Samimiyet, içtenlik, sohbet ve muhabbet bizim, hem kişisel, hem de toplumsal olarak en çok sevdiğimiz şey.
‘Merhaba?’ diyene elimizi uzatmak.
‘Nasılsın?’ diyenle yanak yanağa gelmek.
‘Ev ahalisi nasıl? İşler güçler nasıl?’ diyene ise sarılmak bizim genimizde var.
İşte o genimize dur diyen de bir de virüsümüz var: Korona.
Ben demiyorum bilim adamı diyor, korona virüsünün yayılmasının en büyük nedeni muhabbet.
Çok muhabbet etmek, muhabbet ortamlarında bulunmak, virüsün en çok ve en hızla yayıldığı anlar.
Virüsü kapmamak için ‘Kes muhabbeti’ demek gerekiyor.
Ancak biz de konu da bitmez, muhabbet te tükenmez.
İki kişi bir araya geldiğimizde, üçünü kişiye de çağırmaktan asla kaçınmayız sonra önce gerçekler, sonra iddialar ve en sonunda ise rivayetler üzerine muhabbetin en koyusunu yaparız.
Saatin kaç olduğunun ise zerre kadar önemi yok turdu.
Bir de o muhabbetin içine arada bir gelen demli çay, şekersiz, orta veya çok şekerli kahve, muhabbetin uzadıkça uzamasına neden olur.
Muhabbetin içindekilerden birisi de çok uzun süredir görmediğimiz insan ise, eh artık onu olası korona virüsü dahi durduramaz.
Muhabbet güzel, yemek, içmek güzel, korona virüsü çok güzel.
Toplumumuzda bir de yanlış bir kanı var.
Açık havada, çayır, çimen üstünde korona virüsü olmaz.
Hiçbir bilim adamın, korona virüsünü kapalı yerlerde ve sandalye üstünde oturduğunu söylediğini hatırlamıyorum.
O bilim adamları diyor ki, senin oturduğun yere az önce oturan yüzünden de, senin geçtiğin yerden bir dakika önce geçenin de sana korona virüsü buluşturma ihtimali var.
Hafta sonu sıcaklarıyla sahillere, deniz kıyalarına, çimenlerin üstüne, dağların eteklerine koşan insanları ilgilendiren bir ihtimal.
Sosyal mesafe, maske ve temizlik deniyor ya, işte o sadece kapalı yerlerde değil, açık alanlarda da geçerli.
Muhabbeti uzadığı her anda geçerli.
Çok muhabbet tez ayrılık getirir’ diyen atasözünü sosyolojik veya psikolojik nedenlere dayandırarak söylemiş olsa da, bugün ki korona virüsüne de tam uygun bir atasözü olmuş.
Çok muhabbet, korona virüsüne neden oluyorsa, o da ölüme neden oluyorsa, ayrılık kelimesinin anlamını da yazmaya gerek yok.
İyi muhabbetler!