İzmir Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası önceki dönem Yönetim Kurulu Başkanı Ertuğrul Davudoğlu, 22.08.2023 tarihinde yapılan görev dağılımında usulsüzlük tespit edildiğini belirterek, açtıkları dava sonucunda 8.İdari Mahkemesi'nin göreve iade kararı aldığını açıkladı.
Görev dağılımında yapılan usulsüzlük neticesinde mevcut yönetimin 8 aydır aldıkları karar ve uygulamaların da usulsüz olduğunu kaydeden Ertuğrul Davudoğlu, kamuoyuna yönelik bir mesaj paylaştı:
Mesajda şu ifadelere yer verildi: “15.05.2022 tarihinde olağan genel kurul ile 3 yıllığına İzmir Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Yönetim Kurulu üyeliğine seçildik. 20.05.2022 tarihli Yönetim Kurulu kararı ile Başkan, Sekreter, Sayman ve diğer kurul üyeliklerinin görev paylaşımı yapılmıştı. 22.08.2023 günü haksız ve hukuk dışı bir şekilde yönetim kurulu görev paylaşımı değiştirilmeye çalışılmış ve usulsüz bir kararla başkan, sekreter, sayman ve diğer kurul üyelikleri değiştirilmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti “Hukuk devleti” ilkesini benimsemiştir. İdarenin yaptığı eylem ve işlemler anayasa hükmüyle yargı denetimine açıktır. İzmir Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Yönetim Kurulu'nun haksız ve hukuk dışı bir şekilde başkanını, sekreterini ve saymanını değiştiren 22.08.2023 tarihli kararı yargıya götürülmüş ve mahkeme Türk milleti adına bu hukuk dışı kararı iptal etmiştir.
Akademik odamızın, anayasamıza göre geciktirilemeyecek olan yargı kararı gereğinin yerine getirmesi beklenirken Türk milleti adına verilmiş yargı kararına karşı direnmektedir. Direnen yöneticilerin görevi ihmal suçunu da işliyor olmaları hukukla bağdaşmamaktadır.
Direnen yönetim kurulu paydaşlarından biri hükümete yakın olarak bilinen Meslekte Birlik Grubu diğeri ise Ana Muhalefet Partisine yakın olarak bilinen Çağdaş Grup… Çağdaş Grup Yürütme Kurulu Başkanı ise İzmir Milletvekili Rıfat Turuntay Nalbantoğlu. Adalet için yürüyüşler yapan partinin milletvekilinin adalete karşı olması ise partisiyle tezat değil midir?
Bugüne kadar hak, hukuk, adalet diyen, kendini çağdaş diye tanımlayan, ancak padişah da benim, kral da benim anlayışında olanların gerçek yüzleri ortaya çıkmıştır. Türk milleti adına verilmiş yargı kararını yok sayan kişi ve kurumları önce meslek kamuoyunun sonra da Türk milletinin takdirlerine bırakıyoruz.”