Dün Ayasofya Cami’nin açılışından sonra en çok konuşulan konu, kılıçlı hutbe oldu.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Ayasofya’da 86 yıl sonra okunacak ilk hutbeyi okumak için minbere sol elinde kılıçla çıktı.
Kılıçla hutbe okunması bir İslam geleneğidir.
Tamamen barış anlamı güden, dosta güven verme amacıyla yapılan bir gelenektir.
Minbere çıkan kişi o yüzden kılıcı, sağ elinde değil de, sol elinde tutar. Sağ eldeki kılıç kullanma, sol eldeki kılıç ise dosta güven verme işaretidir.
Buraya kadar minber, hutbe, kılıç ve gelenek kısmını anladıysanız şimdi o kılıcın sağda değil, sol elde olmasına dahi tahammül edemeyenler için birkaç laf edelim.
Eğer Türk iseniz, eğer Anadolu’ya yerleşen o kavimlerden her hangi birisinin soyundan geliyorsanız, bir düşünün.
Bugün yaşadığınız Anadolu’ya, o atalarınız otobüs bileti alarak gelmediler.
Bugün yaşadığını Anadolu’ya, o atalarınız Bizans İmparatorluğu’nun konsolosluklarından oturma izni ve vizesi alarak gelmediler.
Bugün yaşadığınız Anadolu’ya, ellerinde güllerle, rica minnet ederek, dilencilik yaparak gelmediler.
O zamanın şartlarına göre ellerinde kılıçlarla geldiler.
O zamanın şartlarına göre de ellerinde kılıç olanlar tarafından karşılandılar.
Bugünün şartlarında felsefi olarak takılıp, görmemezlikten gelinen savaşların, o zamanın şartlarında yapılanını yaparak geldiler.
Kimisi kanını verdi, kimisi canını.
Anadolu’ya yerleşebilmek için, Anadolu’yu, bugünün biz nesillerine yaşayabileceği vatan yapabilmek için.
Anadolu’yu, bugün oturduğunuz ev, gezdiğiniz sokak, yüzdüğünüz deniz, uçtuğumuz gökyüzü yapabilmek için.
Yazının buraya kadar olan kısmından milliyetçilik yaptığımı düşünenleriniz olabilir.
Almanların yaşadığı Almanya’ya, İngilizlerin yaşadığı İngiltere’ye, İtalyanların yaşadığı İtalya’ya, Fransızların yaşadığı Fransa’ya gidin. Orada yaşamak istediğinizi söyleyin, size kendi devletlerini, bayraklarını, marşlarını, geleneklerini ve tarihlerini tanıma ve öğrenme zorunluluğu göstermezlerse, düşüncenize saygı duyacağım.
Tarih bilginiz edebiyata tok ise, biraz da tarih yazayım.
Türkiye Cumhuriyeti, tarihte Türklerin kurduğu birçok devletten sonuncusu.
Kurucu Mustafa Kemal Atatürk de, son Türk devletinin kurucusu ve aynı zamanda Osman beyin kurduğu, Fatih’in bir devir kapattığı Osmanlı İmparatorluğu’nun yetiştirdiği bir asker, bir subay.
Yani, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu bir Osmanlı subayı.
Kılıcı hazmetmemek, ya Anadolu’ya gelenlerin soyundan gelmemenin işaretidir, ya da Anadolu’yu sevmeyenlerden olmanın.
Hazmedemeyenler, işaretlerinin hangisi olduğunu söylerse, vermek istedikleri mesaj da net anlaşılır.
Kılıç da yerini bilir!