Kavurucu sıcak ve emeğin gücü!

Arif ÇAYAN

Her yeri gezersiniz gezmesine de, gezerken neler gördüğünüzü düşünmeniz daha önemli.

Gezdiğiniz yerler, gördüğünüz şeyler zaten size düşünmeniz için görünürler.

Ne düşünmeniz gerektiğine ise o an gördüğünüz şeyler neden olur.

Dışarıda hava sıcaklığı 45 derece.

Arabanın göstergesinde görünen o.

Hissedilen belki de 65 derece.

At arabasının başında duran adamın, başında durduğu arabanın ucunda olan atın hissettiği ise belki de 75 derece.

Onlar için önemli olan güneşin varlığı, onun sıcaklığı değil, onlar için önemli olan topraktaki verimin bolluğu, topraktan çıkan nasibin hayrı, topraktan gelen besinin faydası.

Kısacağı emeğin karşılığı.

İnsan ne işle uğraşırsa uğraşsın, ne şartlarda olursa olsun emek harcadığı işin karşılığını aldığında yaşamın özüne kavuşur, yaşama sevincine kavuşur.

Buğday tarlasındaki o anı fotoğrafladığımda aklıma gelen ilk şey ne oldu derseniz bu emeğin sonunda, ‘Bir ekmek, bir gevrek, bir boyoz, bir börek’ diyerek bir dakikada bedelini ödeyerek alabildiğimiz bir çok şey...

İstediğimiz için anında olan, o istediğimizin aslında ne kadar zorlu şartlardan geçerek, istediğimizde yerine gelmesine neden olduğunu anlıyor insan.

O sıcak, o tarlanın ortasında o emek olmasa, hangimiz bu kadar kolay ve çabuk ulaşabilirdik istediklerimize.

Kolay ulaşabilir olmak hiçbir şeyin değerini yitirmez.

Dünyada insan için var olan her şeyde bir emek vardır.

Emeğe saygı o yüzden çok ama çok önemlidir.

Koca yangına sırtında bir damla su ile koşarak giden karıncaya sormuşlar, ‘Bu damla ile o yangın söner mi?’ diye.

Karıncanın verdiği cevap net: ‘Safımız belli olsun’

İnsan olarak insanlığın yaşaması, yaşamın kolaylaşması için küçük, büyük emek harcayan bütün herkese selam olsun.

Canınız canlarımız için sağ olsun!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.