İnsan vücudunun en gizemli organı beyin, son yıllarda cinsiyetçi yaklaşımlara maruz kalarak kadın beyni ve erkek beyni olarak ikiye ayrılsa da, yapılan araştırma sonuçları dişi beyin ve erkek beyin şeklinde bir ayrım yapılamayacağı yönündedir. Bu konu toplum olarak hepimizin ilgisini çektiğinden bu haftaki yazımda ilişkiler üzerinden yola çıkarak kadın ve erkek beyni arasındaki farklılıklardan bahsedeceğim.
Bilindiği gibi beyin sağ ve sol loblardan oluşmaktadır. Sağ beyin lobu; görsel ve işitsel konularla ilgilenir. Görme ve duyma yoluyla öğrenir. Sezgiseldir. Duygusaldır, hayal kurar. Empatiktir. Dokunup hissedebileceği somut şeylerle ilgilidir. Bütünü oluşturmak için parçaları bir araya getirir. Bütünseldir ve sıklıkla birbirinden uzak çıkarımlarda bulunur. Rasyonel (akılcı-gerçekçi) değildir. Kadınlar daha çok beyinlerinin sağ lobunu aktif olarak kullanırlar.
Sol beyin lobu; sözeldir, tanımlamalar yapar. Analitiktir, parça parça ve basamak basamak düşünür. Semboliktir ve soyuttur. Kelime ve sayılarla ilgilenir. Sağ beynin aksine rasyoneldir yani sebeplere ve olgulara dayanarak sonuca varır. Hayal kurmaz, sezgileri önemsemez. Mantıksaldır, mantığa dayanarak sonuçlara ulaşır. Doğrusaldır, birbiriyle ilişkili kavramlarla düşünür. Erkekler beyinlerinin sol lobunu aktif olarak kullanırlar.
Sağ ve sol beyin aktivitesini geliştirmek ve ikisini aktif olarak kullanmak elbette mümkündür. Ve bu öğrenme ve düşünme becerileri açısından daha iyidir. Genelde kadınlar beyinlerinin sağ, erkekler de sol yarımkürelerini daha aktif kullandıklarında ortaya şöyle bir sonuç çıkar:
Erkekler daha odaklı hareket ederler ve istediklerine ulaşmak için aktif kullandıkları dijital beyin onları analitik düşünerek sonuca daha çabuk ulaştırır. Kadınlarda ise bu durum daha çok sezgilerle hareket etmek, hayal etmek ve bir nevi yuvayı kurmak, inşa etmekle eşleşir. Aynı zaman diliminde birden çok konu ile ilgilenebilirler. Çok çekmeceli varlıklardır.
Evlenmek isteyen bir çift düşünelim. Kadın sağ beyni aktif çalışmasından dolayı alma kapasitesi içindedir ve tam anlamıyla tek bir yere odaklanamasa da sezgilerine güvenen bir yapıda parçaları birleştirir ve evlenmek istediği adamın karşısında durduğunun farkına varır. Tamamen sezgisel olmasa da, bunu parçaları bir araya getirebilme ve hayal edebilme yeteneği sayesinde ve dişilik içgüdüsü ile yapar. Erkek ise odaklandığı şeyi elde etmek için mantıklı bir karar verir. Doğacak çocuklarına iyi bir anne ve kendisine iyi bir eş olacak kadını rasgele seçmediğinin bilincindedir. Bu seçim erkeğin ayırmak, incelemek, odaklanmak ve sonuç almak için etkin kullandığı sol beyninin bir sonucu gibi görünse de, eğer kadın bir bütün oluşturamaz ise erkeğin rasyonel bakış açısının kadının gözünde hiçbir değeri yoktur.
Kadında aktif çalışan sağ beyin erkeğin bedenine ve davranışlarına bakıp onu koruyup kollayabileceğini ya da kollayamayacağını sezerek bir karara varır, bir parçadan bütün bir anlam çıkarmıştır. Erkekteki aktif sol beyin ise kadının davranışlarını inceler, onlara odaklanarak kendisinin ve geleceğinin rahatını ve huzurunu düşünür. Bunu analitik düşünme yeteneğiyle otomatik olarak yapar.
Kadın bir kere karşısındaki erkeğin onu koruyup kollayamayacağını düşlerse ve bunu sezerse artık o erkek ile evlilik hayalleri kurmaktan vazgeçer. Erkek ise karşısındaki kadının ona huzur vermeyeceğini, odaklanmasına imkan sağlamayacağını düşündüğünde ve mantıklı bulmadığı davranışlar sergilediğini gördüğünde bu düşüncesini sorgulamaya başlar. Kadınlar niyete, erkekler sürece bakarlar. Erkeklerin kararı kadından daha yavaş gibi görünse de hızlıdır çünkü erkeğin odağı daha kuvvetlidir ve kadın imgesel olarak düşlemeye başlayana kadar erkek rasyonel olarak mantıklı davranışı sergileyecektir. Kadınlar ise duygusal kararlar verdiklerinden hızlı harekete geçmek eğilimindedir ve bu yüzden acelecidirler. Sol beyini eril ve sağ beyini dişil olarak değerlendirdiğimizde ortaya böyle bir manzara çıkar.
Çiftler arasında çatışmaya sebep olan bir konu seçelim ve onun üzerinden kadın ve erkek beyni arasındaki farklılıkları ve benzerlikleri değerlendirelim.
Kadın: “Saatin kaç olduğunun farkında mısın? Bu saatte nereden geliyorsun?”
Erkek: -Hayatım arkadaşlarla bilardo oynuyorduk, çok çekişmeliydi. Saatin geç olduğunu fark etmemişim.
Kadın: “Zaten hiçbir şeyin farkında değilsin. Bugün neler yaşadığım da senin umurunda değil.”
(Kadında etkin çalışan ve duyguya yönelen sağ lob, bir parçadan yola çıkarak bütünü oluşturmuş ve erkeğin saatin farkında olmamasını tüme vardırarak bugün yaşadıklarının da farkında olmadığı kanısına varmıştır.)
Erkek: -Hayatım ne oldu? Neden bana bir şey söylemedin?
“Ne olduğu şimdi mi aklına geldi?”
-Niçin böyle davrandığını bilmiyorum, bir sorun varsa söyleyebilirsin.
(Soruna odaklanan erkeğin gerçekten ne olduğunu incelemek ve değiştirmek istemesi.)
“Sorun sensin. Yani senin davranışların.”
-Ne yaptım ki?
(İncelemek ve bilmek isteyen erkeğin rasyonel olma merakı?)
“Daha ne yapacaksın bugün beni hiç aramadın.”
-Ama hayatım gündüz aradım ve sana akşam arkadaşlarla bilardo oynayacağımızı söyledim ya.
“Ama bu kadar geç geleceğini söylememiştin, zaten sen artık beni sevmiyorsun.”
(Bir parçadan bütün bir anlam çıkaran kadının, erkeğin eve geç gelmesinden yola çıkarak, tek bir parçayı bütüne endekslemesi.)
-Bunu da nereden çıkardın?
“Sevseydin eğer yanımda olurdun..!”
-Şimdi yanındayım ya hayatım, bak eğer canın tatsızlık çıkarmak istiyorsa çıkar ama gerçek bir sebebin yoksa lütfen izin ver de uyuyayım.
(Sorunu çözmeye odaklı erkek aslında bir sorun olmadığını fark eder ve odağını uykuya çevirir.)
“Seni çok özledim ve bir daha böyle davranma tamam mı?”
(Kadın adamdaki hassas tavırdan etkilenmiştir ve sezgileri onun hiçbir suçu olmadığı yönünde hem fikir olduğundan ve şimdi yanında olduğu için mutlu hissettiğinden konuyu kapatmaya yönelik yaklaşımda bulunur.)
- Ben de seni özledim hayatım, şimdi uyuyalım mı?
(Uykuya odaklanan erkek hedefe kilitlenen aslan gibidir. Sorun çözüldüğüne göre uykusunu uyuyabilir.)
Kadınlarda sağ ve sol beyin lobu arasındaki bağlantı hızı erkeklerdekinden daha hızlıdır. Bu da kadınların konudan konuya hızla geçebilme kapasitesini artırır. Ve böylece bir çok işi aynı zaman diliminde düşünebilme ve organize edebilme özelliği kazandırır. Erkeklerde ise bu durum komik bir dille tek çekmeceli varlıklar olarak niteleyebileceğimiz; odaklandığı konu kapanmadan diğer konuya kolayca geçiş yapamama durumunu açıklar.
Kadınları anlamak istiyorsanız onların bakış açısı ile bakmaya çalışmak işinize yarayabilir. Onların penceresinden bakmak yani dünyaya kadınların güzünden bakmak çok da zor değildir çünkü o bakış açısı beynin sağ lobunda mevcuttur. Aynısı kadınlar için de geçerlidir. Eğer bir erkeği anlamak ve davranışlarını kavramak istiyorsanız sol beyninizle dünyaya bakmak daha mantıklı olacaktır. Beynimizin sol tarafı bedenimizin sağ tarafını, beynimizin sağ tarafı ise bedenimizin sol tarafını harekete geçirir. Böylece iki tarafı da kullanmaktayız ve etkinliğini geliştirmek elimizdedir.
İlişkilerimizi anlayış ve hoşgörü üzerine kurmak dileğiyle...