılması gerekenlerle, yapılmaması gerekenler konusunda neredeyse aynı fikirdeydik.
İkimiz de ülkenin gerçekliğinin farkındaydık.
Farklılıkların bir kazanım, bir güç olduğunun farkındaydık.
Gençlik Başkanı Hamza Dağ’ın, ekibiyle Bayraklı’nın dağlara çıkan sokaklarına doğru koşarken çekilmiş fotoğraflarıyla yapılmış haberini gördüm.
İkimiz de ülkenin daha iyi bir geleceği hak ettiğinin farkındaydık.
O yılların üzerinden yıllar geçtikten sonra Bayraklı’nın dağlara çıkan, sokaklarına kendini vuran Hamza Dağ’ı milletvekili olarak televizyonda yaptığı Hakkımız Hukukumuz programına çok siyasi, az hukukçu kimliğiyle konuk aldım.
Gençliğiyle birlikte siyasetinin ne kadar olgunlaşmaya başladığını fark ettim.
Bir ben değil, birçok kişiyi dinleyerek, doğru olanları yaparak, özelinde İzmir, genelinde Türkiye için ne kadar önemli kazanımlarla dolduğunu gördüm.
Kulisten gelen haberler doğru çıkarsa, İzmir kendi içinde yaşayan, İzmir kendi içinde yetişen, İzmir kendi içinde büyüyen, İzmir kendi içinde olgunlaşan, İzmir kendi içinden çıkardığı usta bir siyasetçi Hamza Dağ’ın yerel seçimlerde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na adaylığını oylayacak.
İzmir’in ‘Dağ’ gibi bir adayı olacak.
Vesselam!