Onkoloji Diyetisyeni Gamze Gültekin, onkoloji diyetisyenliğinin kanser tedavisinin önemli bir parçası haline geldiğini söyledi. Kanser tedavi sürecinde onkoloji diyetisyeninin varlığının “oluşabilecek yan etkiler, besin- ilaç etkileşimleri, tüketilmemesi ve mutlaka tüketilmesi gereken besinler” gibi konularda hastalar için çok önemli olduğunu vurgulayan Gültekin, “Ortalıkta bilimsellikten uzak, kirli, yanlış bilgiler dolaşıyor. Hastalara çeşit çeşit bitkisel tedaviler öneriliyor. Onkoloji diyetisyeni olarak hastalarımızı bu hayati risk oluşturacak bilgilere karşı da uyarıyoruz” diye konuştu.
KANSER TEDAVİSİNDE KİLO KONTROLÜ ÖNEMLİ
Kanser tedavisinde hastaların kilo kontrolünün çok önemli olduğunu, bu nedenle Kent Onkoloji Merkezi’nde tedavi programı içinde her hastanın diyetisyen hizmeti aldığını belirten Gültekin, 5 sorunun yanıtının çok merak edildiğini söyledi. Gültekin bu soruları ve yanıtlarını sıralayıp hastalara da şu önerilerde bulundu:
ŞEKER KANSERİ BESLER Mİ
Kanser hücreleri de dahil vücudumuzdaki tüm hücreler enerji için şekere ihtiyaç duyar. Daha az şeker tüketmek hücrelerin yavaş büyümesini sağlamadığı gibi daha fazla tüketimin de kanser hücresini beslediğine dair bilimsel bir kanıt bulunmamaktadır. Asıl dikkat edilmesi gereken nokta fazla şeker tüketiminin kanser riskini artıran obeziteye yol açabilme ihtimalidir. Onkolojik tedaviler süresince bazen, enerjinin nereden geldiğinin önemsiz olduğu anlar olabilir. Onkoloji diyetisyeninize danışarak, kişiselleştirilmiş bir planda, özellikle sütlaç, muhallebi gibi sütlü tatlılara güvenle yer verebilir, tüm şekerlerin kötü olmadığını hatırlayarak, porsiyon kontrolü ile meyve, sebze tam tahıl ürünlerini tüketebilirsiniz.
Sağlığı koruyabilmek için yeterli ve dengeli beslenmeye ve enerji alımına ihtiyaç duyarız. Tedaviler sırasında da bu güçlü gerçek değişmez. Meyveler iyi birer lif, vitamin, mineral ve enerji kaynağıdır. Besin-ilaç etkileşimi, kişisel hastalık öykünüz (örneğin: diyabet, kabızlık, ishal), günlük ne kadar meyveye ihtiyaç duyduğunuz gibi etkenlerle; meyvelerin tür, miktar ve kombinasyonları farklılık gösterebilir ancak tedavide de meyveye duyduğumuz ihtiyaç değişmez. Yüzde 100 meyve suları da dahil olmak üzere meyve suyu değil, meyvenin kendisinin yenmesini öneririz.
Protein vücutta doku onarımı ve bağışıklık sisteminin kuvvetlenmesinde görev alır. Kemoterapi, radyoterapi gibi tedaviler sonucunda zarar gören hücrelerin onarılmasını sağlar. Sağlıklı bireyler için önerilen günlük protein ihtiyacı 0.8 g/kg/ gündür ve diyetlerinde yeteri kadar protein almakta güçlük çekmezler, ancak kanser hastalarında protein ihtiyacı daha yüksektir (önerilen alım 1.2 g /kg/ gün, hastalığa, tedaviye ve kişiye bağlı olarak da 2g/ kg /güne kadar çıkabilmektedir) ve farklı sebeplerle beslenme sorunlarından dolayı bu ihtiyaç karşılanamayabilir. Bu durum da hastaların yorgun hissetmesine ve tedavinin olumsuz etkilenmesine neden olabilir. Yüksek protein alımı; protein dengesi üzerine olumlu etkileri ve kas kitlesini koruduğu için önerilmektedir. Protein bakımından zengin besinler; süt ve süt ürünleri, yumurta, kırmızı et, tavuk, balık, kuru baklagillerdir.
Pek çok farklı modelde yapılan ve son dönemde oldukça popüler olan bu diyet şekli, besinlerin ne olduğundan çok diyette zamanlama ile ilgilidir. Henüz büyük ölçekte randomize kontrollü çalışmalar yapılmadığı için kanserden korunmada veya tedavi sırasında güvenli olup olmadığını bilmiyoruz ancak, onkoloji diyetisyeni ile görüşerek, kişiselleştirilmiş bir beslenme tedavisi planı ile ilerlemek, kısıtlı belirlenen sürede ihtiyaç duyulan tüm besin ögelerini almak oldukça önemli.
Aktif tedavi süresince, eğer hasta iseniz yakınlarınızdan pek çok öneri alabilir, eğer bir hasta yakını iseniz hastanıza daha faydalı olabilme arzusu ile bu önerileri çeşitlendirerek hastanıza daha faydalı olabilmek amacı ile sunabilirsiniz. Bu, çok anlaşılabilir, makul, kabul edilebilir bir durumdur, çok sevdiğimiz kişilere ve kendimize en iyisini yapmak isteriz. Ancak, sizi takip eden hekim ve diyetisyenin bilgisi/ önerisi olmadan kullanılan destekler ya da kürler, tedavinin etkisinin azalmasına veya hiç istenilmediği kadar artmasına ve yan etkilerinin çoğalmasına, alerjik reaksiyonlara sebep olabilir. Yüksek doz antioksidan ve multivitamin kullanımı, bir eksiklik olmadıkça önerilmemektedir. Besin-ilaç etkileşimi bu tedaviler süresince çok önemlidir, mutlaka hekiminize ve onkoloji diyetisyeninize danışınız.