KÜRESEL BİLİNÇLENME

Suat Bıçak

Merhaba sevgili okurlar. Artık sonbahar bitti ve resmi olarak kış mevsimine giriş yaptık. Ancak küresel ısınma ve artık dünyamızın iyice yaşlanması neticesinde mevsimler biraz gecikmeli olarak yaşanıyor. Çünkü ben yaşlarda olan herkes çok iyi bilir ki önceden kış mevsimi aralık ayından daha önce etkisini gösteriyordu. Ama günümüzde aralık ayı bir sonbahar havasında geçiyor. Bunun da en büyük nedeni havadaki sera gazının etkisi ve küresel ısınma.

Sera gazı; Karbon dioksit, metan, nitröz oksit, hidroflorür karbonlar gibi gazlarından oluşan ve atmosferde ısı tutma özelliğine sahip bileşiklere denir. Yani bu gazın emisyonunu azaltmak gerekiyor. Şimdi daha iyi anlayacağınız dilden izah edeceğim. Öncelikle sanayileşmede enerji yoğunluğunun azaltılması ve doğal enerjinin kullanımını arttırmalıyız. Emisyon değeri düşük taşıtları tercih etmeli ve ülke olarak bunu kanunlarla daha yaygın hale getirmeliyiz. Aslında bu söylediklerim sadece ülkemiz için geçerli değil, tüm dünya bu konuda önemli adımlar atmalı.

Sera gazı mevut ısıyı atmosferde tuttuğu için gazın atmosferdeki döngüsü tam olarak sağlanmıyor. Ve bunun doğal bir sonucu olarak küresel ısınma gerçekleşiyor. Sera gazı dışında yapmamız gereken bazı tedbirlere bakacak olursak, öncelikle ağaç kesimini azaltmalı ve ormanların kapladığı alanları arttırmalıyız. Yani bize doğa gerekiyor arkadaşlar. Ne kadar çok orman o kadar az küresel ısınma diyebiliriz. Herkesin birkaç fidan dikmesi yada buna katkıda bulunması gerekiyor.

Bir diğer etki ise tarımda kullanılan ilaçlardan ve bunun sebep olduğu tarım alanlarının tahrip olması. Ülke olarak tohumlamaya ne kadar çok dışa bağımlı olursak tarım alanlarımız bir o kadar kalitesi azalıyor. Hatırlarsınız küçük yaşlarda yediğiniz mısırlar ile şimdiki mısırlar arasında bile hissedilir derecede tat farkı var. Ben o mısırları hiçbir yerde bulamıyorum artık. Sanırım buda tarımdaki tohumlamanın bir sonucu. Mısırın sanayi ürünlerinde kullanımının artması daha çok mısır üretmeyi mecbur kılıyor. Ama üretim arttıkça kalite maalesef düşüyor.

Son olarak insanların bilinçsizce tüketim yapması. Küresel ısınmayı etkileyen en önemli faktör tüketimin artması. Sonuç olarak eğer biz talep etmezsek fabrikalar bu kadar çok çalışmaz. Biz talep etmezsek trafikte bu kadar fazla araç olmaz. Her şey insanların ihtiyaçlarını karşılamak için düzenlenmiş durumda. Fakat biz çocuklarımıza israfı öğretmiyoruz. Hatta bizde çoğu zaman unutuyoruz. En basit örneğini vereyim; öğrencilerin kullandığı pastel boyaları kim sonuna kadar kullanıp bitiriyor. Cevabı biliyorum. Hemen hemen hiç kimse. Pastel boya eğer kullanmakta güçlük çekeceğimiz duruma geldiyse onu hemen çöpe atıp yenisini alıyoruz. Halbuki bir pastel boyada bile doğada kullanılan bir çok madde var. Lütfen tükettiğiniz ürünlerin nasıl meydana geldiğini hem biz hem de çocuklarımız öğrensin.

Bu konuda daha çok anlatmak istediklerim var ancak sizlerin de bazı konuları araştırıp öğrenmesini diliyorum. Bu dünya hepimizin lütfen elimizden geldiğince yaşlanmasına engel olalım. Yada yaşlanmasını geciktirelim. Ne yaparsak kendimiz için yapıyoruz. Bunun bilincinde olmalıyız. Şimdilik görüşmek üzere huzurlarınızdan ayrılıyorum.

Çok Gezin, Çok Okuyun ve Çok Sorun..!