O beklenen gün bugün, demokrasiye sahip çıkma günü, ülkenin geleceğine sahip çıkma günü, 5 yılda bir sana verilen yasal oy hakkını kullanma günü, sandık başına gitme günü ve oyunu kullanma günü.
Türkiye’nin seçimi, bütün milletimize hayırlı, uğurlu, barış, huzur ve mutluluk getirici olsun.
Seçimin tek kazanını ülkemiz olsun, milletimiz olsun.
Sabah eşimle ve ilk defa oyunu kullanacak olan kızımla birlikte vatandaşlık görevimizi yerine getirmek üzere oy kullanacağımız okula, kayıtlı olduğumuz sandığımız başına gitti.
Sandık başkanını görünce şok oldum!
Ortaokuldan sıra arkadaşım!
Okulda hiç sınıf başkanı olamamıştı ama öğretmen olabilmiş, seçimde sandık başkanı olarak da kendisine görev verilmişti.
‘Sınıf başkanı olamadın ama sandık başkanı oldun’ diyerek öğretmen okul arkadaşıma, sıra arkadaşımla selam verdim.
Oyumuzu kullanmak üzere kimliğimizi verdik ve iki pusula, bir zarf, bir de mühür alarak oy kullanma kabinine girdim.
Mühürü bastım bir yerlere, yuvarlık içinde kalacak şekilde EVET yazısı çıktı.
10-15 saniye bekleyin evet mührünün çıktığı yere parmağımı bastım, kurumuş bir EVET olduğunu gördüm.
Oy pusulasın bir kere katladım, zarfı elime aldım, pusula büyük geldi.
Oy pusulasını bir kere daha katladım, zarfı elime aldım, pusula yine büyük geldi.
Oy pusulasını bir kere daha katladım, zarfı elime aldım, pusula yine zarfa göre büyük geldi.
Oy pusulasını dördünce kez bir daha katladım.
NENEMİN BOHÇASI GİBİ YAPTIM!
Zarfı aldım baktım pusula zarfa sığıyor artık.
Önce onu iterek, katarak sokmayı başardım. Sonra Cumhurbaşkanlığı için verilen pusulayı dıştan ikiye katlayıp hemen ilave ettim.
O da ne, bohça pusula zarfa girdi de, pusulanın şişkinliğinden olsa gerek zarfın ağzı kapamıyor.
Eski usul eze eze zarfın ağzına da kapatabildim.
Oyumu sandığa attım.
Bir daha ki seçimlere kadar ülkeyi kim yönetirse yönetsin vatandaş olarak beklentimi bugünden yazıyorum.
Artık dijital ortamda seçim yapma, oy kullanmaya geçelim!
Seçimin hayırlı olsun Türkiyem!