Türkiye’nin yıllardır gündeminde bulunan kamu personel rejiminin yapılandırılmasına yönelik hazırlığın son aşamaya geldiği öğrenildi. Dünya'dan Mehmet Kaya'nın haberine göre Özellikle 15 Temmuz darbe girişiminin ardından olağanüstü hal dönemi boyunca çok sayıda kamu çalışanının işten atılmasıyla başlayan sürecin, personel rejimi değişikliğini zorunlu kıldığı belirtildi.
Bunun yanında taşeron aracılığıyla çalıştırılanlar, geçici işçiler gibi yapısal sorunlar da yasa değişikliğine aciliyet kazandırıyor. Personel rejimi değişikliğine ilişkin taslağın Anayasa değişikliğinin tamamlanması ya da gündemden düşmesinin ardından taraflara sunulacağı belirtildi.
Kamu personel rejiminde en önemli iki önceliğin statü sayısının azaltılması ve performansa dayalı istihdam olduğu kaydedildi. Kamu sendikaları tam iş güvencesinin kırmızı çizgi olduğunu söylese de Bakanlığın tam güvencede esneklikler sağlamayı hedeflediği kaydedildi. Özgün ve kabul edilebilir bir performans değerlendirme kriteri oluşturarak, bu kriterlerden geri düşüldüğünde işten çıkarmaya olanak sağlayan bir düzenleme hazırlandığı vurgulandı.
TAM OLARAK KAMU PERSONEL REJİMİNE AKTARILMAYACAK
Daha önce Çalışma Bakanlığı tarafından hazırlanan performans ölçüm yasa taslağının genel olarak benimsendiği ancak tam olarak kamu personel rejimine aktarılmayacağı belirtildi. Performans ölçümüne yönelik olarak hazırlanan “Kamu Personelinin Başarılarının Değerlendirilmesine İlişkin Genel Yönetmelik Taslağı” hazırlanmış ve işten çıkarmaya konu olmadan terfi ve diğer görevlendirmelerde kullanılmak üzere uygulamaya geçmesi planlanmıştı. Hazırlanan bu taslak askıya alındı ancak uygulanmasının gelecek reforma temel de teşkil edebilecek şekilde yürürlüğe alınabileceği vurgulandı.
Kamuda personel statü türlerinin azaltılmasına yönelik çalışmanın da ilerlediği, ana sorun kaynağı olan geçici ve süreli sözleşme türlerindeki çalışmaların asgariye indirilmesinin amaçlandığı vurgulandı. Kamuda geçici işlerin tamamının işçi statüsünde olması yönünde bir eğilim ağırlık kazandı. Memur olarak tanımlanan tek bir statünün olması ve bunun da belirsiz süreli bir iş olarak tanımlanması hedeflendi.