TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Kredi ve Yurtlar Kurumu'nun düzenlediği "Diplomasi Akademisi" konulu tematik kampta gençlerle buluştu. Birinci Meclis binasında gerçekleşen programda Kurtulmuş ve Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak gençlere tavsiye ve önerilerde bulundu. TBMM Başkanı Kurtulmuş, "Bağımsızlık ruhu ve egemenlik anlayışını esas alarak yola koyuldular. Sonunda sadece milli kurtuluş mücadelemizi kazanmakla kalmadılar. Aynı şekilde de millet olarak kurduğumuz son devlet olduğunu ümit ettiğimiz, kıyamete kadar yaşayacak olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin de kuruluşunu sağlamış oldular. Şimdi size düşen bir asır sonra bu kadar büyük tecrübelerden, bu kadar zor sınamalardan geçtikten sonra geldiğimiz nokta itibarıyla onların kurduğu hayalin çok daha üstünde bir hayali kurmak ve bu hayali gerçekleştirmek için gayret etmektir. Onlar bağımsızlığı, düşmandan vatanı kurtarmayı ve ardından oluşacak yeni bir cumhuriyeti, yeni bir özgürlük dönemini hayal etmişlerdir. Şimdi ise sizin önünüzde çok daha güçlü bir hayal vardır, çok daha büyük bir hedef vardır. Bizim milletimiz hep hayal kurmuş ve hep hayallerini gerçekleştirmiştir. Hep bir hedef koymuş, hep o hedefi gerçekleştirmiş, o gerçekleşince önüne yeni bir hedef koymuştur. Şimdi size düşen Cumhuriyetin ikinci asrında Türkiye'yi, yani yüzyıl sonraki nesillere bırakacağınız Türkiye'yi sözü güçlü, gücü tesirli bir Türkiye yapmaktır, bir dünya devleti yapmaktır. Dünyada adı anıldığı zaman herkesin hizaya geçtiği, bir söz söylediği zaman sözünün etkili olduğu bir Türkiye'yi gerçekleştirmektir" ifadelerini kullandı.
Kurtulmuş, diplomasinin sadece bir meslek olmadığının, sanat olduğunun altını çizerek, "Diplomasi hem barışı kurmayı başarmış, hem savaşı da başlatabilen kabiliyete sahip olmuştur. Dolayısıyla kuvvetli bir diplomasi olabilmesi için zaten ülke olarak, millet olarak asırlardır biriktirdiğimiz bu diplomasi alanındaki, dış politikayı yönetebilme alanındaki beceri ve tecrübelerimizi daha ileri noktalara götürmek ve bu birikimle birlikte çok güçlü bir şekilde diplomasimizi kuvvetlendirmek zorundayız. Hele hele dünyanın belki de en büyük kargaşalardan geçtiği dönemlerinden birisindeyiz. Bu dönem içerisinde dünyanın her yerinde her gün yeni bir olay, her gün yeni bir gelişmeyle karşı karşıya kalacağız. Diyebiliriz ki dünyanın çivisi çıkmış, dünyanın dengesi bozulmuş, dünya daha fazla çatışmalara, tartışmalara, türbülanslara maruz kalan bir yer haline gelmiştir. Onun için özellikle Türkiye gibi büyük hedefleri olan, büyük birikimleri olan ülkenin çocukları diplomasiyi en iyi şekilde kullanmak, en güçlü şekilde diplomasinin imkanlarından istifade etmek zorundadır. Diplomasi sadece az evvel sayın bakanımızın da ifade ettiği gibi bir tek alana tahsis edilen bir konu değildir. Sadece dış ilişkilerle ilgili bir mesele değildir. Diplomasi her alanda parlamenter diplomasiden bahsediyoruz, az evvel ifade edildi, spor diplomasisi, enerji diplomasisi, birçok alanda diplomasinin uygulandığı ve çok güçlü bir şekilde uygulandığı bir dönemdeyiz" şeklinde konuştu.
Diplomatların sadece gördüklerini değil, aynı zamansa gördüklerinin arkasındakilere bakmayı, kavramayı, büyük bir perspektifi anlama yeteneğine sahip olduklarını aktaran Kurtulmuş, "Sadece gördükleriyle ya da kendilerine gösterilenlerle hareket edenlerin günümüz karmaşık dünyasını anlaması, anladığı konulara ilişkin de çözüm üretmesi mümkün değildir. Onun için her meselenin, tarihi gördüğümüz meselelerin dahi arkasında ne var, ne şekilde, kimin etkisi var, kimin işine yarıyor, kimin yararınadır; bütün bunların hepsini büyük bir vukufiyetle, hikmetle anlamak, kavramak ve idrak etmek zorundayız. Bunu sadece hikmetle kavramak da yetmez, bu bir sadece gözlemdir, tespittir. Ona göre hareket etmemiz lazım. Bunun için de ikinci olarak söyleyeceğim kavram müzakeredir. Diplomasi aslında çok farklı fikirlerde olan insanların, çok farklı kanaatlere sahip olan insanların konuşarak, farklılıklarını ortaya koyarak, en çetrefilli konuları dahi bir şekilde müzakere masasına getirerek halledebilme, çözebilme yeteneğine sahip olmasıdır. Müzakere etmek, konuşmayı, konuşabilme becerisini ve aynı zamanda da karşı tarafı iyi şekilde anlama becerisini gerektirir" dedi.
"GAZZE SİZİN ŞİRKETLERİNİZE SATILIK KUPON BİR ARAZİ DEĞİLDİR"
Kurtulmuş, Filistin-İsrail konusunda iki devleetli bir çözümden başka yol kalmadığını belirterek, "Bu bölgede tam manasıyla özgür başkenti Kudüs olan 1967 sınırlarında bir Filistin devleti mutlaka ve mutlaka kurulacaktır ve bütün dünya bunu tanıyacaktır. Bir buçuk yıldır devam eden bu soykırımın ardından Uluslararası Ceza Mahkemesi, Uluslararası Adalet Divanı bakımından hakkında tutuklama kararı çıkartılmış olan bir suçlu, soykırım suçlusu ve uluslararası hukukun karşısında da sanık durumunda olan bir sözde başbakanın dünyanın en büyük ülkesi olduğunu iddia eden Amerika Birleşik Devletleri Başkanı tarafından hem de böyle bir kral edasıyla karşılanmış olması ise insanlık vicdanını derinden yaralamıştır" dedi.
Kurtulmuş, ABD Başkanı Donald Trump'ı eleştirerek, "Amerikan başkanının seçilir seçilmez ortaya koyduğu Orta Doğu'da barış istediği sözlerinin hemen arkasından dün Amerika'nın başkentinde, ABD'nin başkentinde gerçekleştirilen bu tiyatroda söyledikleri sözler asla kabul edilemez. Gazze Filistinlilerindir ve kıyamete kadar Filistin'in bir parçası olmaya devam edecek. Gazze sizin şirketlerinize satılık kupon bir arazi değildir. Gazze asırlar boyunca Müslüman Filistin halkının kanlarıyla suladığı aziz bir vatan parçasıdır. Nasıl bizim için bu vatanın her bir köşesi, her bir karışı aziz bir vatan parçasıysa Filistinliler için, Gazzeliler için de Gazze toprakları öyle bir yerdir. Kıyamete kadar da öyle kalacaktır" dedi.
Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ise, tematik toplantıların dokuzuncusunun yapıldığını söyleyerek, "Gençlerimiz başvuruyorlar. Her yıl değişik bir ilde yapıyoruz. Değişik bir tema çerçevesinde yapıyoruz. Tabii burada yapmamızın anlamı şu; Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk Meclisi Ankara'da. Tabii Meclis, parlamento ve diplomasinin, siyasetin merkezi. Sizlerin burada tecrübeli siyasetçilerden alacağınız bilgiler onların tecrübeleri, anekdotları çok çok önemli" diye konuştu.
Bak, tecrübenin önemine değinerek, "Siyasi dil önemli. Dinlemek ve bilgi birikimi çok çok önemli. Çok okumak gerekiyor. Diplomaside, dış politikada ve güvenlik konularında, kamu yönetiminde eğer görev alacaksanız ve bu tecrübeleri bir şekilde yoğuracaksanız çok ciddi bir birikime ihtiyaç var. Tabii özellikle diplomasiyle, diplomatlıkta dil becerisi, dili konuşmak veya algılamak çok çok önemli. O yüzden bizim tavsiyelerimizden bir tanesi de gençlerimizin kendinizi geliştireceğiniz bir yabancı dilinizin olması. Hatta iki tane olması çok çok önemli. Bunlar size çok büyük şeyler katacaklar" ifadelerini kullandı.