Bu kadar çok EVET HAYIR konuşulur da Erkan Yolaçanılmaz mı??
“Sorularıma makul ve mantıklı cevaplar vereceksiniz, EVET veya HAYIR demeyeceksiniz, başınızı emme basma tulumba gibi sallamayacaksınız” derdi yarışmacılara. Mehter marşıyla kabul eder, İzmir marşıyla da yerlerine gönderirdi.
Televizyon tarihinin belki de en ilginç yarışmasıydı. EVET de desen HAYIR da desen kaybediyordun.
Sayın Türkiye sakinleri;
Başların ve ellerin emme basma tulumba gibi sallanmasından mütevellit, gündeme gelen referandum neticesinde şimdiden kaybettiniz.
Milleti sağ sol, Türk Kürt, alevi sünni, şu bu diye bölemediler belki ama EVET HAYIR diye bölmeyi baştakiler başardı. Demem o ki, 15 Temmuzdaki FETÖ darbe teşebbüsü sonrasında birleşen Türkiye’yi, üç başlı terörle, ekonomik krizle boğuşurken, sırf bir inat uğruna, sanki gereği varmış gibi BAŞKANLIK için böldünüz. EVET de desen HAYIR da desen enerjini ve birliğini kaybettin Türkiye.
OHAL şartlarında öncelik terör mü? Başkanlık mı?
Başkanlık diyenler, sandıktan sonra inşallah İzmir marşını duyarlar da bu başkanlık sevdası tarihe gömülür gider.
Demem o ki, Türk milletinin kendisini defalarca ispatlamış sağduyusuna güveniyorum. Referandum sonuçları HAYIRLI olacak gibime geliyor.
Zira, Türkiye tarihi başbakanlar tarihidir, aslında. İsmet İnönüyü, Celal Bayar’ı, Adnan Menderes’i, Süleyman Demirel’i, Bülent Ecevit’i, Mesut Yılmaz’ı, Tansu Çiller’i, Necmettin Erbakan’ı, Abdullah Gülü, Recep tayyip Erdoğan’ı BAŞBAKAN yapan sistem PARLAMENTER SİSTEMDİR.
Parlamenter sistem kalkarsa, bir daha BAŞBAKAN olmayacak.
Mesele Binali Yıldırım’ın kendi koltuğundan feragati değildir. Devredilen, kaldırılan MENDERES’lerin, DEMİREL’lerin, ECEVİT’lerin koltuğudur.
REİSİ CUMHUR hem milletin hem devletin başıdır. BAŞBAKAN hükümetin ve iktidar partisinin. Her şeyiyle oynadınız, bari sistemin özüne dokunmayın, dedik. Mecliste açık açık dokundunuz.
Şimdi söz milletin. Millet HAYIRLARA vesile olacak bir karar verecektir.
Millet BAŞBAKANLARINI yedirmeyecektir.