Ortak açıklamalarında Kuzey Kutbu ekosistemi ve ekonomisinin sürdürülebilir olmasını sağlamak, deniz kaynaklarının bilimsel olarak yönetimi ve gelecekte denizde petrol endüstrisinin risklerinden korumak amacıyla bu adımı attıklarını vurguladılar [1].
Greenpeace Amerika adına konuşan Mary Sweeters, “Kuzey Kutbu ve Atlantik Okyanusu çevresinde yaşayan bölge halkı uzun zamandır bu anı bekliyordu. Bu karar, Kuzey Kutbu ve Atlantik sularının petrol sondajının yarattığı tahribata karşı korunması için Başkan Obama’nın attığı en güçlü adım. Denizleri petrol ve gaz endüstrisinden korumak hem bu ekosistemlerde yaşayan halk hem de iklim değişikliğini önlemeye çalışan küresel hareket için önemli bir dönüm noktası fakat ABD açık denizlerde sondaj izinleri vermeye son verene kadar işimiz bitmeyecek.” dedi.
Şimdi gözler Norveç’te
Son olarak Ekim ayında Greenpeace İskandinavya ve Nature and Youth, Norveç hükümetinin petrol şirketlerine Kuzey Kutbu'nda yeni petrol aramaları yapmasına izin vermesinin Paris Anlaşması'nı ve Norveç Anayasası'nın tanımladığı “gelecek nesiller için sağlıklı ve güvenli bir çevre” hakkını çiğnediği iddiasıyla bir dava açmışlardı.
Greenpeace Akdeniz İletişim Müdürü Gözde İncegül, “Bu karar Kuzey Kutbu için umut verici ancak gezegenimizin geleceği için Kuzey Kutbu’nun tamamının koruma altına alınması çok önemli. Norveç hükümetine karşı açtığımız dava da Kuzey Kutbu’nun narin doğasını petrol şirketlerinden korumak için verdiğimiz mücadelenin çok önemli bir parçası. ABD ve Kanada’nın aldığı bu ortak kararın diğer ülkelere de örnek olmasını umuyoruz.” dedi.