Özel Tınaztepe Hastanesi Onkoloji Bölümü Uzmanı Doç. Dr. Çiğdem Toker, Genel Cerrahi ve Cerrahi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. A. Serhat Gür, dünyada en sık rastlanan ölüm nedenleri arasında olan kanserin teşhis ve tedavileri ile ilgili önemli bilgiler paylaşarak vatandaşları kanser konusunda uyardı. Doç. Dr. Toker, "Erken tanıya yönelik bilinç geliştirilip, çalışmalar artırılırsa her üç kanser vakasından biri önlenebilir" dedi.
4 Şubat Dünya Kanser Günü’ne dikkat çekmek amacıyla kanserde erken teşhisin önemine değinen Özel Tınaztepe Hastanesi onkoloji uzmanı Doç. Dr. Çiğdem Toker, 100’den fazla kanser çeşidi olduğunu, Türkiye’de en sık rastlanan kanser türlerinin erkeklerde akciğer, prostat, mesane, kadınlarda ise meme, tiroid ve kalın bağırsak kanseri olduğunu belirtti. Kanserden korunmanın, kanserin tedavisinden maddi ve manevi anlamda daha önemli olduğuna değinen Doç. Dr. Toker, "Erken tanıya yönelik bilinç geliştirilip, çalışmalar artırılırsa her üç kanser vakasından biri önlenebilir. Yapılan çalışmalar sonucu kanser konusunda önlem alınmadığı takdirde 2030 yılında 26 milyon yeni kanser vakası olacağı öngörülüyor. Bu durum hem topluma hem de devlete oldukça büyük bir yük olacaktır" dedi.
Kanseri tetikleyecek unsurlara dikkat çeken Doç. Dr. Toker, "Öncelikle kanser konusunda toplum bilinçlenmeli ve farkındalık yaratılmalı. Kanser oluşumunu artıran obezite, alkol, sigara kullanımı, stres, hava kirliliği gibi faktörleri azaltmak kanseri önlemede etkili bir yoldur. Ailesinde kanser öyküsü bulunan kişilerin de eğer şüphelendikleri bir durum varsa gecikmeden mutlaka bir sağlık kuruluşuna gitmeleri önerilmektedir. Ayrıca kişinin aile öyküsü ya da şikayetleri doğrultusunda mamografi, kolonoskopi, PSA, smear testi vb. gibi teşhis amaçlı yapılan uygulamaları yılda bir kez yaptırmaları gerekmektedir" ifadelerinde bulundu.
CERRAHİ YÖNTEMLER OLUMLU ETKİ YARATIYOR
Tüm hastalıklarda olduğu gibi kanserde de erken teşhis ve tedavinin önemini vurgulayan Özel Tınaztepe Hastanesi Genel Cerrahi ve Cerrahi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. A. Serhat Gür, toplumda var olan "Tümöre bıçak değerse yayılır" inanışının tamamen yanlış olduğunu belirtti.
Kanser tedavisinde uygulanan cerrahinin hastanın yaşam konforu ve tedavisi için olumlu etki yaratacağını, özellikle erken dönemde tanı konmuş birçok kanser türünde cerrahinin öncelikli tedavi olduğunu bildiren Doç. Dr. Gür, kanserli dokuları cerrahi yöntemlerle temizlemenin kişinin hastalıktan kurtulması ya da hastalığının daha da ilerlemesinin önüne geçebileceğini vurguladı.
Türkiye'de ve dünyada sık görülen meme kanseri vakalarına uygulanan cerrahi yöntemler hakkında da bilgi veren Doç. Dr. Gür, "Meme kanseri, artık meme tamamen alınmadan da tedavi edilebilmekte. Onkoplastik meme cerrahisi teknikleri sayesinde kanserli dokuların çıkarılmasının yanında meme estetiğini de sağlamak mümkün olabiliyor. Özellikle 40 yaş sonrası kadınların erken teşhis amacıyla yılda bir kez mamografi çektirmeleri önerilmektedir" diye konuştu.