MEDİNE BAYKAŞ / MEDYA EGE - Üretim sektörü dünyadaki ekonomik kriz nedeniyle oldukça zor günler geçiriyor. Üretim kapasitelerini arttırabilmek, istihdamı arttırarak işsizlik oranını düşürmek, yurt dışına açılmayı teşvik ettirmek için sanayicilerin ulaşabileceği destekler üzerine MKA Kalkınma ve Proje Ajansı Başkanı Tahir Babat ile bir röportaj gerçekleştirdik.
MKA Kalkınma ve Proje Ajansını bize kısaca tanıtır mısınız?
MKA Kalkınma ve Proje Danışmanlık Ajansı, özel sektör, sivil toplum kuruluşları, kamu kurum ve kuruluşları ile yerel yönetimlerin projelerini hazırlama, danışmanlık ve eğitim hizmetleri vermek üzere AB Proje ve yatırım uzmanları tarafından kurulmuş bir iş kurma ve geliştirme platformudur. Ajansımız 2015 yılında kurulmuş 81 ilde hizmet vermekle beraber İzmir’den Van’a 20 ilimizde yatırım destek ofislerimiz bulunmaktadır. Kuruluşundan bu yana yerel, bölgesel ve ulusal düzeyde gerçekleştirmiş olduğu başarılı işler neticesinde ülke ekonomisine katkılar sağlamıştır.
MKA Kalkınma ve Proje Danışmanlık Ajansı olarak ülke genelinde ne tür projelere imza attınız Yaptığınız projelerin ülke ekonomisine ne gibi katkısı oldu?
MKA olarak 2015 yılından beri kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları, şirketlere, çiftçilere ve kadın ile genç girişimcilerimize sektörel bazda proje desteği verdik. Kamu kurumlarına alt yapı, üst yapı, kent düzenleme projelerinde destek sağladık. Özel sektörde daha çok tarım, kırsal kalkınma, iş kurma ve geliştirme yatırımlarına yönelik proje destekleri oldu. Tüm bunları ele aldığımızda altı yüzden fazla projeye imza attık. Yurt içi ve yurt dışı projelerinin ülke ekonomisine katkısı yarım milyardan fazla bir tutara karşılık gelmekle beraber istihdam sayısı binleri geçmektedir.
Bu işe kendini adayan bir uzman olarak size sormak istiyorum? Teşviklerin yerine ulaştığını düşünüyor musunuz?
Aslında Avrupa birliği ve yurt içi destek paketleri, teşvikleri maalesef ulaşması gereken yerlere ulaşmıyor. Bunun başlıca sebepleri şu şekilde belirtebilirim:
1. Programların şartnamesinde proje şartının olması
2. Proje sisteminin Türkiye’de yeni yeni oluşması ve bunun alt yapısının yetersiz olması
3. Proje destek noktasında kamu kurum ve kuruluşlarının klasik memurlukta ısrar etmeleri vatandaşa yeterli bilgi vermemeleri. Konu ile ilgili yeterli görsel duyuru ve reklam yapılmaması.
4. Türkiye’de proje uzmanlığı ve profesyonel danışmanlığının eksik olması ve yeterince danışmanlık firmalarına önem verilmemesi.
Yukarıdaki unsurlardan dolayı kamu kurumlarına, iş dünyasına, çiftçilere, kadın ve genç girişimcilere verilecek milyonluk hibe teşvik destek paketlerinden yeteri kadar faydalandırılamamaktadır.
Sektörünüzde ki en önemli sorunlar nelerdir?
Proje sistemi, ve ajans sektörü Avrupa’da 1960’lı yıllardan beri uygulanırken Türkiye’de ortalama 10 yıldır uygulanmaktadır. Proje sistemi ülkemizde Türkiye’nin Avrupa birliği katılım süreci ile doğmuştur.
Kalkınma Ajanslarının asıl görevi kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları arasında işbirliğini destekleyerek yerel potansiyelin açığa çıkmasını sağlamaktır.
Fakat sektörümüzdeki en önemli sorunlarımız proje noktasında profesyonel uzman sorunu ve bu sorunun devamında ise yatırımcıya ulaşmak ile vatandaşlarımızın proje sistemini benimsemelerinde zorlanmamızdır.
Son dönemlerde Eğitim ve Madencilik sektöründe yaptığınız ve ülkemizde ses getiren iki büyük projeniz oldu bununla ilgili bilgi verebilir misiniz ? Ne gibi destekler verdiniz ?
MKA olarak röportajımızın ilk başlarında belirttiğim gibi yurt içi ve yurt dışında ciddi yatırım projelerine imza attık ama son günlerde ülke ekonomisine hem de eğitim sektörüne yönelik iki projemiz onaylanıp halkımızın hizmetine girdi. Bunlardan ilki METÇET Madenciliktir. Bu maden projemiz 6 ay gibi bir zaman sürecinde etkin bir uzman ekibin ciddi emekleri sonucunda onaylandı. Projemizi hazırlarken Madencilikte iş kanunları insan hayatını ön planda tuttuk. Ve son yıllarda gündeme düşen içimizi acıtan maden kazalarının sebeplerini de göz önünde bulundurarak, olası kazalara karşın uzman öngörü ile CED raporunu düzenledik ona paralel projemizi hazırladık.
Aynı dönem içerisinde pandemi sürecinde maddi ve manevi ciddi sorunlar yaşayan eğitim sektörüne de destek verdik. Bunlardan sadece bir tanesi MEKTEBİM okullarına verdiğimiz proje desteği oldu. Diğer tüm projelerimizde olduğu gibi bu projemizde de Eğitimde ülkenin bilim teknik ve sosyal bilimlerde hakkettiği medeniyetler seviyesine ulaşılması için uygulama ve teorikte başarılı gençlerin yetişmesine yönelik modern bir eğitim kurumu projesi yaptık.
Söz konusu iki projeye 10 yıllık SGK, vergi, KDV yatırım yeri tahsisi, gümrük vergileri, düşük faizli kredi gibi kalemlerde verdiğimiz desteklerle beraber Projelerinin yaklaşık maliyetleri 74 milyon 660 bin TL Hibe desteği sağladık. İki projemizde 250 kişi istihdam edilecektir.
Ülkemizde gerçekleştirilecek yatırımlar aracılığıyla üretimin, istihdamın ve rekabet gücümüzün artırılması sürdürülebilir büyüme ve kalkınma hedeflerini yakalayabilmek açısından önem arz etmektedir. Günümüz dünyasında ülkeler, uluslararası ticaretin bir üyesi olarak dünya ve bölge ölçeğinde çeşitli ekonomik birlikler oluşturmuş, başta teşvik sistemleri olmak üzere ekonomi politikalarını ve kurumlarını bağımsız bir biçimde değil, bu kuruluşların düzenlemeleri doğrultusunda şekillendirmişlerdir. Ülkemizde uygulanan teşvik politikaları da uluslararası ticareti düzenleyen Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ), Avrupa Birliği (AB), Serbest Ticaret Anlaşmaları (STA) ve diğer ikili ve çok taraflı anlaşmalar çerçevesinde tasarlanmıştır. Genel olarak ülkemizde uygulanan yatırım ve ihracat teşvik uygulamaları hakkında sizleri bilgilendirmeye devam edeceğiz.