Kardiyoloji Uzmanı Dr. Cegerğun Polat, kalbin hızlı ve düzensiz attığı anları hemen hemen herkesin hayatı boyunca bir ya da birkaç kez yaşadığını belirterek, "Çoğunlukla masum sayılabilecek bu çarpıntılar bazı durumlarda ciddi hastalıkların habercisi olabilir" dedi.
Dr. Cegerğun Polat, 12-18 Nisan Kalp Haftası nedeniyle kalp çarpıntısı ve tedavisi hakkında bilgi verdi. Çarpıntı şikayeti olan kişilere aritmi tanısı konulabildiğini belirten Polat, "Aritmi, kalbin ritim bozukluğu durumudur. Kalp ritim bozuklukları devamlı veya ara sıra hissedilen bir durum olabilir. Bu yüzden çarpıntı şikâyeti olan hastaların ayrıntılı bir kalp muayenesinden geçmeleri önerilir. İlk aşamada EKG (Elektrokardiyografi) çekilerek bazı tanılar konulabilir. Çeşitli kan tetkikleri yapılır. Kalbin, ultrasonografi olarak görüntülendiği EKO ile kalbin ve kapaklarının yapısında bir hastalık olup olmadığına bakılabilir. Sürekli çarpıntısı olmayan ara ara yakınmaları olan hastalarda ise 24 saatlik EKG kaydını alan HOLTER cihazları ile takip etmek gerekebilir. Bununla günün herhangi bir saatinde olan ritim bozukluğu kaydedilerek, var ise hastalığın tanısı konulabilir" diye konuştu.
ÇARPINTIYA SEBEP OLAN FAKTÖRLER
Kalp çarpıntısına sebep olan bazı faktörleri sıralayan Polat, şunları kaydetti: "Fazla miktarda kahve, kola veya çay, kansızlık, yapısal kalp problemi, tiroidin fazla çalışması, diyet hapları, depresyon haplarının fazla kullanılması, kadınlarda menopoz öncesi dönem, vitamin eksikliği, çok efor isteyen ve uzun süreli çalışmalar ve bu yoğunluğun kanıksanarak normalleşmesi ve düşük kan şekeri gibi durumlar kalp çarpıntısına neden olabilir."
"HAYATİ TEHKİLEYE NEDEN OLABİLİR"
Ekstra sistolun, hastaların tek atımlık olarak hissettiği çarpıntılar olduğuna dikkat çeken Polat, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"Bunun için stresten uzak durmak, çay ve kahve tüketimini azaltmak yeterli bir önlem olacaktır. Ancak bayılma gibi şikayetlerle birlikte çarpıntı da varsa hastalarda daha önemli ritim bozuklukları saptanır. Bazı kalp çarpıntıları hayati tehlikeye bile neden olabilir. Bu durumda ilaç tedavisi yanı sıra EPS (elektrofizyolojik) ve ablasyon tedavileri de uygulanabilir. EPS işlemi, kasık bölgesindeki damardan girilerek kalbin içine yerleştirilen kablolar aracılığı ile kalbin elektriksel aktivitesi hakkında bilgi edinmek için yapılan girişimsel bir işlemdir. Ablasyon ise EPS'nin ileri aşaması olarak farklı bir yöntemle radyofrekans (RF) dalgalarını kullanarak oluşan ısıyla kalp ritim bozukluğunun kaynaklandığı dokuları ortadan kaldırır. Diğer bir yöntem ise kriyoablasyondur, kalpte ritim bozukluğuna neden olan odakları dondurarak ortadan kaldırılması için uygulanan bir yöntemdir."