Ege Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (ESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Karabağlı, bugün hepimizin gündeminde olan ve Covid-19 kriziyle birlikte etkileri daha da derinleşen makro ekonomik sorunları ele almak ve Kerim Rota’nın değerlendirmelerini, projeksiyonlarını dinlemek üzere bir araya geldiklerini ifade etti.
2020 yılından beri tüm Dünya ekonomilerinin pandeminin ağır etkilerini yaşamaya devam ettiğini söyleyen Karabağlı, “Küresel ekonominin daraldığı, işsizliğin arttığı, zor ve belirsiz günlerden geçiyoruz. Yaklaşan kış mevsimiyle birlikte dünya genelinde yükselen enerji fiyatları, tedarik zincirinde aksamalar, arz talep dengelerinde ortaya çıkan bozulmalar ve enflasyonist baskılar, gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomiler arasındaki ayrışmayı daha da arttırdı” dedi.
Dünya ekonomilerinin sarsıldığı böyle bir dönemde ülkemizde yüksek büyüme oranları yakalansa da izlenen politikaların yüksek enflasyon gibi kırılganlıklara taşıdığına dikkat çeken Karabağlı, “TÜİK verilerine göre Eylül ayında yıllık enflasyon bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 19.58 artış kaydederek son 30 ayın zirvesini gördü. Buna rağmen Merkez Bankası yüzde 20’ye yaklaşan enflasyon oranına rağmen geçen ay politika faiz oranını yüzde 19’dan yüzde 18’e düşürdü. Bunların sonucu olarak da dolar tarihi rekorlara koştu” diye konuştu.
ESİAD Ekonomi, Finans ve Maliye Yuvarlak Masası Başkanı Muhittin Bilget ise, Kerim Rota’dan önce kürsüye gelerek Türkiye’nin makro ekonomik yapısına dair bir sunum gerçekleştirdi.
“2021 yüzde 9, 2022 yüzde 3 büyüme”
Açılış konuşmaları ve sunumlardan sonra Eski Hazineci, Bankacı ve Para Analiz Yazarı Kerim Rota, Türkiye’nin makro ekonomik görünümünü ve 2021 yılının bir tahlilini yaparak 2022 ekonomik beklentilerini anlattı.
Ekonomik Durum, enflasyon ve gelir dağılımına dikkat çeken ve gelecek projeksiyonu da içeren bir sunum gerçekleştiren Rota, “Türkiye son 3 senede, özellikle Cumhurbaşkanlığı yönetim sistemine geçtikten sonra ekonomi yönetimi ciddi hatalar yaptı. İç borçlanmayı dövizle yapmak bu hataların başında geliyor” dedi. Büyüme rakamlarını da değerlendiren Rota, “Uluslararası kurumların Türkiye için 2021 yılı yüzde 8-9 bandında, 2022 yılı için yüzde 3 bandında bir büyüme beklentisi var” dedi.
“Yıl sonu enflasyon yüzde 20”
Eylül ayında TÜFE’nin yüzde 19.58 olduğunu bunun da yıl sonunda yüzde 20’lik bir enflasyonu işaret ettiğini söyleyen Rota, “Merkez Bankası’nın alacağı faiz kararları da bu süreçte dövizin seyri konusunda belirleyici olacaktır” dedi. Enflasyon meselesini Türkiye’nin ciddiye almadığına dikkat çeken Rota, “Dünyada enflasyon sorunu kalmadı. 1980 sonrasındaki tüm siyasi idareleri katarak konuşuyorum, ödevlerimizi doğru yapmadık. Hep faiz kur konuşuyoruz, ancak en çok konuşmamız gereken enflasyon” diye konuştu.
Türkiye’nin Kredi Risk Swapı’nın (CDS) hala çok yüksek olduğunu ifade eden Rota, “Bir çok ülkede bu yüzde birin altındayken, Brezilya 2’nin üzerinde, Türkiye ise 4.42 ile çok açık ara yüksek bir rakamda. Bu rakamı düşürmek için atılması gereken adımlar belli, o adımlar atılmadan, sağlıklı bir ekonomik sistem, hukuki düzen ve siyaset oluşturmadan bu rakamın düşmesinin imkanı yok” dedi.
“Zenginler Portekiz, fakirler Bangladeş seviyesinde”
Gelir dağılımına da ayrı bir başlık açan Rota, “Türkiye’nin servet dağılımının da gelir dağılımının da bozuk olduğu ortada. Zengin daha da zenginleşirken, fakir daha da fakirleşiyor” dedi.
Bu gelir ve servet dağılımının düzeltilmesinin kısa vadede olamayacağına dikkat çeken Rota, “Bunun için kapsamlı bir vergi reformu yapılması gerekli. Türkiye’nin en zengin yüzde 20’lik kesimi Portekiz ayarında yaşarken, en fakir yüzde 20 ise Bangladeş seviyesinde bir yaşam sürüyor. Bu iki grubu birbirine yaklaştırmak mecburiyetindeyiz, bunun yolu da vergi reformundan geçiyor” diye konuştu.