Kadınlar ENGEL Tanımaz

Pınar Yeşiltay Sevim

ASYA KOŞAL: HAYATA TUTUNMANIN NÖROLOJİK ADAPTASYONU VE ASİMETRİK GÜCÜ

1999 yılının o yıkıcı Gölcük depreminde, yalnızca binalar yıkılmadı; milyonlarca insanın hayatı da derinden sarsıldı. Ancak enkaz altından çıkan hikayeler arasında biri, kararlılığı ve azmiyle tüm topluma ışık oldu: Asya Koşal.

Kendisini önce bir 8 Mart etkinliğindeki moderatörlüğümde tanıdım ve ilham veren hikayesiyle herkesi olduğu gibi beni de kendine hayran bıraktı. Sağ kolunu ve bacağını kaybetmesine rağmen, hayata tutunmayı başarmış ve örnek bir yaşamın kapılarını aralamış, aydınlık yüzü ve umut dolu bakışlarıyla hayata meydan okuyordu. Duygusal anlamda limbik sistemlerimize imza atan bu kadına bakınca bu hikaye, insanoğlunun sınırlarını zorlayan nöroplastisite ve dayanıklılığın da bilimsel bir yansıması dedim kendi kendime.

Bugün 3 Aralık 2024’te Engelleri aşan Asya’ya BPW İzmir Yönetimi olarak BPW İzmir onur üyeliği teklif ettik. Çünkü biliyoruz ki, gerçek engel bedende değil yüreklerde olandı, o kocaman yüreği ile Asya bir kolu bir bacağını kaybetmiş olmasına rağmen herkesten çok daha fazla sağlam ve sağlıklıydı. Biz de sıradan bir farkındalık görseli paylaşmak yerine Asya’nın çocuklar için tek kolu ve bacağıyla örerek ısıttığı yüreklerin hikayelerini anlatarak farkındalık yaratmak istedik.

Ayrıca yakın zamanda Asya Koşal, ‘Yaşayan İnsan Hazineleri Ödülü’ ile ödüllendirilmiş özel bir isim.

Asya’nın hikayesi pek çok farklı şekilde değerlendirilebilir, ancak nörobilim ışığında ele alacak olursak bizi muhteşem bir yaklaşıma ulaştıracaktır.

KAYIPLAR VE İNSAN BEYNİNİN UYUMU

Asya Koşal’ın tek eliyle örgü yaparak sanatını sürdürmesi, nöroplastisite kavramının en somut örneklerinden biridir. Nöroplastisite, beynin yaralanma veya kayıp sonrası kendini yeniden yapılandırma ve yeni sinir bağlantıları oluşturma kapasitesini ifade eder. Koşal’ın beyni, sağ kolunun kaybını telafi etmek için motor korteksteki sinir ağlarını yeniden düzenleyerek bu beceriyi diğer eline aktardı. Bu bilimsel süreç, beynin fiziksel sınırlamaları nasıl aşabileceğini ve insan potansiyelinin sınırlarını yeniden tanımlayabileceğini gösteriyor.

ENGELLİLİK Mİ, ALTERNATİF BİR GÜÇ MÜ?

Toplumda engellilik genellikle bir sınırlama olarak görülse de, Asya Koşal’ın hikayesi bu algıyı tersine çeviriyor. Engellilik, yalnızca bireyin fiziksel durumuyla sınırlı bir kavram değildir; aynı zamanda çevrenin ve bireyin bu duruma nasıl adapte olduğu ile ilgilidir. Koşal, engelliliği bir zorluk olarak değil, alternatif bir güç kaynağı olarak görmeyi başardı. Bu bakış açısı, bireylerin çevresel ve sosyal koşullarla nasıl etkileşime geçtiğine dair önemli bir örnek oluşturuyor.

NÖROLİM VE BEYİN SAĞLIĞI

Beynin engellilik sonrası nasıl işlediğini anlamak için kullanılan bir kavram olan “nörolim,” engellilik durumunda beynin sınırlarını genişletmek ve bireyin yaşam kalitesini artırmak için kullanılan yöntemleri ediyor. Asya’nın hikayesi, nörolim stratejilerinin nasıl işlediğine dair bir laboratuvar gibi düşünülebilir. Tek eliyle örgü örmeyi bu alanda ‘Yaşayan İnsan Hazineleri Tığ işleri Ödülü’ kazanacak kadar öğrenmesi, beynin kendini yeniden yapılandırma yeteneği sayesinde mümkün olmuştur.

Bu süreçte Asya’nın motivasyonu, öğrenme ve uygulama azmi, beynin yeni sinir bağlantıları oluşturmasını destekleyen kritik faktörlerdi kanımca.

TOPLUMSAL ALGIYI DEĞİŞTİREN KADIN

Asya Koşal, yalnızca bireysel bir direniş sembolü değil, aynı zamanda toplumsal algıyı değiştiren bir figürdür. Onun “Butik_asyaca” instagram butiği markası, sadece ekonomik bir başarı değil; aynı zamanda engelli bireylerin üretkenlik potansiyelinin altını çizen bir mesajdır. Sosyal medya aracılığıyla geniş kitlelere ulaşması, engelli bireylerin topluma katılımını teşvik eden bir modeldir.

Koşal’ın hikayesi, engelliliğin yalnızca bir bireysel durum olmadığını, aynı zamanda toplumun bir yansıması olduğunu gözler önüne seriyor.

SONUÇ: İLHAM VEREN BİR MODEL

Sevgili Asya Koşal’ın hikayesi, beyin biliminin insan potansiyeline nasıl ışık tuttuğuna dair önemli bir örnektir anlayana. Nöroplastisite, nörolim ve insan azminin birleşimi, bireylerin travma sonrası yeniden yapılanma süreçlerini nasıl yönetebileceğini gösteriyor. Asya Koşal, kayıplarına rağmen üretmeye, paylaşmaya, ve topluma katkı sağlamaya devam eden bir kadın olarak, engellilik ve insan potansiyeli konularında hem bilimsel hem de toplumsal bir ilham kaynağıdır.

Bugünkü köşe yazım yalnızca engelli bireyler için değil, herkes için önemli bir ders niteliğindedir: Hayatın zorlukları karşısında beynimizin ve irademizin sınırlarını zorlayarak, yeni bir güç yaratabiliriz.

Yeter ki inanalım ve değişime açık olalım.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.