Pekdaş, “Demokrasi yerelde başlar. Kadınların yerel yönetim organlarında daha görünür olmasıyla birlikte o ülkeye, o şehirlere özgürlükler gelir” dedi.
Tepekule Kongre Merkezi’nde gerçekleşen kadın buluşmasının açılışında kürsüye çıkan Başkan Pekdaş; “Bugün hem eşitlik mücadelesinde kaybettiğimiz kadınları anmak, bir kez daha kadınların gücünü dile getirmek, ‘Kadınlar güçlüyse, onlar eşitse dünya düzelir, nefes alırız’ demek için bir araya geldik. İzmir’in cesur kadınları, İzmir’in öncü kadınları sizlere selam olsun. Eğer bu güzel şehir, hepimizin rahat soluk alıp verdiği bir şehirse, bütün Türkiye’den İzmir gıptayla izleniyorsa bu şehrin kadınları sayesinde bu şehrin kadınları olan sizler sayesinde” dedi.
ÖZGÜR ÜLKELERDE KADIN GÖRÜNÜR
“Büyük Atatürk Türkiye Cumhuriyeti’ni hukuk temelinde kurarken, bunun ancak kadının özgürleşmesiyle sağlanabileceğini biliyordu” diyen Pekdaş şöyle devam etti:
“Cumhuriyet bir kadın devrimi olarak da ilan edildi. Kadınlara Seçme Seçilme Hakkı verildi ve Türk kadını 5 Aralık 1934’te parlamentoya girme hakkını kazandı. 1 Mart 1935’te yapılan ilk seçimlerde de 18 kadın milletvekili parlamentoda kendilerini temsil ettiler. Mart ayı bu anlamıyla aslında kadınların ayı. Türkiye’de de kadınların parlamentoya girdiği ay. Peki o zamandan bu zamana ne yapıldı? Ne kadar varız, ne kadar görülüyoruz? Ben sadece yerel yönetimler açısından bir rakam vermek istiyorum. Kadınlar belediye seçimlerinde, belediye meclisi üyeliklerinde, belediye başkanlıklarında aday olma hakkını parlamentoya girme hakkını 1930 yılında kazandı. Cumhuriyetin ilanından sonra Türkiye’de 13 bin belediye başkanı seçilmiş. Bu 13 binin sadece 119’u kadın. Kadınlar aslında yerel yönetimlerde yokluklarını temsil ediyorlar. Kadınların yerel yönetimlerde olmaması bu ülkeye demokrasinin gelmemesinin de nedeni. Demokrasi yerelde başlar. Kadınların yönetim organlarında görünür olmasıyla birlikte o ülkeye, o şehirlere özgürlükler gelir.”
İZMİR’İN CESUR KADINLARI
Öncelikli görevlerinin yerel yönetimlerde, yerel meclislerde seçilmiş kadınların sayısını artırmak olduğunu dile getiren Pekdaş; “Kadının görünür olmadığı yerlerde ne eşit politikalar hayata
geçirilebilir ne de kadına yönelik şiddet azaltılabilir. Geçtiğimiz ay 47 kadının sadece kadın olması nedeniyle öldürüldüğüne şahit olduysak bunun sebebi kadınların görünmez olmasıdır. Kadınları eve hapseden, kadınları çalışma hayatından dışlayan, kadınları siyasette sadece mutfakta var eden zihniyet nedeniyle… O yüzden İzmir’in havasının, İzmir’in cesur kadınlarının mücadelesini tüm Türkiye’ye yaymak gibi sorumluluğumuz var. Ben, bizim kadınlarımızın bunu yapabilecek enerjide, cesarette ve güçte olduğunu biliyorum. Bu nedenle de hepinizi saygıyla selamlıyorum” diye konuştu.