Zeka mı yoksa kırmızı ruj mu?

Aysel Ateş Abdullazade

Merhaba sevgili Medya Ege okuyucularım!

Bir kadını veya bir erkeği sevdiren özellikler nelerdir diye sorsam cevabınız ne olurdu?

Mesela bir kadının fiziğine değil de, zarifliğine vuruldunuz mu hiç? Yada bir erkeğin kaslarına değil de, nezaketine aşık oldunuz mu?

Yolda gördüğünüz bir kadının topuklu ayakkabılarından ziyade bakışlarına baktınız mı? Yada bir erkeğin beyaz gömleğinden ziyade kalbindeki merhametini merak ettiniz mi?

İçtenlik, dürüstlük, masumiyet, duru sevgi arıyoruz hepimiz sözde. Peki ne kadar bu arayışın hakkını verebiliyoruz? Ne kadar görüntüye değil de, içe bakabiliyoruz hiç düşündünüz mü?
Fizik, güzellik, giyim kuşam, tarz, markalı kıyafetler, brend ayakkabılardan önce konuşma şekline önem vermek, dilinden çıkan sözcükleri tartmak değil amacımız. Çünkü biz görüntü levelini geçmeden başka levele atlayamıyoruz. O level bir aşılacak. Aşmak için ise kalp gözümüz kapalı olarak "oynuyoruz" bu oyunu.

Bir kadının zekası onun rujunun renginden çok sonra ilgilendiriyor bir erkeği çünkü. Bir erkeğin jöleli saçları, onun hayata ve insanlara bakış açısından daha önemli bizler için. Bundan sonra başlıyor işte şiddetli geçimsizlikler, anlamıyorsunlar, anlaşamıyoruzlar.

Aradığımız şey farklı, odaklandığımız şey çok daha farklı. Bu yüzden çok sürmüyor ilişkiler. Arayış ile odak noktamız üst üste düşmeli. Aksi taktirde yanılırız, yanlış yaparız ve bu yanlış doğrularımızın hepsini bizden alıp götürür.

Sevgi ile kalın, sevgiye odaklı kalın...