Sevda Erdan Kılıç, yaptığı yazılı olarak açıklamada, Milli Eğitim Bakanlığı’nın, 2021-2022 eğitim öğretim yılına ilişkin örgün eğitim istatistiklerini açıkladığını ifade etti. Buna göre, 4+4+4 eğitim modelinin uygulanmaya başlamasından bu yana ilkokul düzeyinde okullaşma oranının yüzde 98,9’dan yüzde 93,16’ya, ortaokul düzeyinde okullaşma oranının yüzde 93,1’den yüzde 89,84’e gerilediğini, ortaöğretim düzeyinde ise okullaşma oranının yüzde 67,37’den yüzde 89,67’ye yükseldiğini belirten CHP Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, ilkokul, ortaokul ve liselerin zorunlu eğitim kapsamında olmaları nedeniyle okullaşmanın yüzde yüz olmamasının izah edilebilir bir durum olmadığını vurguladı.
“EĞİTİM ÇAĞINDALAR AMA EĞİTİMDE DEĞİLLER”
TBMM Divan Üyesi Kılıç, TÜİK verilerine göre, 5-9 yaş grubunda 6 milyon 624 bin, 10-14 yaş grubunda 6 milyon 438 bin, 15-17 yaş grubunda ise 3 milyon 762 bin çocuk bulunduğunu kaydederek, “Bu yaş grupları ile okullaşma oranlarını kıyasladığımız zaman acı bir tablo ortaya çıkıyor. Nedir bu acı tablo? İlkokul düzeyinde 453 bin, ortaokul düzeyinde 654 bin, lise düzeyinde ise 388 bin çocuğun okula gitmediği gerçeği ile karşı karşıya kalıyoruz. Toplamda 1 milyon 495 bin çocuğumuz okula gitmemektedir. Peki bu çocuklarımız nerededir ve neden okula gitmemektedir? Bu sorulara ‘eğitimle ilgili olan’ Milli Eğitim Bakanlığının acilen yanıt vermesini bekliyoruz. Bakanlık, örgün eğitim dışında kalan bu çocukları bulmak ve onları tekrar okula kazandırmak için çaba gösteriyor mu diye baktığımızda, maalesef bu çabayı göremiyoruz. Buna en güzel örneği İzmir’den verebiliriz. Bu yılın başında, Konak İlçemizdeki Barbaros Hayrettin Ortaöğretim Okulu öğrencilerinden Emir Sultan Mahallesi’nde ikamet eden öğrencilerin aylardır okula gitmediğini ve okula gitmeyen çocuklardan bazılarının tarikat kurslarına gittiğini belirledik. Bakanlığın okula gitmeyen çocukları bulma konusunda bir çabası var mı, yoksa bulmamayı mı tercih ediyor? Bir sanayi sitesine gitseniz ciddi bir kısmını orada bulursunuz. Ama asıl soru ‘bulmak isteniyor mu?' Aramak istedikten sonra bu çocuklar berberlerde, kuaförlerde, sanayide, tarımda, evlerde bulunurlar. Eğitim çağındalar ama eğitimde değiller.” ifadelerini kullandı.
Milletvekili Kılıç, 1 milyon 566 bin çocuğun açık öğretim okuluna gittiğini belirterek, “Bu sayı çok yüksektir. Öğrencilerin örgün eğitimde yer alması gerekiyor. Okul varken açıkta ne yapar öğrenci? Ortaokul, lise çağındaki çocuğun açık öğretimde ne işi var? Çocukların örgün eğitime gitmemesi, çocuk evliliklerin artmasına ve çocuk işçiliğine yol açıyor” sözlerini sarfetti.
“UNUTULAN ÇOCUKLAR…”
TBMM Başkanlık Divanı Üyesi Kılıç, okul kaydı bulunmayan 1 milyon 495 bin çocuğa, açık öğretimdeki 1 milyon 566 bin ile mesleki eğitimdeki 520 bin çocuk da eklenince, örgün eğitimde olmayan toplam öğrenci sayısının 3 milyon 581 bine yükseldiğini ifade ederek, “Sığınmacı çocukları da eklersek okul çağında bulunan yaklaşık 4 milyon çocuk okula gidememektedir, okuldan uzaktır. Eğitim sisteminin dışladığı, yabancılaştığı, unutulan çocuklardır bu çocuklar. Bakanlık, bu konuda acilen bir çalışma yapmalıdır” dedi.
“İKTİDARIMIZDAKİ ÖNCELİKLERDEN BİRİSİ DE EĞİTİM…”
Kılıç, çocukların okula gidememesinin birçok sebebi olmakla birlikte en büyük nedenin ekonomik nedenler olduğuna işaret ederek, açıklamasını “Evlerinde bile çocuklarına yiyecek ekmek bulamayan aileler çocuklarını okula gönderememektedir, gönderenlerin de beslenme çantasına yiyecek bir şey koyamadığını, çocukların okula aç gidip aç döndüğünü üzülerek görüyoruz. Her geçen gün daha çok çocuğun farklı nedenlerle okulu bıraktığına şahit oluyoruz. Çocukların önemli bir kısmı okulu yoksulluk nedeniyle bırakmak ve çeşitli sektörlerde çalışmak zorunda kalıyor. Türk Eğitim Derneği’nin araştırmasına göre geçen yıl yoksulluk nedeniyle yaşları 14-17 arasında 676 bin çocuk okula geri dönmemiş. Bu çocuklar okula gitmek yerine, ailelerini geçindirmek için işe gidiyor. Bu yaşta çocuklar gelecek kaygısı taşımamalı. Bu çocuklara ekonomi konuşturacak, geleceği yurtdışında arayacak kötülüğü yapanların iki yakası bir araya gelmesin. İktidarın çocuklara reva gördüğü bu düzeni değiştireceğiz. Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun da dediği gibi, Millet İttifakı olarak iktidara geldiğimizde önceliklerimizden birisi de eğitim olacaktır. Taşımalı eğitimi kaldıracağız. Nerede çocuk varsa orada öğretmen olacak. Köy okullarının hepsini açacağız. İktidarımızda okullaşma oranını çağdaş, modern ve laik bir ülke olan Türkiye Cumhuriyeti’ne yakışır şekilde yüzde 100’e çıkaracağız” ifadeleri ile sonlandırdı.