Cumhuriyet Halk Partisi’nin genel merkezinden, Ankara’dan çıkan İzmir ve İlçelerindeki başkan adayı isimleri, İzmir’de kelimenin tam anlamıyla şok etkisi yarattı.
Ve o şok, şiddetini attırarak da devam ettiriyor.
CHP’nin, 26 belediye başkanından 23’ü ile yola devam etmeme kararı alması, onların yerine siyaseti bırakın; konum, liyakat ve siyaseten tartışılan isimleri koyması, İzmir CHP’de derin bir şok dalgasına neden oldu.
Bu derin şok etkisi, deniz tsunamisi gibi etki yapabilecek derecede de güçlüydü.
Deniz tsunamisi gibi diyorum, deprem sonrası olabilecek tsunami; depremden hemen sonra değil, saatler ve günler sonra olabilecek, olabilme ihtimali yüksek, olması beklenilen bir başka şok dalgasıdır.
CHP İzmir’de Genel Merkez’den çıkan ve deprem etkisi yaratan aday isimlerinin tsunamiye çevirip çevrilmeyeceğini hep birlikte göreceğiz.
Ancak siyasi kulislere düşen iddialara bakılınca tsunami olma ihtimali, daha güçlü hale geldi.
Partisinin genel merkezine son bir uyarı, son bir sesleniş, son bir düşünme payı bırakarak peş peşe açıklama yapan mevcut belediye başkanları, bu açıklamalarını yoğun kalabalıkla yaparak siyasetten Genel Merkez kendilerini aday göstermediği için kolay kolay çekilmeyeceğinin de işaretini veriyorlar.
Açıklamalarıyla sesli olarak bunun işaretini verenler kadar sessizce olanı biteni yorumlayıp düşünenlerin de bir arayışta olduğu konuşuluyor.
Bu arayışın birinci adresi ise Memleket Partisi.
CHP’nin Genel Başkanlığı’na aday olan, CHP’den Cumhurbaşkanlığı’na aday olan sonra da CHP’den ayrılıp Memleket Partisi’ni kuran Muharrem İnce’nin de ekibiyle, İzmir’deki bu şokun içinde kalan belediye başkanlarıyla aracılar vasıtasıyla konuştuğu, fikir alışverişinde bulunduğu da gelen siyasi kulis bilgisi.
CHP’nin büyükşehirlerde özellikle ittifak yapmaya çalıştığı DEM Partisi’nin ne yapacağı, ayrı aday çıkarıp çıkarmayacağı konusunda müzakareler devam ederken DEM Partisi’nin İzmir’den Sırrı Sakık’ı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak süreceği iddiası da ortaya çıktı.
Yerel seçimlerin bu atmosferde, bu çatışma içinde, bu kabul edilmezlik içinde en büyük kazançlısı da hiç şüphesiz ki, ittifak ortaklarıyla anlaşarak, adaylarını açıklayarak seçim atmosferine giren AK Parti olacak gibi görünüyor.
CHP’nin tartışılan, kabul edilemeyen adaylarla seçime girmesi, DEM Partisi’nin kendi adaylarını açıklama ihtimali, Memleket Partisi’nin aday gösterilmeyen mevcut belediye başkanlarının ikna edip adayı olarak sahaya sürmesi ihtimalinin seçim sonucuna nasıl yansıyacağı ise az veya çok tahmin ediliyor.
Cumhur İttifakı, dolayısıyla AK Parti İzmir’de geçen seçimlere göre daha çok ama daha çok iddialı!
Vesselam!