Traxys Türkiye Genel Müdürü Musa Sipahioğlu tarafından verilen “Demir ve Demirdışı Metallar Sektöründe Hedging, Option ve Forward Kur Uygulamaları Eğitimi”nde, özelIikle fiyatları borsada belirlenen metallerin gerek ticaretinde, gerekse üretiminde olası fiyat hareketlerinden korunmaya yarayan araçlar Hedging, Option ve Forward Uygulamaları ihracatçılarla paylaşıldı.
Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yalçın Ertan, metal fiyatlarında sonüç yıl içerisinde hammadde (özellikle kömür ve demir cevheri) arzı ve çelik üretim kapasitelerindeki fazlalık ve küresel talep yetersizliği sebebiylebüyük düşüşler ve dalgalanmalar yaşandığını, bu süreç içerisinde özellikle Demir ve Çelik üreticilerinin çok büyük mali kayıplar yaşadığını kaydetti. Ertan, “2014 yılı başında 590-600dolar olan inşaat demiri fiyatı 2016 Şubat ayı başlarında 270 dolara kadar ve buna bağlı olarak yarı-mamül kütük demirin birim fiyatıda 500- 510 dolar seviyesinden 230-240 dolaradüşmüştür.. Bu süreçte demir-çelik sektörü büyük kayıplar yaşadı.. 2015 yılından itibaren başta Çin olmak üzere başlatılankapasite ve üretim fazlalıklarının talebe ve reel ölçeklere göre dengeleme çalışmaları sonuç vermeye başlamış olup 2016 Şubat ayı sonrasında sektördeki kayıplar tolore edilebilir seviyelere gerilemiştir. Bu süreçtefirmaların bazıları mümkün olduğunca tedbir alabildi , ancak çoğunluk yeterince tedbiralamadı. Tabii şu anda olduğu gibibunun tersinin yaşandığı dönemlerde oluyor.Fiyat dalgalanmalarından en azseviyede etkilenmek için Hedging, Option ve Forward Kur Uygulamaları da demir ve çelik sektöründe sınırlı da olsa kullanılabilecek finansal enstrumanlardan bazıları” dedi.
Demir ve Çelik fiyatlarındaki değişimin çarpıcılığını bir örnekle anlatan Ertan şöyle devam etti: “ Uzun süreli düşüşlerin yaşandığı dönemlerde örneğin Çin’den inşaat demiri üretimi için birim fiyat 360 dolara kütük ithalatı için anlaşma yapıyoruz. Ürünün Türkiye’ye getirilip , işlenip satılacak mamul haline dönüştürüldüğünde fiyatı 320 dolara düşmüş oluyor. Bu durumdaİşe peşinen zararla başlamış oluyorsunuz. Tabii bunun tam tersi olduğu dönemler de oluyor. Bu süreçte pazarı iyi okuyup, sağlıklı öngörülerde bulunarak tedbir almak ve çeşitli finansal korunma yöntemlerini kullanmak çok önemli hale geliyor.. Ithalatçı ve İhracatçılarımızı bu korunma yöntemlerini daha etkin kullanmalarınıtavsiye ediyoruz.”
Traxys Türkiye Genel Müdürü Musa Sipahioğlu ise; borsada işlem gören metallerin fiyatlarında son dönemde ciddi artışlar meydana geldiğini, bakır fiyatlarının 10 gün içinde yüzde 30 artışla 6040 dolar seviyesine çıktığını, bu süreçte Amerika Birleşik Devletleri Başkanlık seçim sonuçlarının tetikleyici olduğunu, firmaların Hedging, Option ve Forward Kur Uygulamalarını kullanmaları halinde bu süreçten olumsuz etkilenmemelerini sağlayacaklarını anlattı.
Hedging, Option ve Forward Kur Uygulamalarının son yıllarda belirli ölçülerde kullanılmaya başlanmış olsa da, gerektiği ölçüde yaygın bir kullanımından bahsetmenin mümkün olmadığını ifade eden Sipahioğlu, “Fiyat hareketlerinin etkilerinden arınma yöntemine Hedging ( Pozisyon riskini çitleme) adı verilir. Hedgingin en önemli özelliği kişi veya kurumun pozisyon riskini sıfırlaması, ancak geri dönülmez bir işlem olmasıdır. Dolayısıyla spekülasyonu bertaraf etmeye yarayan bir operasyon yapılırken işlem mutlaka çift taraflı yapılmalı, yani fiziksel alım karşılığı kontrat satımı, veya fiziksel satım karşılığı kontrat alımı gerçekleştirilmelidir. Öte yandan riskini hedgingle kapatan kurum, bu işlemin bilincine mutlaka sahip olmalı, bilahare pazarda gelişecek fiyat hareketleri sonucunda hedging yapılmasaydı oluşabilecek spekülatif karları düşünmeyecek yapıda olmalıdır” uyarısında bulundu.