MSB tarafından basın bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Bakanlıkta gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Milli Savunma Bakanlığı Basın Halkla İlişkiler Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk, 30 Ağustos Zafer Bayramı ve Türk Silahlı Kuvvetleri Günü kutlamaları kapsamında düzenlenecek törenlere ilişkin, “Ankara’da geçit töreni, Deniz Kuvvetlerimizin yüzer unsurları tarafından 22 limanda halka açık liman ziyaretleri, Ankara’da Türk Yıldızları, İstanbul’da Solo Türk ekiplerimizin gösteri uçuşu ile Eskişehir’de Muharip Uçak Geçişi, Armoni Mızıkası ve Mehteran Birlik Komutanlıklarınca Afyonkarahisar ve Ankara’da konserler icra edilecektir. Ayrıca, Bando Komutanlıklarımız tarafından 26 Ağustos’ta başlayan ve birçok ilimizde gerçekleştirilen bando konserleri 9 Eylül’e kadar devam edecek, ‘Askerî Müzelerimiz’ ise 30 Ağustos’ta halkımız tarafından ücretsiz olarak ziyaret edilebilecektir” ifadelerini kullandı.
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) terörü kaynağında yok etme stratejisi çerçevesinde sürekli ve kapsamlı olarak gerçekleştiğini dile getiren Aktürk, “Irak ve Suriye’nin kuzeyi dâhil, 65’i son bir haftada olmak üzere 1 Ocak’tan bugüne kadar bin 828 terörist etkisiz hâle getirilmiştir. Geçtiğimiz hafta içerisinde Irak’ın kuzeyindeki barınma alanlarından kaçan 1 PKK’lı terörist daha Habur’daki Hudut Karakolumuza teslim olmuştur. Öte yandan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde meydana gelen araç kazası sonucu 22 Ağustos’ta şehit olan kahraman silah arkadaşımız Piyade Er Uğurcan Işık’a bir kez daha Allah’tan rahmet diliyoruz” ifadelerini kullandı.
Hudut hattının çok katmanlı emniyet sistemiyle güvenliğin sağlandığını belirten Aktürk, “Son bir haftada yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 394 şahıs yakalanmış, bin 370 şahıs ise hududu geçemeden engellenmiştir. Yakalanan şahıslardan 15’i terör örgütü mensubudur. Böylelikle, 1 Ocak’tan bugüne kadar hudutlarımızdan yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısı 9 bin 67’ye yükselmiştir. Hududu geçemeden engellenen kişi sayısı da 72 bin 82 olmuştur” diye konuştu.
RUSYA İLE ORTAK BİRLEŞİK KARA DEVRİYESİ YENİDEN BAŞLADI
Aktürk, Türkiye ve Rusya arasında 1 Kasım 2019’da başlayan ve 5 Ekim 2023’e kadar devam eden Birleşik Kara Devriyesi’nin 22 Ağustos’ta Barış Pınarı Harekât bölgesinde yeniden başladığını aktardı.
YUNANİSTAN İLE ORTAK DENİZ TATBİKATI
TSK’nin halihazırda yürüttüğü tüm operasyonları ve görevleri ile eş zamanlı olarak eğitim ve tatbikat faaliyetlerinin sürdürüldüğünü aktaran Aktürk, “Yunanistan ev sahipliğinde, 2-6 Eylül tarihleri arasında icra edilecek DYNAMIC GUARD-II/2024 tatbikatına NATO Daimî Deniz Görev Grubu-2’de görevli TCG YILDIRIM gemimiz katılım sağlayacaktır. 2-13 Eylül tarihleri arasında İtalya’da DYNAMIC MOVE-II tatbikatı icra edilecektir” dedi.
Aktürk, Orman yangınları ile mücadeleye destek olarak bugüne kadar 30 ayrı yerde meydana gelen orman yangınlarının söndürülmesine TSK’ye bağlı 98 helikopter ile 2 bin 919 sorti yapılarak destek sağlandığını söyledi.
Aktürk, yerli ve millî savunma sanayi ürünleri ile TSK’nin etkinlik ve caydırıcılığının artırılması faaliyetleri kapsamında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarafından, Yeni Tip Denizaltı Projesinin birinci gemisi Piri Reis, Yakıt 2-3-4 akaryakıt gemileri ve dünyada sınıfının en büyüğü olan 3 bin 000 tonluk Denizaltı Havuzu hizmete alındığını belirtti.
“GEÇİŞ EĞİTİMLERİ FIRSAT EĞİTİMLERİDİR, TATBİKAT DEĞİLDİR”
MSB kaynakları, TCG Anadolu, TCG Gökova’nın ABD’ye Ait USS Wasp gemisiyle gerçekleştirdiği eğitimlerin bazı basın organları tarafından “İsrail’e destek” gibi haberleştirilmesine ilişkin soru üzerine şunları söyledi:
“TCG Anadolu ve TCG Gökova ABD Donanma unsurları USS Wasp ve USS Oak Hill ile 13-17 Ağustos’ta Akdeniz’de geçiş eğitimleri icra etmiştir. Geçiş eğitimleri bölgemizde bulunan dost ve müttefik ülke unsurları ile ortak çalışabilirliğin artırılması maksadıyla yapılan fırsat eğitimleridir ve diğer dost-müttefik ülke gemileriyle de yapılmaktadır. Bunlar rutin ve kapsamı itibarıyla kısıtlı eğitimlerdir. Yani tatbikat değildir, iddia edildiği gibi bir yıl önceden planlanmamıştır. Tatbikat ile geçiş eğitimi arasında çok büyük fark vardır. Tatbikatlar belli bir senaryo çerçevesinde icra edilen çok sayıda ve çeşitli unsurun katıldığı faaliyetlerdir ve amacı vardır. Geçiş eğitimleri ise sadece gemilerin orada bulunmasından fırsatla ortaya çıkan sadece usullerin denendiği, ortak çalışabilirlik ve dostluğu geliştirmek dışında farklı bir amacı olmayan eğitimlerdir. Bu eğitimlere farklı anlamlar yüklemek yanlıştır. İcra edilen benzer diğer birçok rutin faaliyette de olduğu gibi, ABD tarafının da paylaşacağı dikkate alınarak, bu faaliyet ile ilgili bir paylaşım yapılmamış, faaliyet üzerinden bir mesaj verme ihtiyacı da duyulmamıştır. Ne İsrail’e faydası ne de Filistin’e zararı olan bu eğitim faaliyetini kapsam ve bağlamından koparıp farklı yerlere çekmek doğru değildir. Daha önce defalarca ifade edildiği gibi Türkiye Cumhuriyeti’nin Filistin halkının zararına o olacak herhangi bir faaliyetin içerisinde olması mümkün değildir.”
Bazı basın yayın organlarında yer alan S-400 hava savunma sisteminin kullanılmaması şartıyla F-35 satışının gerçekleşebileceğine dair iddialara da değinen bakanlık kaynakları, Türkiye’nin hava savunma ihtiyacına yönelik sistem gereksiniminin devam ettiğini ve bu çerçevede S-400 hava savunma sisteminin Türk Silahlı Kuvvetleri envanterinde bulunduğu kaydetti. Kaynaklar, mevcut durumda bu konuyla ilgili yeni bir gelişmenin bulunmadığını sözlerine ekledi.
“TERÖR ÖRGÜTLERİNİN CİRİT ATTIĞI DEĞİL DEMOKRATİK VE MÜREFFEH BİR SURİYE GÖRMEK İSTİYORUZ”
Bakanlık kaynakları, Beşar Esad’ın son yaptığı açıklamalara ilişkin sorulara, “Türkiye’nin Suriye’deki mevcudiyeti, Suriye topraklarının bölünmesine ve orada bir terör koridorunun oluşturulmasına engel olmaktadır. Türkiye olarak, istikrarsızlıklarla uğraşan ve terör örgütlerinin cirit attığı değil demokratik ve müreffeh bir Suriye görmek istiyoruz. Cumhurbaşkanımız görüşme ve diyalog konusunda her düzeyde hazır olduğumuzu bizzat ifade ettiler. Bakanımızın Suriye ile görüşme konusunda daha önce yapmış olduğu açıklamanın etki bulduğu anlaşılıyor. Bizim Suriye konusunda duruşumuz nettir” cevabını verdi.
Bakanlık kaynakları, Katar-Türk Müşterek Kuvvet Komutanlığı’nın bünyesinde Deniz ve Hava Unsur Komutanlığı teşkil edilmesine yönelik sorulara ise şu cevabı verdi:
“Katar’da daimi konuşlanmamıza imkan sağlayan Türkiye Cumhuriyeti ile Katar Devleti Arasında Askeri Eğitim, Savunma Sanayi ile Katar Topraklarında TSK’nın Konuşlandırılması Konusunda İş Birliği Anlaşması, 15 Haziran 2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu kapsamda; Katar Türk Müşterek Kuvvet Komutanlığı’na Deniz ve Hava unsurlarının da dahil edilmesi kararından sonra 6 adet F-16 uçak ve görevli personelin Katar’a intikali 05 Ağustos tarihinde tamamlanmıştır. Bahse konu filomuz Katar’da askeri eğitim, yardım ve danışmanlık, bilgi ve tecrübe paylaşımı alanında faaliyet yürütecektir. Ayrıca Deniz Unsur Komutanlığında görev yapacak TCG Kuşadası ve TCG Kumkale isimli gemilerimiz Katar’a intikal ettirilmektedir.”