İnanamıyorum...
Şu zamanda... tam işte birlik ve beraberlik derken, yine yeni yenide birileri ülkemizde ayrışmayı ayırmayı ötekileştirmeyi kaşımaya başlıyor...
Yok artık diyorum inanın...
Şaka gibi yahu.
Bu köşe yazımı yazmama sebep Balçova Onur Mahallesi Muhtarı yardımsever işini layıkı ile yapan dini bütün hümanist Sayın Hamit İhsan Tanes'in sosyal medyasından okuduğum şu cümleleri oldu... bakın mahalle muhtarım nasıl bir serzenişte bulunmuş...
'' Ben şunu anladım ki..; Türk toplumunda hoşgörü, kendisi gibi düşünmeyen e saygı kalmamış. .en ufak bir fikir ayrılığı; küfür bombardımana dönüşüyor. .yazık. .gerçekten çok yazık. .yaşım 43..
10 sene evvel bu kadar tahammülsüz bir millet olacağımız söylenseydi vallahi inanmazdım. .arkadaşlarımdan ricam. .böyle fikirlerin cakısmaya başladığı anda lütfen. .ben senin gibi düşünmüyorum. .ama düşünce ne saygım var deyip konuyu kapatalım. .hangi konu olursa olsun. .Tarık Akan dinsiz miş. .dinsiz se kendine dinsiz..yaptığı filme, sanatadami saygın yok. .yada siyasi olarak yapılan yorumu beğenmedin. .illa küfür mü etmek lazım yaa.cok üzülüyorum ''
Katılıyorum Muhtarım sana ... Sadece bu Merhum Tarık Akan'a olan hakaretlerle ilgili değil ben olaya biraz genel olarak bakıyorum...
A görüşte olan biri vefat edince B görüşte olan kişiler Ölen kişi hakkında mesnetsizce hakaretler çirkin çirkin laflar...
B görüşte olan biri vefat edince A görüşte olan kişi aynı şeyleri yapıyor...
İçinde hoşgörü olmayan... İnsana saygı olamayan her görüşün içine ........ !
Yahu adam yahu kadın ölmüş gitmiş... Sırf siyasi görüş için politik görüş için bir ölünün arkasında küfürler... hakaretler edilir mi?..
Bırakın varsa bir yalnışı ALLAH verir cezasını... O ne yapacağını iyi bilir.
Hani birileri kutsal mekanda aşırı dozda Viegra kullandığı için hayatını kaybetti deyip çirkin çirkin yakıştırmalarla hakaretlerle ölen kişinin arkasından konuştular...
Ünlü birileri hayata gözlerini yumuyor arkasında ideolojik görüşü aynı olmadığı için hakaretler ... Ölülerin arkasından konuşmayın be dostlar.
Yapmayın bize büyüklerimiz '' Ölülerin arkasından çirkin çirkin konuşmayın '' diye öğrettiler.
Ne dirisine Ne ölüsüne saygı kaldı bu memlekette...
Uludağ sözlükte biri o kadar güzel yazmış ki -ölmüş bir insan, kalkıp sizin mesnetsiz iddialarına cevap veremez. kendini savunamaz. meftanın cevap hakkı kalmadığı için, ölünün arkasından atıp tutmamak, hakkında konuşmamak, bir mecburiyet değil, insan olmanın gerekliliğidir.
Kültürümüzün bize getirdiği bir özelliktir. bu kültürden nasibini almayanlar için gerekli bir şey değildir. onlar ölünün arkasından konuşurlar, göbek atarlar, hakaret etmeye devam ederler...
Başkalarının acısıyla mutlu olanlar var.....
Şimdi size bir alıntı yapacağım ve Bunun üzerine bakalım ölüye hakareti savunananlar ne diyecek...
DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 8.SINIF
'' Bir gün Hz. Muhammed ve arkadaşları otururken önlerinden bir cenaze geçer. O hemen ayağa kalkar. Yanındakiler, cenazenin Müslüman olmadığını söylerler. Bunun üzerine Hz. Peygamber, “Bu da bir insan değil mi?” (Buharî, Cenaiz, 50; Müslim, Cenaiz, 81; Nesai, Cenaiz, 46) buyurarak her insanın saygıya değer olduğunu vurgular. Bizler de insanlara insan olduğu için gereken değeri vermeliyiz. İnsanlara değer vermekle bir şey kaybetmeyiz. Değer verdiğimiz kadar değer görürüz.
Akraba ve komşularına da değer verirdi. İnsanları üzüntülü ve sevinçli günlerinde yalnız bırakmazdı. Hz. Peygamber selamlaşmak, davete katılmak, öğüt isteyene öğüt vermek, aksırana, “Allah sağlık ve afiyet versin.” demek, hastayı ziyaret etmek, cenazeye katılmak (Tirmizî, Edeb,1; Nesai, Cenaiz, 52; İbn Mace, Cenaiz, 1.) gibi birçok güzel davranışı Müslümanın Müslümana karşı görevi olarak belirtmiştir. Bu davranışlar aynı zamanda insana verilen değerin de bir göstergesidir.
. .
ALLAH BİRLİĞİMİZİ BERABERLİĞİMİZİ BOZMASIN...
HAYATA GÖZLERİNİ YUMAN BAŞTA ŞEHİTLERİMİZ OLMAK ÜZERE ALLAH'TAN RAHMET DİLİYORUM.