Doğal taş ihracatı söz konusu dönemde yüzde 26 artışla 620 milyon dolara ulaşırken, metalik madenler grubunda yüzde 63 artış kaydedildi ve ihracat rakamı 630 milyon 351 bin dolar seviyesine ulaştı. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Sektörler Konseyi Maden Sektörü Başkanı Rüstem Çetinkaya, sektörün ocak-nisan performansını değerlendirdi.
Türkiye’nin toplam ihracatına aralıksız katkı veren maden sektörü pandemi yılının yaralarını sarmaya başladı. Üretim ve istihdam odaklı çalışan sektörün ihracatı bu yılın ilk dört ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 40,2 oranında artarak 1 milyar 772 milyon 904 bin dolar olarak hesaplandı. Metalik madenler ihracatı ocak-nisan döneminde bir yıl öncesinin aynı dönemine göre ciddi sıçrama kaydederek yüzde 63 artışla 630 milyon 351 bin dolara ulaştı. Ferro alyaj grubu ihracatı yüzde 61 artışla 167 milyon dolar olarak hesaplanırken, doğal taş ihracatı ocak-nisan döneminde bir yıl öncesine göre yüzde 26 oranında arttı ve 620 milyon dolara ulaştı. Endüstriyel mineraller grubu ihracatı da yüzde 25 artışla 354 milyon dolar olarak hesaplandı.
“2020’NİN YARALARINI SARMAYA BAŞLASAK DA NAVLUN FİYATLARI CİDDİ ENGEL TEŞKİL EDİYOR”
Sektörün ocak-nisan performansını değerlendiren TİM Sektörler Konseyi Maden Sektörü Başkanı Rüstem Çetinkaya şu ifadeleri kullandı: “Gelen veriler, sektörümüzün 2020’nin yaralarını hızla sarmaya başladığını gösteriyor. Bu ivme ile ihracatta 2019 rakamlarını da geçerek kolektif bir başarıya imza atmak istiyoruz. Metalik madenlerde birim fiyatları özelindeki artış ihracat rakamlarımıza da olumlu yansıyor. Diğer yandan ülkemizin hem toplam ihracatının hem de sektör ihracatımızın önünde ciddi engeller teşkil eden sorunlarımız da yok değil. Navlun fiyatlarındaki fahiş artışlar, birçok satılmış hazır malzemenin tahsilatını ve sevkiyatını frenliyor. Doğal taş tarafında büyük pazarlarımızdan biri olan Hindistan’da vaka sayıları zirve yapmış durumda. Söz konusu durum ikinci çeyrek itibariyle yavaşlamaya neden olabilir. İşlenmiş doğal taş özelinde en büyük ihracat pazarlarımızdan biri olan Suudi Arabistan’la ilgili belirsizlik ortamı da üreticilerimizin önünü görememesine neden oluyor.”