KalDer İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Senem Kılıç, bu süreçte 11 farklı başlıktaki 'Yönetim Buluşmaları' etkinliğini webinar olarak gerçekleştirdiklerini söyleyerek güncel kalite uygulamalarının paylaşıldığını ifade etti.
Seminer dizisinin moderatörlüğünü de üstlenen Dr. Kılıç; KalDer üyelerinin online olarak katılımcılara yönelttikleri sorularla interaktif şekilde gerçekleştirilen webinarda ekonomi, sağlık, iş hayatındaki son trendler ve dünya gündeminin masaya yatırıldığını ve önemli bilgi paylaşımlarının yapıldığını kaydetti.
Alanında deneyimli üst düzey yöneticilerin önemli ipuçları verdiği “Yönetim Buluşmaları” serisinde, Liderlik, Şirketlerde Risk Yönetimini Algılamak ve Yönetmek, Türkiye'nin Jeopolitik Öneminin Türk İş Dünyasına Sunduğu Fırsatlar, Türkiye ve İzmir'de Covid-19 Sonrası Normalleşme Süreci, Toplu Taşımada Raylı Sistem, Pandemi Süreci ve Sonrası Toplu Ulaşım, E-İhracat &Girişimcilik, Kurum Kültürü ve Çalışan Bağlılığı ve Yetenek Yönetimi, Kurum İçi Girişimcilik, Gıda Güvenliği, Kentimiz Özelinde Yeni Normal Süreçte Sürdürülebilirlik başlıklı konular ele alındı.
Başkan Soyer'den 'Akıllı Kent İzmir' Vurgusu
Türkiye Kalite Derneği (KalDer) İzmir Şubesi'nin gerçekleştirdiği 'Yönetim Buluşmaları' etkinliğinin sonuncusuna katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, corona sürecinde yapılanları ve geleceğe ilişkin projelerini paylaştı.
“Kentimiz Özelinde Yeni Normal Süreçte Sürdürülebilirlik” başlıklı sunumuyla KalDer üyeleriyle buluşan Soyer, her şeyin yeniden normalleşmesini sağlamak için çalışmalarını sürdürdüklerini vurguladı; hizmet üretirken 'Akıllı Kent İzmir' felsefesiyle dijitalleşme ve teknolojiyi daha çok kullanacaklarını söyledi. Soyer, “İzmir'i yaşanılabilir bir kent haline getirmek için dijitalleşme ve teknoloji çok önemli. Demokrasi aslında bir arada yaşamayı başarmak demek. Demokrasinin erdemlerini de dijital dünyaya taşımak gerekiyor İzmir’de akla ilk gelen ulaşım, tarım ve çevre gibi hizmetleri Akıllı Kent İzmir vizyonu ile dijitalleştirerek daha çok insana ulaşabilmeyi ve hizmeti yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Bunun için şeffaf ve hesap verebilir bir sistem geliştiriyoruz. Pandemi öncesinde hemşeri iletişim merkezimizde çalışan 30 kişiyi 90 kişiye çıkardık. Daha çok insanın taleplerini ve dileklerini almaya gayret ediyoruz. Vatandaşı açık bir şekilde duyabilmek ve onlara da neler yaptığımızı anlatabilmek için çalışıyoruz” diye konuştu.
YEREL EKONOMİ MODELİ
Tüm dünyanın hazırlıksız yakalandığı corona virüsün yerel üreticiyi de olumsuz etkilediğini dile getiren Tunç Soyer, “Pandemi süresinde aldığımız bir diğer önemli ders ise kendi kendine yetebilen bir yerel ekonomi oluşturabilmektir. Kemalpaşa’da üreticiler şehir dışından gelen işçilerle ürünlerini topluyorlardı. Şehirler arası kısıtlama nedeniyle bu işçiler gelemedi. Bizlerde gönüllüleri toplayarak bu soruna bir çözüm getirdik. Turistik açıdan coğrafi, gastronomik, kültürel ve tarihi zenginliklerimiz var fakat bütün bunları sağlıklı ve güvenilir bir şekilde sunamazsanız bir önemi yok. Öncelikle sağlıklı ve güvenli bir kent algısı yaratmamız lazım. Turuncu çember sistemi ile işyerlerinin sağlıklı hizmet verme kriterlerine uygunluğunu üst kurulumuzla birlikte araştırıyoruz.
Bunun için yine ortak akılla birlikte turizm stratejik planı oluşturduk. Visitizmir adlı bir web sitesiyle kentimize konuk olacak bir kişinin ilgisini çekebilecek tüm unsurları bir bütün olarak sunacağız. Bisiklet yollarından, restoranlara, kültürel ve ören yerlerinden plajlara zengin bir içerik hazırlandı” ifadelerini kullandı.
Bu süre boyunca alanında deneyimli konuklarla iş yaşamının ve güncel olayların nabzını tuttuklarını belirten Dr. Kılıç, aynı zamanda KalDer üyesi olan İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer'e ve emeği geçen herkese kalite çalışmalarına verdikleri desteklerden ötürü teşekkürlerini sundu.