Büyük bir seçime giriyorsunuz, büyük bir seçim kampanyası yürütüyorsunuz, projelerinizi açıklıyorsunuz, gelecek ufku çiziyorsunuz seçimi kazanıyorsunuz ve Karabağlar Belediyesi’ni yönetmeye başlıyorsunuz.
Tam 479 Bin insan adına.
Sonra bir park yapıyorsunuz, içine banklar, çocuklar için oyuncaklar koyuyorsunuz, çevre düzenlemesi yapıyorsunuz, çiçek ekiyor, ağaç dikiyor, bir de ortasına abide yaptırıyorsunuz.
Parkı adını da, İzmir’in efsane Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Piriştina’nın adını veriyorsunuz, ortasına da tabelasını dikiyorsunuz.
Ama o da ne, soy ismini hatalı yazıyorsunuz.
Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu görmedi, yardımcıları görmedi, Park ve Bahçeler Şube Müdürü görmedi, aynı şubede çalışanlar görmedi, tabelayı yapın ve dikenler ise zaten göremezdi.
Vatandaş gördü.
Vatandaş kızdı.
Vatandaş ‘Yok artık’ dedi.
Biz de Medya Ege Yayın Gurubu olarak ‘Yok Artık’ diyerek haberini yaptık.
Sorun o kadar da büyük değil aslında.
Hatadır olabilir.
‘Piriştina’ ile ‘Priştina’ arasında bir ‘İ’ harfi için bu kadar yaygara yapmaya, haber yapmaya, köşe yazıları yazmaya gerek de yoktu aslında.
Ya belediye görevlileri gelir tabelayı sökerler, ya da onu oraya yapan firmaya söktürürler. Sonra ‘İ’ harfini koyarlar ve yeniden aynı yere dikerler.
Bu hareket, eylem yapılır ve sorun çözülür.
Asıl sorun Karabağlar Belediyesi’ne, dolgun maaş, sigorta, yol ve yemek ücreti verilen, iki sessiz harfin bir hece oluşturacak şekilde yan yana gelmeyeceğini bilebilen, okuma, yazması olan eleman alınması lazım.