Bazı ithal balıkların Omega 3 yönünden zengin olduğu ve bunların tüketilmesi gerektiği yönündeki tüketici yönlendirmelerini değerlendiren Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Osman Özden, Omega 3’ün yağlı balıklarda daha fazla olduğunu ancak tüm balıkların Omega 3 yönünden zengin olduğunu ifade etti.
Avrupa’nın “balık ambarı” olarak adlandırılan Yunanistan’ı geride bırakan Türkiye balıkçılık sektörünün, ithal balıklar karşısında desteklenmesi gerektiğini söyleyen Osman Özden, “Kırmızı etin besin değeri standarttır ama balıklarda böyle değil. Omega 3 yağlı balıkların hepsinde fazla, 5 liralık sardalya da 100 liralık balıkta bulunan Omega 3’e sahip” diyerek sadece ithal balıkların Omega 3 ile anılmasına karşı çıktı.
Kendi balığımız levrek ve çipura
Kendi balığımız olan taze levrek ve çipuranın ithal balıklar karşısında daha tercih edilir olması gerektiğini ifade eden Prof. Özden, Avrupa’nın balık ithalatında birinci tercihi olan Türkiye’nin, dondurulmuş ithal balıkları tüketmeye yönlendirilmesinin sektör açısından çok da doğru olmadığını söyledi.
Yağlı balıkların gerçekten Omega 3 anlamında zengin olduğunu ifade eden Özden, “Bu demek değildir ki Türkiye’deki balıklarda Omega 3 yok. Tüm balıklar Omega 3 yönünden zengindir, ancak yağlı balıklarda bu oran daha fazladır. Sardalya da yağlı bir balıktır ve kilosunu yeri geliyor 5 liraya yiyebiliyoruz. İthal ürün yerine kendi balığımıza yani taze ürüne yönelmek en doğrusu” diye konuştu.
Sektöre destek
Türkiye’nin en büyük avantajının üç tarafının denizlerle çevrili olması ve Avrupa’ya coğrafi yakınlığı olduğunu vurgulayan Osman Özden, “Levrek, çipura ve alabalık yetiştiriciliği sayesinde Avrupa’nın yeni balık ambarı artık Yunanistan değil biziz. Bunu kalıcı hale getirmek, ürünleri çeşitlendirmek ve bu sektörü büyütmek bizim elimizde. Ancak bunun için sektöre yardımcı olunmalı, önleri kesilmemeli” dedi.