Estetik, Plastik ve Rekonstruktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Arda Katırcıoğlu, “Lazer epilasyon günümüzde hem bayanların hem de bayların olmazsa olmazlarından. Özellikle kış aylarında daha çok tercih edilen lazer epilasyon uygulamaları, bilinçli yapılması gereken bir tedavidir. Giderek yaygınlaşan bu durum beraberinde bazı riskleri de birlikte getiriyor. Lazer epilasyon; uygun lazer teknolojisi kullanarak kılları ve köklerini yok etme yöntemidir. Bu işte kullanılan lazerler, kıla rengini veren melanin adı verilen pigment hücresini hedef alır ve etrafındaki dokuları etkilemeden kıl kökünü harap eder. Bu sayede kıl kökü yok olur ve bu alandan kıl bir daha çıkmaz” dedi.
Ergenlik çağını geçmiş 14-15 yaşından büyük her bireye epilasyon yapılabildiğini ifade eden Op. Dr. Katırcıoğlu, “Lazer epilasyonun yapılabilmesi için kıl ve cilt rengi önem kazanmaktadır. Siyah, kahve renkli kıllara epilasyon yapılabilirken, sarı ve beyaz kıllar lazer epilasyondan etkilenmeyecektir. Yine kalın kıllar lazer uygulamalarında başarılı bir şekilde tedavi edilebilirken, ayva tüyü gibi çok ince tüyler lazer epilasyon uygulamasından etkilenmez. Dolayısıyla bu gibi uygulamaları yapıyoruz diyenlerden uzak durmak gerekmektedir. Tüm kıllarımız herhangi bir zamanda aktif fazda bulunmazlar, sadece bir kısmı bu fazda bulunurken geriye kalanlar uyku fazında bulunurlar. Dolayısıyla lazer epilasyonda sadece bu aktif-anajen fazda bulunan kıllar etkilenmektedir. Böyle olunca her lazer seansında sadece belli oranda kıllar tedaviden etkilenir ve kılların kökü yok edilir. Bu yüzden vücut bölgelerinde ortalama 5-10 seans, yüz bölgesine 6-12 seans kadar sürebilmektedir. Seans aralıkları vücut bölgesinde 2 ayken, yüz bölgesinde 1 ay kadar olmaktadır. Her ne kadar benzer amaç için yapılsalar da, farklı dalga boylarında lazerler epilasyon yapabilmektedir. Bunlar 755 nm dalga boyunda Alexandrite lazer, 810 nm dalga boyunda diod lazer ve 1064 nm dalga boyunda Nd Yag lazerdir. Bu lazerlerin birbirlerine göre bazı avantaj ve üstünlükleri vardır. Alexandrite lazer koyu kıl açık tende oldukça başarılıdır, diod lazer esmer ten ve daha ince kıllarda da etkilidir, Nd-YAG lazer ise daha koyu tenli hastalarda da tercih edilebilmektedir. Günümüzde bu lazer çeşitlerine ait bir çok farklı lazer markası bulunmaktadır. Özellikle Çin piyasasının tüm dünyada etkili olduğu bugünlerde hastaların FDA onayı almış, doğruluğu ve güvenilirliği olan cihazları araştırıp tercih etmesi gerekir. Bazen sadece ucuzluğu için kuaförlerde, güzellik salonlarında veya başka bir yerde yaptırılacak epilasyon başarıya ulaşmayacak, çok daha uzun sürebilecek ve yan etkilere açık bir hale gelebilecektir. Yine tek bir epilasyon cihazı bütün hastalar için uygun olmayabileceğinden, aynı klinikte farklı tip lazer epilasyon cihazı kullanımı da çok önem arz etmektedir” diye konuştu.
“Mümkünse 3 ay öncesinden güneşe maruziyeti azaltmak gerekmekte”
Deri rengine, güneşe maruziyete, kıl tipine, bağlı olarak cihaz seçiminin ve doz uygulamasının yapılması gerektiğini kaydeden Op. Dr. Katırcıoğlu, “Lazer epilasyon tıbbi bir tedavidir, bu yüzden mutlaka doktor kontrolünde olması gereken bir durumdur. Bu işi sadece bir uygulama olarak düşünmemek gerekir. Bazen uygun olmayan alanlara uygun olmayan bir lazer çeşidinin seçilmesi, bırakın mevcut tüyleri yok etmeyi, yeni kıl üretimine bile neden olabilir. Hatalı bir durum ya da bazen bir komplikasyon gelişebilir. İşte bu tedavinin doktor kontrolünde olması gerekliliği bu yüzdendir. Sadece uygulama değil olabilecek risk ve komplikasyonların da kontrolü sağlanmalıdır. Bu yüzden lazer epilasyon tercih edecek hastalar, ruhsatlı bir kliniğe müracaat etmelidir. Genel olarak lazer epilasyonda lastik çarpması gibi bir ağrı olmaktadır. Bu ağrı kılların kalın olduğu alanlarda ve genital bölge gibi hassas yerlerde daha fazla olmaktadır. Bu ağrı, acı hissini azaltmak için lazer sistemleri kombine soğutucu sistemleri de barındırır. Bazı lazerler soğuk üflemeli yöntemleri kullanırken, bazılarının başlıklarında bulunan kontakt sistemlerle uygulama alanını soğuturlar. Böylelikle kıl kökünde meydana gelen yüksek ısının oluşturduğu yanma hissi asgariye inmiş olur. Mümkünse 3 ay öncesinden güneşe maruziyeti azaltmak, güneş koruyucusu kullanmış olmak gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
Öncelikle ciltte bir yanık oluşmaması için lazer öncesinde de güneşten korunmanın, bronz olmamanın önemli olduğunu vurgulayan Op. Dr. Katırcıoğlu, “Evet günümüzde esmer tende ve yazında uygulanabilen lazer epilasyon teknikleri olsa da, mümkün olduğunca doğal renginizde kalmak önemlidir. Mümkünse 3 ay öncesinden güneşe maruziyeti azaltmak, güneş koruyucusu kullanmış olmak gerekmektedir. Uygulamadan en az 1 ay öncesinden ağda, cımbız, ip, epilatör gibi kıl kökünü çeken uygulamaları bırakmış olmanız gerekir. Lazer epilasyon sonrasında epitelizan kremler ve nemlendiriciler kullanmak önerilmektedir. Uygulama sonrasında 3-5 gün güneşten korunmakta yarar var. Sonrasında aşırı sıcak olmayan ılık suyla duş alınabilmektedir. Sonrası için ilk günlerde; aşırı kaşıma, kese, peeling gibi durumlardan uzak durun. Farklı lazer sistemlerinde kılların dökülme zamanı ve şekli farklı olabilir, bu yüzden kıllarınızı cımbızla çekmeyin. Size belirtilen zamanda gerekliyse kontrol seansınızı yaptırın. Aşırı ağrı, kızarıklık, su toplaması, kahverengi leke, yanık gibi bir durum olduysa mutlaka doktorunuza danışın” açıklamalarında bulundu.