MALLARI DANIŞIKLI SATTIĞINI İTİRAF ETTİ

Manşet Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hasan Çölmekçi yazdı

Çok sevdiğim bir söz..

“Sırça köşkte oturan başkasının evine taş atmamalı.”

Bildiğiniz gibi sırça cam demektir. Bir gün onlar da sana taş atarsa evinin tuz buz olacağını anla, taş atma…

Yani “insan kendinde herhangi bir kusur varken başkalarını aynı kusurla suçlamamalıdır.”

Bunu yazımın tamamını okuyunca anlayacaksınız..

Önceki yazımda Çeşme’de vefat eden ünlü işadamı, şarap üreticisi 70 yaşındaki Gündüz Arel’e ait 60 mülkün, hangi yollarla bir papazın eline geçtiğini yazdım.

İşadamı Arel’in vefatından 6 ay önce anlaşmalı boşandığı eşine verdiği gayrimenkullerin muvazaalı şekilde satıldığını aktarmıştım.

Çeşmeli işadamının 60 adet mülkü, hile ile nasıl papazın oldu?

Devam edelim..

Eskinin tekstilcisi, MHP Çeşme’de bir dönem başkanlık yapan, MHP’nin merhum lideri Alparslan Türkeş’in yakın dostu Gündüz Arel, vefat eder etmez, boşanma protokolü ile eşi adına tescil edilen 60 gayrimenkul, Yalçın S.’ye sadece 120 bin liraya satılır.

Bu satıştan 2 gün sonra, yani 28.11.2014 tarihinde de yine çok düşük bir bedelle aynı mallar İzmir Buca Baptist Kilisesi Pastörü Ertan Çevik’e devredilir.

Sonrasında yaşananları kronolojik olarak sıralayayım…

27 Kasım 2014 tarihinde Çeşme Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/585E. Sayılı dosyası ile mirasçılık belgesinin çıkarılması için başvuru yapılır. Bu belge 1 Aralık 2014’te çıkarılır.

Bu karar çıktığı gün Gündüz Arel’in ilk eşinden olma çocukları Cem Arel ve Can Arel'in başvurusu sonrası, Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/206D iş sayılı dosyası ile devredilen 60 adet gayrimenkule ihtiyati tedbir konulur.

Vefat eden Gündüz Arel ve bağları

4 Aralık 2014 tarihinde mirasçılar Cem ve Can Arel, avukatları Türker Öğüt aracılığıyla Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi’nde tapu iptal ve tenkis davası açar.
Tenkis ne demek kısaca bahsedeyim…

Tenkis davası, miras bırakanın tasarruf özgürlüğünü aşarak saklı pay sahibi mirasçıların (Çocukları, evlatlıkları, torunları ve onların çocukları) miras hakkına yaptığı tecavüzün giderilmesi ve miras bırakanın yaptığı tasarrufun kanuni sınırlar içerisine çekilmesi için açılan bir davadır.

Tenkis davası miras hukukuna ilişkin bir dava olup murisin (miras bırakanın) ölümü halinde açılabilen bir davadır. Muris sağ iken bu davanın açılması mümkün değildir. Tenkis davası, miras bırakanın bazı mirasçılar aleyhine mirastan mal kaçırma işlemlerine karşı oldukça etkili bir hukuk davasıdır.

Yani Arel’in oğulları, babalarının ya da onun boşandığı eşinin kendilerinden mal kaçırdığını iddia ederek dava açarlar.

İşin ilginci aynı gün papaz Ertan Çevik, Çeşme Noterliği'nin 15428 yevmiye numaralı ihtarnamesiyle, adını B.Y. olarak yazdığım Gündüz Arel’in boşandığı ikinci eşi Başak

Yasemin Kumaş’tan aldığı tüm taşınmazların kendisine teslimini talep eder.

Başak Yasemin hanımla ilgili detayları bu konuyu bitirince aktaracağım.

Tüm bunlar yaşanırken 60 gayrimenkulün satışıyla ilgili çok ilginç bir gelişme olur.

Ölen eşinden anlaşmalı boşanmayla aldığı malları, alel acele önce Yalçın S’ye sonra papaz Ertan Çevik’e satan Başak Yasemin Kumaş herkesi şaşırtan bir dava açar.

Özetle der ki, “Ben önce Yalçın S. ardından din adamı Ertan Çevik’e malları verdim. Malları geri vermeleri için sözleşme yapalım istedim. Yalçın S. imzaladı, ancak babamın 20 yıllık arkadaşı olan Ertan Çevik buna yanaşmadı. Bu yüzden tapuların iptalini, malların bana iade edilmesini talep ediyorum.”

Yani "biz muvazaalı (danışıklı) satış yaptık" itirafında bulunur.

Kim ne derse desin bu kandırmacadır, hiledir. Hukuk muvazaa der, ben başka isim veririm.

Neyse gelelim konuya…

Yine sürpriz bir gelişme olur, dava açıldıktan 20 gün sonra mahkemeye giderek yazılı başvuru yapan papaz Ertan Çevik, vermeye razı olmadığı malları muvazaalı satışla aldığını kabul eder.

Bir itiraf da ondan gelir..

Yani bir din adamının yaptığına bakın:

- Başkasının mallarını kaçırmak için aracılık edip malları muvazaalı şekilde üstüne almak. (Kime sorduysam hile bu dedi)

- Bu malların kendisine ait olmadığını bildiği halde Başak Yasemin Kumaş’a 'mallarımı teslim et' diye ihtar gönderip sahtekarlık yapmak.

- Açılan tapu iptal davası sonrası “evet, ben bunları mal kaçırmak için üzerime aldım” demek…

Papaz bu papaz… Boru değil… İnsanlara doğruyu, dürüstlüğü, kul hakkı yememeyi öğütleyen biri…

Yakışır mı bu yaptıkları…

Ve duruşmalar sonrası 19.01.2016 tarihinde, 60 adet tapunun yeniden Başak Yasemin Kumaş adına tesciline karar verilir.

Peki Başak Yasemin Kumaş kimdir?

Ekinoks Çevre ve Kültür Derneği’nin başkanıdır.

CİMER’e onlarca dilekçe vererek, insanların, kurumların, belediyelerin yaptığını iddia ettiği yasadışı, ahlak dışı uygulamaları şikayet eden, bildiren bir derneği yönetmektedir.

Çevreyi koruyan, düzgün vatandaş olmayı, hile yapmamayı, doğaya saygılı olmayı, liyakati, hak yememeyi öğüt veren bir oluşumun başındadır.


İlk başta söylediğim o çok sevdiğim deyimi hatırlayın…

Başak hanımın verdiği dilekçelerin bir kısmıyla ilgili haberler yaptık, yanlış uygulamalardan dönülmesi için ona destek verdik.

Hazırladığımız ‘Usta Kalemler’ adlı tv programında görüşlerini aldık, röportajlar yaptık.

İşte bir kaçı...

Merak eden mansetturkiye.com haber sitemizin arşivinde o haberleri bulabilir.

O süreçte, onun için “çok iyi gazeteci”ydik.

Biz yine gazeteciyiz… Ve yanlışa yanlış demekten korkmayız. Ucu kime dokunursa dokunsun.

Hiçbir güç de bizi korkutamaz… Kabadayılık yapan avukat bile…(Ona gelecek yazımda değineceğim)

İlk gün adını kodlayarak yazdık.

Belki bir yanlışlık yaparız, haberi tam anlayalım, görüşünü aldıktan sonra açık yazarız düşüncesindeydik.

Biz aramadan o mesajlar attı…

Şunları yazdı:

“Hayırdır? Bunu size kim servis etti? Boşanma tazminatı olarak aldığım mülkler kimi rahatsız etti? Ben ve eşim hakkında asılsız haberler yapmak basın yayın etiğine yakıştı mı?”

Yani...

Yanisi, muvazaalı satışı kendisine yakıştıran kişi, benim bunu haber yapmamı yakıştıramadı.

Yanlışsa, yanlış olan bölümlerin açıklamasını istiyorum, cevap vermiyor.

Avukatı arıyor, tehdit ve hakaret ediyor.

Bu sütunlar herkese açık, cevap hakkı herkesin var…

Ama lütfen mahkeme kararları, devam eden davalardaki ifadelerinize bir bakın sonra bana ahlak dersi vermeye kalkın..

Varsa yazılarımda bir yanlış ya açıklama gönderin ya da tekzip edin.

Buyrun…

Gelecek yazımda bankadan çekilen paralara, avukatın kabadayılığına değineceğim.

Sonrasında Arel’in çocuklarının görüşünü aktaracağım.

Durmak yok..

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri