Kararsız gecelerinden birini daha tüketirken, ömrün en güzel çağlarında. Herkes gibi mutlu olmayı dilemekten başka bir şey yaşamaz insan bazen. Mutlu musun diye sorarlarda, evet der, içinde ağlayan çocuktan utanmadan... Gözlerinin içi gülmeli aslında yaşamaktan, nefes almaktan, bu kıymetli hazineyi boşa harcamamak için çabalamaktan. Ama anlamalıda, gözlerinin ışığıyla vardır bir yerlerde, onunla yolunu bulmaya çalışan...
Yalnız gecelerinden birini daha tüketirken insan, saymamalı ona eşlik eden her sesi; saatin tıkırtısı, kalbinin yavaş atışı, yazdığı satırlara damlayan her içten gözyaşını... Saydıkça azalır, zaman hızla akar sanmamalı. Gülen gözlerinin içine bakınca her resminde o en özelin, hayattan biraz daha fazla umudu olmalı. Mutluluğu hak edenlerin en fukarası, onun gözlerinin içinde kaybolacağı günü, cennette ilk günden saymalı.
Hüzünlü gecelerinden birini daha tüketirken insan, ne diyeceğini bilemediği anlar yaşamamalı. İçinde akan nehri bırakmalı ki çağlamalı. Ama ya susarsa, ya ket vurursa akan suya gözlerine yandığı. Boş ver, bundan da korkmamalı, o yükü omzunda taşımaktansa, birazda onun omzuna bırakmalı, görsün sende ki 'o' nasılmış, kendi gözüyle görmeli ki tüm kalbiyle işte o zaman inanmalı...